tavsiyeniz?

Mesleği bırakma, tabii başlarda zorlanacaksın. Ancak sana tavsiyem astlarına bilmediğini çok gösterme, bu zor olabilir ama elinden geldiğince yap. Mümkün olduğunca onları izle, işyerinin dışından birilerine sor imkanın varsa. İşi öğrenmek önemli ancak bilmediğin konuda astlarının seni azarlamasına izin verme, bunun için kırıcı da olmana gerek yok. Sadece mesafeni her zaman koru. Onlara sorduğun sorular sana bilgi kazandırabilir ancak ilerde otoriteni korumanı da engelleyebilir. Bu meslekte devam etmek istiyorsan bu, iş bilgisi kazanmak kadar önemlidir. Zamanla bu saygı çerçevesindeki mesafeli duruşu korumaya alışırsın.

Mesafeyi korumak konusunda Kesinlikle haklısınz.Bilmediğimi belli etmeden bilgi toplamaya çalışıyorm :) Okul hayatı ve iş hayatı arasındaki farklardan biride bu olsa gerek.Yorumunuz için teşekkür ederm.
 
herkese mrb,
Yeni mezunum, Elektrik Mühendisiyim.
Pano montaj ve otomasyon yapan bi firmada çalışıyorum ama bilgilerim çok yetersiz ve tecrübem yok çok zorlanıyorum ,bi kumanda devresinin projesini kağıda bakarak anlatamadığım için teknisyenin birinden azar bile yedim. Bu Mesleği daha tam başlamadan bırakabilrim. Bu yüzden burda tecrübeli mühendis arkadaşların önerileri benim için çok önemli? Sizce ne yapmalıyım ve öğrenmeye nerden başlamalıyım?

Merhaba.

Öncelikle bu mesleğinizin hayırlı olmasını dilerken,bırakmayı da asla düşünmeyin derim.

Ancak halen yaşadığımız hayatta İki tür üniversite vardır:

a)Normal okullardaki üniversite,

b)Hayat üniversitesi(Yani hayatın kendisi)dir.

Siz üniversiteden önce ve üniversitede iken,Hayat Üniversitesi'nden eğer zayıf olarak yetişmisseniz,bu alanda bir eksikliğiniz(Zaafiyetiniz) varsa eğer,bu bir de bilgi eksikliği,bir de iş acemiliği ile birleşiyosa,işiniz gerçekten de zordur,Allah kolayllık versin diyelim öncelikle.

Üniversitedeki şirketlere danışmanlık yapmakta olan bir hocamız;"Şimdiye kadar okulda hiçbir şey öğrenmediniz,asıl bundan sonra hayatta herşeyi öğreneceksiniz" demişti.Okuldaki pratik bilgilerle(Çünkü her ders labaratuvar ve uygulama açısından tam anlamıyla öğrenilip mezun da olunmuyor bildiğiniz gibi.Örneğin biz hiç bilgisayar laboratuvarı,lisan labaratuvarı görmeden bilgisayar programlama,İngilizce derslerini zamanında öğrenmeye çalışmıştık.)Bu nedenle hocamızın bu sözü doğrudur,yani asıl işe girdiğiniz tarihten itibaren öğrenmeniz daha yeni başlıyor,bu gerçektir.

Siz mühendislik etiketini almaya hak kazanmakla yalnızca lise mezunu bir genç gibi sıradan bir okulu da bitirmiyorsunuz,ayni zamanda da,işletme yönetimi(İdarecilik,şeflik,müdürlük) vasıflarına sahip bir birey olarak üniversiteden mezun olmuştur varsayımıyla göz önüne her yerde tutulup,herkes tarafından(Hatta askere giderseniz üst komutanlarınız tarafından da bu yöneticilik vasıflarınız en önde tutulup,herhangi bir üniversite bitirmiş bulunmanız ikinci sırada tutularak) gelerek değerlendiriliyorsunuz.Biz işletme yönetimi(İşçi nasıl çalıştırılır,işçi psikolojisi,ast-üst ilişkileri,vb.) almadık,yalnızca "fabrika organizasyonu" dersini zamanında alabildik.Tabi her ikisi ayni kefeye konulamaz,benzer gibi görünse de farklı dallardır.

