Fukuşima'da robot, 'buram buram yayılan' radyasyonu kaydetti

Hocam katılmıyorum! Dışa bağımlılıktan kurtarmıyor aksine dah ayüksek bedeller ödeyerek dışa bağımlı hale geliyoruz. Askeri projelerde kullanmak adına göz boyamak gereksiz açık açık dersin. Yazmayacaktım "birilerine para yedirdikten sonra hasta at en sağlıklı en yüksek belgeli mezbahada kesilir, en çürük binaya sağlam raporu verilir". Adımı gericiye çıkarabilirsiniz, ki niyetim öyle değil tarih herşeyi yazıyor haklı haksız beli olacak! Almanya gibi kuşaklar sonrası torunlarımız tazminat mı ödesin? Önlenebilecek kazalar olduğunda kader, fıtrat demek ne kadar doğru?

Gelişim dediğimiz hep adım adım mı olur 2 sene kuşak gelişemez miyiz?
 
O zaman kaza yapar ölürüz diye araç kullanmayalım hatta hiç bir araca binmeyelim. Uçak düşer diye uçağa hiç binmeyelim. Bakın Wikipedia'ya komşu ülkelerimizde de var piknik tüpü değil bu komşuda patladı bana birşey olmaz yani risk her zaman vardır.
Nükleer santral doğa olaylarından etkilenmez, termik santral gibi havayı mahvetmez, hidroelektrik santraller gibi akarsu yataklarını kurutup doğa dengesini bozmaz işletmede en temiz enerji kaynağıdır.
Sadece Akkuyu NGS Türkiyedeki tüm termik santrallerin ürettiği enerjiye yakın bir değerde elektrik enerjisi üretecektir. Rüzgar ve güneş enerjisi Nükleer enerji yanında devede kulağı bırakın kıl dahi değildir.

Nükleer enerjiye karşı çıkanlar ülkemizin gelişmesini istemeyen düşman zihniyetlerdir !

Şu Listeyi gören bir Türk'ün biz şimdiye kadar Nükleer enerjiyi neden kullanmadık diye utanması gerekir ! http://tr.wikipedia.org/wiki/Nükleer_reaktörler_listesi
 
Son düzenleme:
Dediklerinize kısmen katılıyorum affınıza sığınıyorum Ustam sonuçta siz de başka düşünceni zihniyetin savunucususunuz. Can kurtarma filikasını dahi insanlarla test ediyoruz... Doğa dengesini bozmaz deniliyor, öyle öğrenmişsiniz, felaket olduğunda ne kadar süre canlı yetişemeyecği de biliniyor atık için gerekli şartlar ... bu mu çevreci temiz enerji? Res hes karşısında doğa kendini yenileyebiliyor gerektiğinde insan oğlunun yaptığını da çok güzel yıkabiliyor (insanın hatası karşısında veya illa burada olacak diye inatlaştığında).

Japonyada olanları gördük tamam kendimizi küçük görmeyelim başarısız değiliz ama boy aynasında kendimize bakalım bu teknolojiyi en iyi kullanabilenler dahi gerçele yüzleşti kayıp canların hesabı verilemiyor soğutma suları da denize karıştı Ustam Çevreden o kadar da yalıtımlı değil. Aynı yoldan biz mi geçelim göre göre tarihten ders almaz mıyız? Gelişenler bunu sadece nükleere mi borçlu?
 
Nükleer enerjiye körü körüne karşı olanlara sesleniyorum bu konuda çok iyi araştırma yapın bilgilenin !
Deprem ve Tsunami ülkesi japonyada kaç nükleer santral işletiliyor ona da bir bakın !

