Bakın,bu konuda haklısınız,yedek (Boştaki) akünüz hücre başına 1.80 volt yani 10.80 voltun altına düşerse plakaları sülfatlanır ve tam randımanla kullanılmaz hale gelir,bu nedenle şarj dinamosu yerine bir güç kaynağı (Panel-regülatör-akü bağlantısı) ile periyodik olarak şarj edip onu sürekli şarjlı tutmalısınız.Bu doğrudur.
Aküler paralel bağlanabilir.Ama biri çok eski diğeri yeni (Yıl farkı çok fazla olanların) sürekli paralel olarak kalmasında,voltajı düşük olanın yüksek olanın seviyesine gelinceye kadar ona diğerinden farkı oranında elektrik geçişi ve toplam elektrik verimini dolaylı etkilemesi söz konusu olur.Her ikisi de yeni ve boştayken aralarında kutup gerilim farkı yoksa sorunsuz paralel bağlanabilirler.Elimdeki,2 sene aralarında fark olan 2 aküden,örneğin biri 12.82,diğeri 12.93 de (aşırı) bir şarjdan sonra aralarında 0.11 voltluk bir fark oluşuyor.Yani bu kadar fark varsa paralelde sürekli olarak da bağlanabilir,ancak birisi 10.50-11.00 volt diğeri 12.50-12.60 volt ise bu büyük fark nedeniyle bağlanamaz,10.50-11.00 volt olanın yerine yenisini satın alıp o şekilde sürekli paralel bağlarsınız,aksi halde bunlardan ikisi birlikte palalelken tam verim de alamazsınız.
40 watt. panelden gelen max. güçteki yaklaşık 2.28 amperle (Regülatörde de az olsa da bir amper kaybı,schoottky diyottan geçerken,vb. bu regüleler sırasında mutlaka oluşacaktır) 60+60=120 amperi daha uzun sürede (2 katı daha uzun sürede) şarj edecektir,ama 2.28 amperlik başka bir panel ve 10 amperlik başka bir regülatörle, diğer akü ayrı beslendiğinde bu ayrı ayrı kapasiteleri sonuçta yine ayni kalır.Toplamdaki akü şarj tutma kapasitesi öncekinin 2 katı seviyesine çıkar. Bu şarj kapasitesi değerinin büyüklüğünü (Kullanacağınız yüklerin watt değerini,bir gündeki kW güç harcamasını da tam toplayıp hesap ederek) bu kıstası da göz önüne alıp değerlendirebilmelisiniz.Kolay gelsin.