sayın üstadım öncelikle helal olsun...!

konu ile ilgili anlattıklarınız ve kafamda canlananlar kadarı ile bir iki yorumum ve sorum olacak. öncelikli olarak kanat sisteminin ekolojik sisteme olacak olan zararını tam anlamış değilim. bu yunuslar, köpek balıkları kabaca yanlızca büyük balıklarımızı etkileyen bir ekoloji bozulmasımı. sonrasında anladığım konu kabaca şu denizdeki akıntı gücünden faydalanarak direk tribünü değilde suyu aktararak kıyıdaki tribünü mü? çalıştıracağız. özellikle mekanik donanım hakkında resim veya çizim var ise paylaşmanızı rica ederim. konuyla ilgili verdiğiniz detaylı bilgiler için tekrar teşekkür ederim.

sonrasın da biz yüzey akıntılarından faydalanacağız(yanlış anlamadıysam) peki bu kurulumunu yapacağımız sistemler zaten var olan gemi vs trafiğini nasıl etkiler. kıyı tesisleri ne ebatlarda nerelerde olmalı? kurulmaları mümkün mü? veya böyle tesislere ihtiyaç dahi yokmu? emin olabildiğim en kesin konu boğazlarımız daki akıntıların potansiyeli.

son olarak bürokratik engeller ve paslaşmalar ile ilgili bir yorumum olacak. nedense genelde sistemde bir açık olduğunda çözümünü de bizim bulup gidermemiz gerekiyor. sonrasında belki kendi işimizi halletmiş oluyoruz. veya en iyi ihtimalle bizden sonrada bizim gibiler olursa onların yolunu açmış oluyoruz.

bir şeyler yapan insanın önü açılmalı... bu insan bir hukuk müşavirine çevrilmemeli ;)

konunun devamını dört gözle bekliyorum.

saygılarımla...
 
Otomatik sigorta bulunduğu devreyi yüksek akım ve kısa devre akımlarından koruyan bir anahtarlama elamanıdır.
Zaman rölesi bir diğer ifade ile zaman saati adı verilen sistem süresi belli olan bir aralıkta araya girmesi veya çıkması amaçlanan elektrik sisteminin kontrol edilmesinde kullanılmak için tasarlanmıştır.
Eyvallah Ali ustam verdiğiniz bilgiler çok önemli ve muhteşem bi bilgi birikimi mutlaka değerlendirilmeli.Hep beraber çalışalım bizler neler yapabiliriz bakalım.Benimde değişik fikirleri var rüzgar türbinleriyle ilgili ama bazı noktalarında hesap yapıyorum.Şimdi başlıyacağım yazmaya bu sefer hesabı oturtamazsak değişik yorumlar gelecek.Bende en yakın zamanda paylaşacağım çünkü bilgi tecrübe ve paylaşılıca çoğalıyor.
 
sistem tamamen kıyı sistemi. deniz içinde 36m2 türbin odası bulunacak

Çanakkale bogazı akıntı grafiginde açıkca görülen akıntının sahillerde beli açılarda orfozlar yaptıgı bizimde uygun alanlarda istasyonlar kurarak (şu an için istanbul bogazında 4 nokta çanakkalede 13 ) müsait yer tespiti yapılabildi.
bu tesisler kesinlikle trafikle bir ilişkisi olmayacak sahile bagladıgınız bir duba gibi düşünün bunun içinde bir türbin olsun tesislerde karada.üst akıntının gücü üst akıntınıza oranı 1/ 2.5 buna göre 1m genişliginde 4m derinliginde girişinize istinaden cıkış 2.5 m * 10m olacak cıkış 25 m ile 35m arasında degişecek saha şartlarına istinaden vede türbin (rotary komprasörlerin mantıgı )ile çalışacak .tabii burda en önemli olanda kaplan türbinlerin teknik özellikleri düşük devirlerde bile çalışabilmesi performansının yüksekligi
 