Fabrikaya çiçeği burnunda,yeni öğrendiği teorik bilgilerle(Tek uygulama,belirli saatler süresince geçen staj günleridir,burada da size bir yönetici gözüyle bakılmaz,ders takıntısı olan bir öğrenci gözüyle bakılır)gelen yeni elektrik müh.,işçiler ve diğer astınız durumunda olan personel için,çok göze çarpan önemli bir durumdur.Sizi her yönden(Bilgi,inisiyatif kullanabilme,etkili ve isabetli kararlar verme,öz-güven,iş psikolojisi,vb. değişik açılardan tartmak,yoklamak için sürekli takip edilirsiniz.Bu hangi zamana kadar sürer?Tam bir bilgi birikimini kazanma,tam bir özgüvenin oluşması,şeflik,müdürlük,vb.işletme yöneticiliği vasıflarına aday olabilecek bir potansiyeli herkese kabul ettirebileceğiniz bir seviyeye gelinceye kadar bu sürecektir.Sürekli yakın takipte olacaksınız,gerek üst yönetim kadrosu,gerekse sizden ilerde emir almayı bekleyecek olan,sizn emrinize girecek alt yönetim kadrosu tarfından.Bir antiparantez açarak "işletme Yöneticiliği" bilim dalının pekçok seminerler,konferanslar,kurslar vasıtasıyla öğretilmeye çalışıldığı da bir gerçektir.Ama benim kişisel düşüncem,bu işin en iyi öğrenileceği yer,yine bu işin yapıldığı iş sahası,yani çalışılacak olan yerlerdir,yani işin kendi ortamıdır.Bunun belirli bir zaman sürecinde kişide olgunlaşarak ortaya çıkacağı da şüphesiz kabul edilmelidir.

Özellikle mevki,makam rekabetinin çok fazla olduğu iş yerleri,işletmeler,holdinglerde(Özel sektörde biraz daha fazladır) herkes birbirine göre(Ayni rütbede olanlar,örneğin mühendis,teknisyen,tekniker,uzman işçi,süpervayzır,formen,usta başı,usta,vb.ayni kategoride yükselmek isteyen personel)kimin elinin kimin cebinde bulunduğu belli değildir.Bunu ünlü tv dizisi "Muhteşem Yüzyıl" dizisinde,arka planda dönen entrikalara da bir miktar benzetmek aslında çok yanlış olmayacaktır.

Sizinle yeni tanışan ve ilerde başarı ve intibak durumunuza göre bir amir(Şef,müdür,vb.) konumunu alacağınızı çok iyi bilen tecrübeli insanlar,ilk önceleri siz farkında bile olmadan sizi birtakım testlere,yoklamalara tabi tutmak ister.Amaçları yeni gelen bu mühendisin,burada kalıcı mı,yoksa gidici olabilecek kadar zayıf mı kuvvetli mi olabileceğini,kendilerine mahsus birtakım testlerle belirlemeye çalışmalarıdır.İşte sizin direnç göstermekteki asıl güçlüğünüz bu noktalardadır,Bilginiz eksik bile olsa,yine onların gizli test yöntemlerindeki gibi,siz de gizli gizli bilgi eksikliğinizi(Proje okuma,kumpasla ölçme,değer okuma,vb.) en kısa sürede kimseye sezdirmeden kapatmak zorundasınız.Bu,ilerde yüksek makamlara gelirken,bu zayıf taraflarınızı hiç olmayacak şekilde elimine edecektir.

