High frequency active auroral research program haarp teknolojis & deprem ilişkisi

[Mr_YAMYAM]

Elindeki cep telefonunu çalıştır. Havaya elektromanyetik alan (dalga) yayılır.
Eline bir mıknatıs al. Bu mıknatısın manyetik alanına bir metal yaklaştır. Bu metal manyetik ise mıknatıs tarafından çekilecektir.
Bir mıknatısı bir cep telefonunun antenine yaklaştırsan bile birbirleri ile hiç etkileşim olmaz. Yani her ikisi farklı şeylerdir.
Bir cep telefonunun elektromanyetik alanını ölçmek için db/w veya db/m gibi değerler kullanılır. Bu değerlerin etkileri elektromanyetik dalgaların birim uzunluktaki bir iletken tel üzerinde indüklenen gerilim (voltaj) olayıdır.
Örneğin bir uydudan gelen elektromanyetik alan şiddetini ölçmek için şöyle bir ifade kullanılabilir.
Alış şiddeti 50db/uV (mikro volt.)
Volt başına taksimlendirilmiş ölçü aleti aslında bir mikro voltmetredir.
Yani sen herhangi bir elektromanyetik dalgayı ölçmek için ölçeklendirilmiş skala kullanırsın. Cep telefonundaki sinyal gücü gösteren çizgiler gibi.

Ancak bir mıknatısın gücünü ölçmek için başlıca iki birim kullanılır.
1) GAUSS birimi. Manyetik kuvvet birimlerinin yoğunluğu anlamına gelir.
https://manyet.com/gauss-nedir/

2) KUVVET birimi. Çekme kaldırma veya itme ölçümüdür.
Elektrik motorlarının temelini oluşturur.
Örneğin 1 metre kare çapında bir elektromıknatıs yaptın. Bu mıknatısa uyguladığın güç 1000W olsun. Böyle bir mıknatısın kaldırma gücü 100kg veya 1000kg gibi ifadeler kullanabilirsin.
GAUSS ile kuvvet birimleri birbirlerine özdeştir. Yani bir mıknatısın gauss ölçüsü ne kadar yüksek ise o kadar çekme kuvvetine sahiptir.

O bardağı kırmak için devasa hoparlörlere gerek yok. İnsan sesi ile de rezonansa girip kırılabiliyor.

Bağırarak kaç tane bardak kırdın

 

[fgencal]

Bağırarak kaç tane bardak kırdın

Benim kırabilmem için nefesimi başka bir yerlerimden almam gerekir ama kıran insanların olduğu bir gerçektir. Bir üniversitenin ders videosunda denk gelmiştim hoca bardağa rezonans frekansında ses dalgası gönderip bardağı kırıyordu yanlış hatırlamıyorsam bardağı ses ile kıran bir sanatçıdan bahsediyordu. Videoyu bulursam paylaşırım. Çok anlatılan bir olayda var sizde duymuşsunuzdur, askerler köprüden uygun adımla geçerken köprü rezonansa girip yıkılıyor. Rüzgardan dolayı rezonansa girip yıkılan köprülerde var. Siz yeterki cismi rezonansa bir şekilde sokun.

 

[Mr_YAMYAM]

Ben gençlerimizin kafalarının böcüklenmemesi için konuya girmiştim.
Çünkü gençler her duyduğunu her gördüğünü hafızasına alır.
Ancak @paskomya ve benim gibi ehtiyarların kafaları zaten böcüklü olduğu için daha fazla böcüklenmesi söz konusu değildir.
Onca matematik hesaplamaları, onca fizik kuralları kulak ardı yapılıp ta bir cismin sadece rezonans ile kırılabileceği bu arkadaşların kafalarına sokulmuş ise, bizler boşuna konuşuyoruz.