Ekli dosyalar

  • ali usta kaplan 1.jpg
    ali usta kaplan 1.jpg
    82.1 KB · Görüntüleme: 129
Debi Hesabı

Hidroelektrik santrallerde kullanılan türbinler su gücüyle çalıştığı için, türbin seçimi bakımından bu türbinlere birim zamanda gelen su miktarının önemi büyüktür. Bu yüzden bir hidroelektrik santralin kurulum aşamasında kullanılacak türbin seçiminde dikkat edilmesi gereken başlıca noktalardan biri akıntının debi değerleridir. Bu debi değerleri bogazın çeşitli yerlerine konmuş akıntı gözlem istasyonları aracılığıyla belirlenir. Ancak bu sayede güvenli ve kesin bir şekilde türbin hesabı yapılabilir. Debi hesabında akım gözlem istasyonlarında yapılan ölçümlerle günlük ortalama debi ve yıllık ortalama debi değerleri hesaplanır. Elde edilen bu değerlerle 4 çeşit grafik çizilebilir.

1. Yıllık Ani Debi Grafikleri:

Bu grafikler apsise zaman, ordinata da bir sene içinde o güne ait ortalama günlük debi koyulmak suretiyle elde edilir.

2. Düzenlenmiş Debi Eğrileri:

Bu grafik akım gözlem istasyonlarında uzun yıllar yapılan ölçümlerin büyüklük sırasına göre düzenlenmiş halidir. İstatiksel deneyimle düzenlenmiş debi eğrileri frekansların toplamı veya integral eğrisidir. Birçok senelerin 365 günlük debileri büyüklük sırasına göre tertiplenirse, ortalama yıllık tertiplenmiş debi eğrisi elde edilir.

3. Frekans Yoğunluğu Eğrisi:

Bu grafiklerde Q debisi ile Q+³Q arasında debi veren gün adedi (tekrarlanma sayısı) bir sütun ile gösterilir ve bu suretle elde edilen grafiğin tepe noktaları birleştirilirse frekans yoğunluğu eğrisi elde edilir. Aşağıdaki grafiklerde y frekans yoğunluğunu gösterirken y1 aynı büyüklüğün boyutsuz halini göstermektedir.

4. Kümülatif Frekans Eğrisi:

Düzenlenmiş debi eğrisinin özel bir hali olan bu eğride apsise Q debileri yazılırken ordinata frekans değerleri yazılır. Bu eğri aynı zamanda debi frekans yoğunluğu eğrisinin integraline karşı gelmektedir. Kümülatif frekans eğrisinin en önemli özelliği ise seçilen bir Q değerine karşılık gelen frekans değerlerinin Q’dan küçük debilere olasılığı ihtimalini vermesidir.

Net Düşü Hesabı

Türbin seçiminde kullanılan diğer bir kriter de düşü hesabıdır. Düşü hesabında öncelikle brüt düşü belirlenmektedir. Brüt düşü bir akım gözlem istasyonunun hidroelektrik santralden yüksekliğidir. Fakat bu değer türbine ulaşana kadar çeşitli kayıplara uğradığı bilinmektedir. Bu kayıplar suyun boru cidarına sürtünmesinden dolayı oluşan lineer kayıplar, sistemdeki filtre, manşon, vana vb. elemanlardan dolayı oluşan kayıplar da lokal kayıplardır. Bu ikisinin toplamı sistemde oluşan toplam kayıpları verecektir.Türkiye’de yapılan çalışmalardan, toplam kayıpların (Q³H), yaklaşık olarak geometrik yüksekliğin (Hg) %3 ile %5 arasında değiştiği görülmektedir. Bu çalışmada da bu sebeple toplam kayıplar, geometrik yüksekliğin %4’ü alınmıştır. Net düşüde , geometrik yükseklikten kayıpların farkına eşit olacaktır.
Ho = Hg - Q ³H