İşletmelere yeni başlayan ve ilerde amir gözüyle bakılacak müh.ler,ya bilgi gücüyle ilk başta,acemi ve tecrübesiz bulunsalar dahi bir otorite kurmaya çalışırlar,ya da araya konan mesafeyi açarak,kendilerine soru sorulmasını önlemeye çalışırlar.Bunu yaparken tabiki tatlı-sert olabilmeyi,kimseyi aşağılamadan,rencide etmeden,bu alışma ve öğrenme(İntibak) sürecini tamamlamaya çalışırlar,ilk başlarda yapılması gereken oyunun kuralı budur.Siz bir satranç oyuncususunuz,atacağınız her hamle,ilerde oyunun kaderini,geleceğini değiştirebilecektir.Akıllı ve makul hamlelerle bunu(Varolma ve ben de bu işletmede varım iddiasını) iyi başlatır,iyi bir şekilde devam ettirir ve iyi bir şekilde bitirerek,bu varolma sınavını başarıyla geçerseniz,işletmenin tüm kadrolarının kapıları size açıktır,sizi artık hiç kimse tutamaz(Bloke edemez)hiçbir şekilde engelleyemez,bu bir gerçektir,bunu unutmayın.

Kolay gelsin.
 
arkadaşım malzemelerin ne işe yaradığını öğren bol bol projede devre takibi yap hemen vazgeçme kolay gelsin.
 
Verdiğiniz moral ve destek için gerçekten çok teşekkür ederim.
 
Genç Meslektaşım,

Uzun yıllar evvel, ilk işimdeki ilk günümde, üretim bantları arasında şakın bir şekilde gezinip ne olup bittiğini anlamaya çalışırken, bir montaj işçisi abla, gayet de safiyane "merak etme ben de ilk geldiğimde bilmiyordum" demişti :eek:Yani çoğumuz yaşıyoruz ama benim kadar çaktırmamakta fayda var tabii....
Ha diyelim ki "çaktırdınız", bu durumda karşınızdakinizin vereceği tepkiye (bakınız benim başıma gelen) karşı aşırı tepki vermemek, üste çıkmak için komik duruma düşmemek lazım.Gülüp geçiniz....
Bazıları, yukarıda başka arkadaşların belirttiği gibi sizi yoklamaya çalışacaklar.Bizzat yaşadım. Bilmiyorsanız da ezilip büzülmeyeceksiniz ama ukalalığa da kaçmamak lazım. İyi teknik elemanlarla aranızı iyi tutmalı, tecrübelerine saygı gösterdiğinizi de belli etmelisiniz. İşi iyi bilen bir ustanın, piyasa da çokça bulunabilecek yeni mezun bir mühendisten daha kıymetli addedilebileceğini aklınızdan çıkarmayın.

Bence bilmediğiniz şeyleri sormaktan çekinmeyin (ezilip büzülmek yok ama!!). Ben kumpas, mikrometre vs. kullanmayı yöneticisi olduğum ekipteki teknik lise mezunu kardeşlerimden öğrendim. Başlangıçta bıyık altından gülüyorlardı şüphesiz ama zamanla onlar da kumpas kullanmayı bilmesem de bildiğim pek çok başka şey olduğunu ve iş yürütebilme becerimi görme imkanı buldular, karşılıklı saygı içerisinde bir iletişim kurduk.

Yine yukarıda dendiği gibi malzemeyi iyi tanıyın.Ben ilk bir kaç hafta vakit buldukça mal kabul ve malzeme deposuna atmıştım kendimi.

İşe başlamadan bir gün önce "eyvahlar olsun ohm yasasından başka bir şey hatırlamıyorum "diye panik içinde volta attığımı hatırlıyorum. Bir kaç ay sonraysa nasıl olduğunu anlamadan işi kapmıştım. Rahat olun, devam edin.

Başarılar dilerim.
 