Aşağıdaki yazılarıda okuyun;
http://www.enerji.gov.tr/File/?path=ROOT/1/Documents/Sayfalar/Nukleer_Guc_Santralleri_ve_Turkiye.pdf

Nükleer Santral kazaları ve nedenleri

Yukarıda konu edilen sistemler bir nükleer santralın güvenli ve güvenilir bir biçimde işletilmesi için gerekli olan sistemlerdir. Ancak, bütün önlemlere karşın, teknik , teknolojik ve ekonomik açılardan hesaba katılmayan veya katılması mümkün olmayan doğal afetler ve insan hataları (reaktör operatörü hataları) sonucu nükleer kazanın meydana gelmesi olasıllığı vardır. Bu durumun, her türlü teknik ve teknolojik yapıda var olduğu, kontrol edilemeyen kazaların olması olasıllığının hiçbir zaman sıfıra indirilemeiyeceği açıktır. Bu konuda çalışanların yaklaşımı, kaza sonuçlarının olumsuz ettkilerini en düşük düzeyde tutacak önlemleri almaktır.

Nükleer kazalar Uluslar Arası Atom Enerji Ajansı’nın 1996 yılında ortaya koyduğu Uluslararası Nükleer ve Radyolojik Kazalar Ölçüt’üne (INES) göre, en büyüğü 7 olmak üzere azalan bir skalaya göre değerlendirilir. Bu skalaya göre değerlendirilen, “Büyük”, “Ciddi” ve “Yerel” nükleer kazalara üç örnek verilebilir:

Three Miles Island Nükleer Santral kazası: 1979 yılında ABD’de, Pensilvanya Eyaleti’ndeki Three Miles Island nükleer santrali insan hatası, soğutma sistemindeki bazı vanaların kapalı unutulması, yüzünden kazaya uğrayınca koruyucu dış güvenlik kabuğunun sızdırmaz kapısı kapatılarak ergiyen reaktör kalbinden sızan çok yüksek radyasyon bu kabuk içine hapsedilmiştir. Bu kazanın sonucunda Çernobil’de olduğu gibi bir çevre felaketi yaşanmamış, kimse radyasyon hastalığına uğramamıştır. Bu kaza “Ciddi kaza” sınıfında olup INES’de 6 derecesindedir.

Çernobil Nükleer Santral kazası: Rusya’da 1986 yılında olan nükleer kazada, Batı Standartlarında Nükleer Güvenlik Normları’na göre inşa edilmemiş olan, dış güvenlik kabuğundan yoksun Çernobil Reaktöründe, yine insan hatasından dolayı oluşan kaza sonucu açığa çıkan radyasyon yerel ve Dünya ölçeğinde çevre problemlerine yol açmıştır.

Günümüzde elektrik üretiminde kullanılan, Çernobil tipinde hiçbir reaktör bulunmamaktadır ve yapılması da düşünülemez. Bu kaza, “Büyük kaza” olup INES’de 7 derecesindir.

Fukushima Santralı Kazası: 11 Mart 20011’de yerel saat ile 14:46’da, Tokyo’nun 250 km kuzeyindeki Sendai kentinin yaklaşık 250 km doğusunda deniz altında meydana gelen, Richter ölçeğinde 8.9 olarak değerlendirilen, tarihte biline en büyük 7. deprem ve sonucunda oluşan tsunami dalgalarının etkisiyle meydana gelmiştir.

Japonya’nın kuzeydoğu kıyısında yer alan Fukushima Daiichi Nükleer santralı, söz konusu deprem ve buna bağlı oluşan Tsunamiden ciddi derecede etkilenmiştir Olay günü, kaynamalı su reaktörü (BWR) tipinde 6 üniteye sahip olan bu santralda, 1., 2. ve 3. üniteler işletmede, 4., 5. ve 6. üniteler ise periyodik bakımda olmalarından ötürü kapalı durumda (sıfır güçte) bulunuyordu.