Q ³H = 0.04Hg

Türbine Ait Büyüklüklerin Bulunması

Türbin seçimi için yapılacak kabuller:
1) Nehir tipi santral kabul edilmiştir.
2) Zamanın %70’inde var olan debi kabul edilmiştir. Böylece de debi eğrilerinden frekans yoğunluğu eğrilerinde, %70’e karşılık gelen debi, türbin debisi olarak kabul edilmiştir.
3) Bogaz-boy kesitinde (1 / 2.500.000) ölçekli haritalar kullanılır
4) DSİ,Hidrografi ve Oşinografi Gözlem İstasyonları’na ait rakım değerleri alınarak Bogaz-boy kesitleri çizilmiştir.
5) Türbin devir sayısı yaklaşık 45 d/d olarak kullanılmıştır.
6) Türbin genel verimi yaklaşık olarak %90 kabul edilmiştir.
Bunlarla birlikte, türbin efektif gücü (Ne) için;
Ne = (g Q Ho hg) / 75 (BG) =13.33 Q Ho hg (BG)
Ne = (g Q Ho hg) / 102 (kW) = 9.81 Q Ho hg (kW)
ns = (n Ne1/2 ) / Ho5/4
olarak bilinmektedir.

*Hidroenerji Potansiyeli Akım Debi-Q Ho (mss) Ne (kW) Türbin Tipi (m3/s)*
 

Ekli dosyalar

  • ğ.jpg
    ğ.jpg
    98.1 KB · Görüntüleme: 137
Son düzenleme:
ali usta cok saol..werdigin bilgiler cok güzel bilgiler..biraz daha okursam anlayabilcem sanırım..:D
 
sayın alfa romeo...

bir yanlışım varsa düzeltin ama siz bu konunun temel kısımlarını bırakında, neredeyse uygulama kısımlarına kadar gelmişsiniz. hatta biri haydi dese pat diye projeyi uygulamaya başlayacaksınız gibi bir hisse kapıldım. tamam yardımcı olmaya çalışalım en azından beyin fırtınası da yapalım ama, bizim bildiğimiz devede kulak kalınca sizin döndüğünüz yolları gitmeye çalışıyoruz. bürokratik engellere uğraştığınızı belirtmiştiniz. aklıma yeni gelen bir durum siz bu konuyu basına taşımayı hiç düşündünüz mü? bir kaç reytingsiz program bile olsa, bir kaç yerel gazete bile olsa (en kötü ihtimalle) bu birçok kurum ve kuruluşun basın müşavirliğinden tutunda valilerin belediye başkanlarının önlerine kadar her gün ulaşan bir güçtür. tabiki siz patlamayı daha üst bir seviyeden yapmakta özgürsünüz. belki birilerinin ilgisini, dikkatini çeker veya belki konuya fransız (benim gibi) birelerine böyle bir imkanımız da varmış dedirtir. deprem dedeyi bilmeyenimiz yoktur. lakin onu depremler sonrasında tanıdık. proje hayata geçmese bile (bence) en azından duyurulmalı.

saygılarımla...
 
. Sayın yüksekpotansiyel .
konu Türkiyemin konusu ,konu halkımın konusu .Amaç kişisel olarak ön plana çıkmak degil , Kontrolkalemi 'sitesinde kaliteyi arttırıp fikir üretmek, şu an hayal olan ama gelecekte dogal olacak,misal bir bogaz köprüsü gibi olmazsa olmazlarımızın fikir babalarını üretmek,onların bilgileri ile gelecek nesillerin yaşamlarını kolay edecek arkadaşları bir araya getirmek. Birlikten kuvvet dogar sözünden yola çıkarak mümkün olan en az yanlışla mutlu sona ulaşmak.