Öncelikle yeni işinizde başarılar dilerim. Bütün işlere ilk başlandığında kişiye zor gelir. İşini seviyorsan öğrenmeye açıksan zamanla alışıp gidersin. Bir mühendis olarak bu kadar çok zorlandığınıza göre demek ki zamanında dersleri ciddiye almamışsınız, stajlara önem vermemişsiniz...
Bence eksiklikler giderilemez diye bir şey yok. Kararlı olursanız açıklarınızı bir bir kapatırsınız.
Ama benim dikkat çekmek istediğim mesele şu ki. Maalesef ülkemizde üniversitelerin pek çoğu öğrencilerine gerekli donanımı veremiyor. Yeni bir doktorda çok zorluk çekebiliyor, yeni bir avukatta çok zorluk çekebiliyor...
Demek ki okullarımız ile gerçek hayat arasında bir kopukluk var. Üniversiteler sanki bütün öğrencileri bilim adamı yapmak istermiş gibi teoride boğuyor.
Keşke Endüstri Meslek Liselerine daha kaliteli öğrenciler gelse diye duşunuyorum. EML lerde otomatik kumandanın temelinden tutunda plc programlamanın temeli, pic programlamanın temeli çoğu şeyi uygulamalı olarak öğrenciler görüyor. EML den Mühendislik Fakültesine giden kişiler daha iyi olmazmıydı?
Ama sistem boyle değil. Genelde başarılı öğrenciler EML yi seçmez. Mühendislik Fakültesine Fen Lisesi. Anadolu Lisesi gibi okullardan öğrenciler gider. Üniversitede bir güzel teoriye boğulurlar. Pek pratikleri olmadan da kendilerini piyasada bulurlar.
NOT: Tabiki yorumum herkes için değildir genelde böyle oluyor.
 
Genç Meslektaşım,

Uzun yıllar evvel, ilk işimdeki ilk günümde, üretim bantları arasında şakın bir şekilde gezinip ne olup bittiğini anlamaya çalışırken, bir montaj işçisi abla, gayet de safiyane "merak etme ben de ilk geldiğimde bilmiyordum" demişti :eek:Yani çoğumuz yaşıyoruz ama benim kadar çaktırmamakta fayda var tabii....
Ha diyelim ki "çaktırdınız", bu durumda karşınızdakinizin vereceği tepkiye (bakınız benim başıma gelen) karşı aşırı tepki vermemek, üste çıkmak için komik duruma düşmemek lazım.Gülüp geçiniz....
Bazıları, yukarıda başka arkadaşların belirttiği gibi sizi yoklamaya çalışacaklar.Bizzat yaşadım. Bilmiyorsanız da ezilip büzülmeyeceksiniz ama ukalalığa da kaçmamak lazım. İyi teknik elemanlarla aranızı iyi tutmalı, tecrübelerine saygı gösterdiğinizi de belli etmelisiniz. İşi iyi bilen bir ustanın, piyasa da çokça bulunabilecek yeni mezun bir mühendisten daha kıymetli addedilebileceğini aklınızdan çıkarmayın.

Bence bilmediğiniz şeyleri sormaktan çekinmeyin (ezilip büzülmek yok ama!!). Ben kumpas, mikrometre vs. kullanmayı yöneticisi olduğum ekipteki teknik lise mezunu kardeşlerimden öğrendim. Başlangıçta bıyık altından gülüyorlardı şüphesiz ama zamanla onlar da kumpas kullanmayı bilmesem de bildiğim pek çok başka şey olduğunu ve iş yürütebilme becerimi görme imkanı buldular, karşılıklı saygı içerisinde bir iletişim kurduk.

Yine yukarıda dendiği gibi malzemeyi iyi tanıyın.Ben ilk bir kaç hafta vakit buldukça mal kabul ve malzeme deposuna atmıştım kendimi.

İşe başlamadan bir gün önce "eyvahlar olsun ohm yasasından başka bir şey hatırlamıyorum "diye panik içinde volta attığımı hatırlıyorum. Bir kaç ay sonraysa nasıl olduğunu anlamadan işi kapmıştım. Rahat olun, devam edin.