Deprem ve tsunamiden dolayı santralda, dışarıdan alınan elektrik gücü kaybı yaşandığından ve acil durum dizel jeneratörlerinin de su baskını nedeniyle çalıştırılamaması sonucu, özellikle 1 numaralı reaktör ünitesinde yakıtların soğutulmasında sorunlar ortaya çıkmıştır. 1970 yılı sonunda devreye alınan 460 MWe (1300 MWtermik) gücündeki ünite, Fukushima Daiichi santralının 6 reaktörünün en eskisi ve en düşük güçlü olanıdır. Ayrıca, bu santralın 7-8 güneyinde herbiri 1000Mwe gücünde olan 4 uniteli Fukushima Daiini santralıda yer almaktadır. Bu reaktörlerle ilgili herhangi bir olumsuz durum rapor edilmemiştir.

En olumsuz durum Fukushima Daiichi’nin 1 numaralı reaktörü için söz konusudur. Bu ünitede yetersiz soğutma sonucu sıcaklık yükselmiş, dolayısıyla buhar basıncı artmış ve aynı zamanda kızgın metalle temas eden su buharının oksijen ve hidrojene ayrışması* sonucu 12 mart günü bir “Hidrojen Patlaması” meydana gelmiştir. Bunun bir atomik patlama olmadığı ve böyle bir patlamaya yol açmayacağını söyleyebiliriz.

. En olumsuz durum bu 1 numaralı reaktör için söz konusudur. Bu ünitede yetersiz soğutma sonucu sıcaklık yükselmiş, dolayısıyla buhar basıncı artmış ve kızgın (~1000 derece) metalle temas eden su ve su buharının oksijen ve hidrojene ayrışması sonucu 12 mart günü bir “Hidrojen Patlaması” meydana gelmiştir. Bu patlamanın bir atomik patlama yol açmayacağını söyleyebiliriz.

15 mart günü, 2. ünitede de, büyük bir olasıllıkla, hidrojen patlaması olmuş, 4. ünitedeki kullanılmış yakıt havuzu bölümünde yangın çıkmış, bunun sonucunda, santral alanında 400 millisievert / saat düzeyinde oldukça yüksek bir radyoaktif doz ölçülmüştür. Yangının bir kaç saat içinde söndürüldüğü aynı gün Japon ilgililer tarafında UAEA’ya rapor edilmiştir.

Fukushima’daki tüm reaktörle BWR tipinde olup, güvenlik ve güvenirlilik açısından Three Miles Island Nükleer Santrali ile karşılaştırılabilir. Three Miles Island Nükleer Santrali kazasının 6 derece olarak “Ciddi kaza” olarak sınıflandırılmasına karşın, bu kaza “Yerel kaza” sınıfında olup INES’de 4 derecesindedir.

Depremin, özellikle Japonya’daki nükleer santrallar üzerinde etkisi ile ilgili olarak şu hususları da göz önünde bulundurmak gerekir:
1. 1995’deki büyük Kobe-Osaka depreminde, Kobe’nin 110 km kuzeyinde olan nükleer santralarda kayda değer nükleer bir olay yaşanmamıştı.
2. 2004, 2005, 2007 ve 2009 da mmeydana gelen depremlerde Japon reaktörleri , otomatik olarak problemsiz bir şekilde kapanmışlardı.
3. 1999’da Tayvan’da olan çok yıkıcı depremde reaktörler yine otomatik olarak kapanmış ve 2 gün sonra güç üretimine yeniden başlamışlardı.

Olayın ilk günden itibaren santral bölgesindeki halka sodyum iyodür hapları dağıtılmış olmasına rağmen henüz içmeleri için bir tebliğ çıkarılmamış olması ve INES değerinde bir değişikliğin yapılmamış olması durumun yavaş yavaş normalleşmeye gittiğine işarettir. Uzman gözüyle, ‘nükleer kıyamet’in kopmayacağını söyleyebilirim.

Kıssadan hisse: doğal afetler veya insan hataları sonucu meydana gelen kazaların etkileri mümkün olan en düşük düzeylere indirmek için gerekli şart, bilimin ve teknolojinin gereklerini yerine getirecek, yeterli sayıda, bilgi ve beceri düzeyinde uzmanların yetiştirilmiş olması ve daima emre amade durumda hazır bulundurulmasıdır.