O TV kanalında konuşan kişiyi başka bir programda da izlemiştim.
Herif ayın görünmeyen yüzüne neden insanların inemediğini çünkü ayın görünmeyen yüzeyinde uzaylılar olduğunu söylüyordu.
(Sanki kendisi gitti ve orada uzaylı gördü)
Ama bilmiyor ki görünmeyen yüzeye bir uzay aracını indirirsen, tekrar dünyaya dönmenin mümkün olmadığı gerçeğidir.
Çünkü dünyanın aksi tarafında olan uzay aracının dünyaya yeniden dönebilmesi için ayın etrafında yarım tur dönebilmesi, akabinde de dünyaya ulaşabilecek hıza ulaşarak, devamlı ilerleyen dünyayı boşlukta yakalayabilmesi gerekmektedir.
Dünyadan fırlatılan bir uzay aracının %90 bölümü yakıt tankları ve ana motorlardan oluşmaktadır. Dünyanın yerçekiminden kurtulabilmesi için tonlarca yakıt harcaması gerekmektedir.
Ama ayın yer çekimi çok daha düşük olduğu için ve ayda hava sürtünmesi olmadığı için uzay modülü içerisindeki bir kaç dakikalık yakıt bile dünyaya dönebilmek için yeterlidir.
Buna rağmen bir uzay modülünü uzay boşluğunda dilediği gibi yönlendirebilmek, hızlandırabilmek sanıldığı kadar kolay değildir.

 

[fgencal]

https://www.facebook.com/video.php?v=2371474839744323

 

[Mr_YAMYAM]

Helal olsun adamlara iyi video çekmişler.
İnsanların kafalarını böcüklendirmeyi iyi biliyorlar.
İlk videoda zaten ses şiddetinden bahsetmediği gibi, bir cam bardağın o kadar esnemesi tamamen animasyondur.
İkinci videoda açıkça bardağın kırılma sahnesi kesilmiş. Aslında bardak başka bir şekilde kırılıyor, ama insan sesi ile kırılabileceği imajı yaratılıyor

Tek mantıklı video 3. sü olup, aslında ses ile değil çekiç darbesi ile (metalin cama vurması) olandır.
Noolacak ki biz zamanında çay kaşığını cama vurarak ta bardak kırıyorduk.
Bunlar üşenmeden düzenek kurmuşlar güya insan sesi ile bardağı kırabileceklerini ifade ediyorlar.
Üle şavalak şabanlar
Bu kadar uğraşacağınıza bir hoparlörün göbeğine bir metali sağlamca bağlayın. Hoparlöre kendi sesinizi vererek hoparlördeki metal ile bardağı dürtün oldu size ses ile kırılma HURRAAA
Üstelik bu metal ile dürtmek için fazlaca güce de gerek yok 15-20W lık ampli gücü bile yeterlidir.
Hatta bu şekilde bardağın rezonansa bile gelmesine gerek yok. Bass seslerle daha iyi cam kırılır

 

[paskomya]

Ancak @paskomya ve benim gibi ehtiyarların kafaları zaten böcüklü olduğu için daha fazla böcüklenmesi söz konusu değildir.

leyn angaralı, benim kafamdaki böcükler, senin kafandaki böcükleri döverler, haberin olsun

 

[fgencal]

İnanmak istemeyeni inandıramazsınız. 1.videodaki köprünün rezonansa girip yıkılmasına da uydurulacak bir sürü sebep bulunabilir. Galileo Dünya yuvarlaktır ve güneş etrafında dönüyor dediği için cezalandırıldı ama şuanda söylediğinin doğru olduğu gerçeği ortada. Bundan yüz yıl önce insanlar kablo kullanmadan Dünyanın bir ucundan diğer ucuna sesli görüşme yapabilecekler hatta konuşurken birbirlerini görecekler deseydiniz size deli derlerdi ama şuanda gelinen nokta ortada.
Buyrun size konuyla alakalı Tübitak dergisinden bir paylaşım ve dergideki videolar. Bakın bakalım cam bardak esneyebiliyormuymuş yoksa animasyon mu?

https://services.tubitak.gov.tr/ede...Kodu=4&cilt=46&sayi=801&sayfa=58&yaziid=34469

 

[Mr_YAMYAM]

1.videodaki köprünün rezonansa girip yıkılmasına da uydurulacak bir sürü sebep bulunabilir

O köprünün seceresi çoktaan çözüldü bile. Şimdilerde o konuyu saptırıp birilerinin kafalarını böcüklendiriyorlar.
O tarihlerde köprüler yapılırken aerodinamik kavramı pek yoktu. Havada uçaklar uçuyordu ama, köprüyü yapanlar aerodinamik mühendisleri değildi.
Köprü yapılırken düz bir satıh olarak yapılmış, ama rüzgarın etkisi hesap edilmemişti.
Üstelik bir köprünün genleşme ve büzüşme olayı da olduğu için bazı yerlerinde eklemler bulunuyordu.
Ama bir fırtınanın saatte 200-300km gibi hızla esmesi ile o köprü bir çeşit UÇAK KANADI gibi davranmış, tıpkı uçakların havalandığı gibi köprü de havalanmak istemişti.
Ama köprü uçmak için yapılmadığı için bir türlü havalanamamış, bu sebeple gıçını başını sallayarak rezonansa gelmiştir.
Bir savaş uçağının kanat uzunluğu olsa olsa 15-20m dir. Köprünün toplam uzunluğu ise 100 lerce metre hatta binlerce metredir.
Bu kadar uzunluktaki bir uçak kanadı ile saatte 200-300km hız ile onlarca uçağı havalandırabilirsiniz.
Köprü rezonansa gelip gıçını başını oynatsa ne olur ki