Başarılar dilerim.

FilizSimsek ; bende bir bayan mühendisim, hatta çekingenliğimin ve atölyeye fazla girip soru soramamamı buna bağlamıştım.Ama sorun bay/bayan olmakta değilde genel bir özgüven eksikliğinden kaynaklanıyor da olabilir.Bu çekingenliğe karşı bir ilaç üretselerde alıp kurtulsam diye cok söyleniyorum : ) Yorumunuz için çok teşekkür ederim.
 
Bunun bayan ya da erkek olmakla ilgisi yok. Bir bay mühendiste mesleğe yeni başladığında (sıkı bir staj ya da EML tecrübesi yoksa) aynı problemleri yaşayacaktır. Siz şunu untmayın ki mühendissiniz, o okulu kafanız çalıştığı için kazandınız, o diplomayı kafanız çalıştığı için aldınız. Teknik bilgi tamamlanır. Dişinizi sıkarsanız beş sene içinde tam donanımlı bir mühendis olacaksınız. Kendinizi geri çekmenize, alttan almanıza, kendinize güvenmemenize hiç gerek yok. Tam tersi üstüne gidin. Büyük bir ihtimalle sizin asıl göreviniz çoğunlukla sahada iş yapmak olmayacaktır (mühendis genellikle en kaliteyi en ucuza üretmenin yollarını bulan adamdır) ama şu an acemiliğinizin verdiği avantajı kullanın, tulum giyin, alın elinize tornavidayı siz pano yapın, kimse size dur demeyecektir. Şu an kararlı şekilde üstüne giderseniz bir iki seneye kalmaz baktığınız an sorunun ne olduğunu tahmin edersiniz. Siz mühendissiniz. Bunu taşımayı öğrenin öncelikle, gerisi hiç zor olmayacak.
 
Bazı işleri hızlı ve doğru şekillde yapabilmen için öncelikle teorik bilginin yeterli olması gerekir... O yüzden çalıştığın sektörde ne bilmen gerekiyor ise önce teorik olarak yalayıp yut... Boş zamanlarını bu tarz şeyleri okuyarak geçir... Atıyorum röleler konusunu ele alalım bulabildiğin yayarlı kaynakları oku ve röleleri teorik olarak kafanda bitir...

Sonra işin mühendislik kısmına gelelim yani uygulamaya...
Elektrikçi ayakkabını giy kontrol kalemini eline al işe koyul... Bir kabloyu bir klemense veya kontağa bağlıyacağın zaman iki kere emin ol... 220' den korkma (bayan olduğun için söylüyorum)...

Fiziki anlamda hata yapmamaya çalış zaten teorik bilginde yeterliyse herkes bir süre sonra sana güvenmeye başlayacaktır...

İyi çalışmalar..
 
güzel kardeşim;herşeyden önce güzel bir meslege atılmışsın.şahsıma ben 35 yıldır elektrigin her sahasında ömrünü teketmekte olan biri olarak sana faydalı olmayı isterim.bu sitedeki sanatkar arkadaşlarımız gerçekten paylaşımcı ve canciger insanlar görüyorsun hem gerçekleri tavsiye ediyorlar ve hemde yardımcı oluyorlar.bu işler alemi cihan olsak dahi paylaşılmadan olmuyor.birinin unuttugunu digeri hatırlatıyor.karşılıksız sanaat dostlugu ne güzel şey.zorlanacaksınız başarmanın ilk adımıdır.sanaat adına ne varki zorlanmadan ögrenilebilir.sanırım yoktur.ilk başlayanlar için meslek, yokuş tırmanmak gibidir.elbet bunun inişide olacak sabır,metanet,gayret ve güvenme duygusu senin ilaçlarındır.
Allah yar ve yardımcınız olsun..
 

Forum istatistikleri

Konular
128,195
Mesajlar
915,746
Kullanıcılar
449,970
Son üye
Liliane

Yeni konular

Geri
Üst