• (850 derece santigrat ve üzerindeki sıcaklıkta olan kızgın bazı metaller ve carbonla temas eden su veya su buharı şekilde oksijen ve hidrojene ayrılır. Açığa çıkan hidrojen gazı çok patlayıcı bir maddedir)


Dr. Necmi DAYDAY
UAEA Nükleer Müfettişi (E.)
TASAM (Türk asya Stratejik Araştırmalar Maerkezi)
Yönetim Kurulu Üyesi
 
Son düzenleme:
@by lent lütfen araştıralım güneş pilleri güneş olmadan nasıl elektrik üretsin?Su olmadan gemi karada gider mi?peki araba su da gider mi?Bakın araştırın bu konuyu eğer dediğimden farksız bilgilere ulaşırsanız burada paylaşın!Ama keşke sizin dedikleriniz doğru olsa ama ne yazık ki bunlar hurafe!Dünyada neden bütün gelişmiş ülkelerde onlarca nüklüer santral var?Almanya nüklüer santralleri kapatma kararı almış!Bunu neden hemen yapmıyor?Çünkü en kolay ve yüksek elektrik üretme yolu nüklüer santral bunu onlar yıllar önce anlamış biz hala anlamıyoruz!@YaşlıUzman Hakan abi bu mesleğe yıllarını vermiş çıraklıktan yetişmiş bir mühendis o nüklüer enerjiyi savunuyorsa bence düşünmek lazım!
 
Ne alaka nükleerle top diye mi oynamış :)? Evcil hayvan da değil nükleer! Ben de en çok askerde aktif paratonere ve duman dedektörlerinin içine kadar yaklaştım nükleere.
Farklı bilgilere ulaştım ki linkler verdim. Hemen kesmemesi dışa bağımlı olmasın diye olmasın ;). Nükleerin ülkenin enerjisinin % kaçını karşıladığının da rakamı var anladım hiç bakmadın bile!

Eski dosttan düşman olmaz lafına inanıyorum, siyaset futbol gibi tartışmalar bize kazandırmaz ama çok şey götürür.
 
@by lent yapma verdiğin link veya site fark etmez gerçekler ne yazık ki Benim yazdıklarım.Keşke sizin yazdıklarınız gerçek olsa idi
 
Hakan Abi de Benim yazdıklarımdan dolayı nüklüer santrali istiyor!Çünkü yüksek güçte normal şartlarda çevreye en az etkisi olan elektrik üretme şekli nüklüer dir!Normal şartlarda!Hes kurulacak ayağa kalkıyoruz Hes istemeyiz Termik santral kurulacak ayağa kalkıyoruz termik santral istemeyiz!Üç beş akıllı çıkıyor Almanya nüklüer i bırakıyor diye!Ama bu akıllılar Almanya da Neden 17 tane nüklüer santral hala faal bunu anlatmıyor ve açıklamıyor!
 
İzninizle ben açıklayayım,
önce bir düzeltme yapalım, "nüklüer" değil, "nükleer" olacak.

Aslında @by lent arkadaş cevap vermişti, dışa bağımlı hale gelmemek için birden hepsini kapatmıyor diye.

Şimdi siz de şunlara cevap verin lütfen:

Neden Almanya tüm nükleer santrallarını kapatma kararı aldı ve aşamalı olarak uyguluyor?

Ayrıca neden Fransa da tüm nükleer santrallarını kapatma kararı aldı ve o da aşamalı olarak uyguluyor?

Japonların ellerinde 47 nükleer santral var, neden sadece 2 tanesinin çalışmasına izin veriyorlar, kazadan sonra geçen 4 yıla rağmen?
 


Nükleer zararlıymış , yalan onlar inanma !!
 

Forum istatistikleri

Konular
128,269
Mesajlar
916,341
Kullanıcılar
450,089
Son üye
faysalokuyan

Yeni konular

Geri
Üst