Benim, yılarımı vererek bazen stres ,bazen gurur hislerini yaşadıgım ,kimine göre hayal, kimine göre uçuk, kimine göre saçma ,fikirlerimi deneyim ve bilgilerimi bu sitedeki arkadaşlarla paylaşmak ,belki herhangi bir fikri olupta hep alaymı ederler düşüncesi veya olmazya deyip fikirlerine gem vuran zihniyetleri biraz olsun cesaretlendirip yaratıcı fikirleri farkında olmadan üreten ama söyleyemeyen sesini duyuramayan insanların sözcüsü olmak.

Bu sitede bu misyonu taşıyacak onlarca arkadaş görüyorum hepside branşında Prof seviyesinde ama sadece bireysel çalışıp o günü yaşıyorlar.Bazı arkadaşlarda sessiz sessiz yazanları izliyorlar.Şu kabugu biran önce kıralım bu ülkenin sizlere ve fikirlerinize ihtiyacı var.

Sayın yuksekpotansıyel.
Ben gazete tv gibi yerlere çıkarsam falan prof tezimi çürütmeye filansa karalamaya başlar, illa onların düşündükleri projeleri yada sizden aldıkları bilgileri degiştirip kendine mal ettiklerini tekelci zihniyetle bizlere sunarlar.karalama kampanyaları yaparlar onlar TÜÜ KAKA dedim mi uçtu güzelim emekler .


Bu projede gelecekte mutlak yapılacak .Belki ben görmem sizler görür yaşarsınız hatta buralardan üretilen enerji ile ısınır veya evlerinizi aydınlatırsınız , yani bu sofradaki yemek !. Amaç salata ne olsun? tatlı ne olsun?

Dip not: (Bu proje Kontrolkalemi adı altında zaten dünya'ya kendini sundu yeterki feyz alacak kişiler erken okusunlar)
Hoşçakalın
 
ALİ Bey,
eğer boğaz akıntısından enerji üretilecekse sizin projeniz buna uygun çünkü diğer proje denizaltı trafiğini etkilediği için izin alamazlar.
avrupa birliğinden çevreci kuruluşlarla temas ederseniz ,ümit ederim brokrasi ve finansmanı sorununu aşabilirsiniz.bildiğim kadarıyla AB ülkeleri %10 yenilenebilir enerji kullanmak zorunda.
projenizde en az 2 farlı yerleşik santral olduğunu farzedersek, üretim kararlılığı ne olur? santraller birbirinin arzını dengeler mi? yoksa mevsime göre ikisi birden mi artar veya azalır?
ayrıca bu santrallerin kurulacak rüzgar çiftliklerinde rüzgar kesildiği zaman enerji artışıyla toplam arzı dengelemesi mümkünse, şansı artar diye tahmin ediyorum.
 
Arkadaşlar geçen süre içinde farklı kuruluşlarla yazışmalarım oldu ama içlerinden biri ciddi ciddi konunun üstüne gidiyor . National Renewable Energy Laboratory den 2 misafirim olacak 27 nisan 2009 da onlarla prototip çalışması yapacagız .Görüntüleyip siteye eklemeyi düşünüyorum .prototip çalışması 5 kw lık olacak hesaplarıma göre (+ -) %90 verim alabileceğiz bu da, bu tür deneyler için büyük kazanç demektir birkaç farklı çizim oluşturdum onlarıda şimdi ekleyeyim .yine görüşmek üzere .
 

Ekli dosyalar

  • s1_turbine.gif
    s1_turbine.gif
    74.4 KB · Görüntüleme: 89
  • saxo 2.GIF
    saxo 2.GIF
    384.4 KB · Görüntüleme: 147
  • Hydroelectric_dam.jpg
    Hydroelectric_dam.jpg
    13.7 KB · Görüntüleme: 107
Sevindirici bir gelişme, dilerim devamı gelir.
Prototip denizdeki gerçek yerlerindemi yapılacak, bunun için nerden izin alınıyor?
 

Yeni mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
128,193
Mesajlar
915,740
Kullanıcılar
449,969
Son üye
kdrtkn

Yeni konular

Geri
Üst