Akıllı bir insan bu dedikoduları araştırır ve sebebini öğrenmeye çalışır.
En azından saatte 200km hızla esen bir fırtınanın yıkıcı etkisini hesaplamaya çalışır.
Hesaplamak çok kolaydır.
Önce saatte 50km hızla esen bir rüzgarda kendi başınıza ilerleyin sonra rüzgar hızını 100-150-200km gibi hızlara çıkartın.
Sonra kaç metre ilerleyebileceğinizi hesaplayın.
Hatta gıcıklık yapıp elinize 1 metre karelik bir tahta levha alarak bunu rüzgara siper yaparak ilerleyebilirsiniz.
Sadece 1m levhanın 100km hızla esen bir rüzgardaki kaldırma kuvvetini hesaplasanız bile yeter

leyn angaralı, benim kafamdaki böcükler, senin kafandaki böcükleri döverler, haberin olsun

Abi böcüklerim feda olsun böcüklerine.

 

[fgencal]

Bizim kafamız böcüklendi derken şaka yapıyorsunuz sanmıştım.
Dedimya bir sürü sebep uydurulur diye...
Sebepten kime ne siz sonucuna bakın.
Rezonansa girmiş mi girmiş yıkılmış mı yıkılmış. Yok bardak esnemez o iyi bir animasyon, insan sesi kıramaz videoyu güzel kesmişler. Ne desek, ne kanıt göstersek boş çünkü siz öyle inanmak istiyorsunuz. İnanan insanlara da akıl yok diyebiliyorsunuz. Akıllı olanlar sadece siz ve sizin gibi düşünenler olsa gerek. Alanım olmayan birşeyin hesabını yapamam sizin gibi akıllı insanların işi o.

 

[Mr_YAMYAM]

Elbette ki şaka.
Ama her şakada mizansel olarak gerçekleri anlatmak da var.
Sen rezonanstan bahsediyorsun ama rezonansın artarak bir cisme zarar verebileceği güç kavramından bahsedemiyorsun.
Bir bardak 70dbA ses şiddetinde (normal insanın konuşma ses şiddeti) de rezonansa gelebilir 90dbA ses şiddetinde de rezonansa gelebilir.
70dbA ses şiddeti ile 90dbA ses şiddeti 100 katı güç demektir.
Bardağın kırılabilmesi için 120dbA ses şiddeti gerekliyse normal konuşma tonu için gereken ses şiddetinden 100X100=10.000 katı fazla ses şiddeti gerekmektedir.
Ama videolarda bu gerçekten bahsetmiyorlar.

Ama bir bardağın 90-100dbA ses şiddetindeki rezonans frekansı ile kırılabileceğini iddia edebiliyorsan bu ses şiddetini her insan oğlu çıkartabilir.
Burada önemli olan bardağın rezonas frekansı değildir. Bardağı rezonansa getirip zarar verebilecek rezonans frekansının şiddetidir.
Haa bu arada belirteyim..
REZONANS nedir.?
https://tr.wikipedia.org/wiki/Rezonans_(fizik)
https://www.kontrolkalemi.com/forum/konu/kaliteli-hoparlör-kabini-yapımı.145151/
Bu konu içerisinde bir hoparlörün rezonans frekansından bahsedilmiştir.
Sen istersen başka cisimlerin rezonans frekanslarını araştırabilirsin.

Yani olay döndü dolaştı hoparlör ile bir bardağı kırma olayına geldi.
Yok mu evde bi müzik setin. Koy hoparlörün dibine bi bardak. Ver PC den bardağın rezonans frekansını. Aç sesi sonuna kadar kır bardağı.
HAA önemli bir mesele daha var.
Bir bardağı evdeki 40-50W lık müzik setinin hoparlörünün dibine koyarak kırabilirsin belki.
Ama bardağın sadece yarım metre uzaklaştırılması bile müzik setinin gücünün yüzlerce kat büyütülmesini gerektirir.