Bilim insanları dünyada ilk kez düşünce gücüyle çalışan otomobil üretti.
Daily Mail’in haberine göre, Berlin Freie Üniversitesi bünyesinde oluşturan Yapay Zeka Grubu bilim adamları, beyin sinyallerini algılayarak sağa sola dönebilen ve hızlanıp yavaşlayan otomobil üretti.
“BrainDriver” (beyin sürücü) adı verilen sistem çerçevesinde sürücü koltuğunda oturan şoförün başına özel bir başlık takılıyor.
Üzerindeki 16 sensörle beyinden yayılan elektromanyetik dalgaları algılayan başlık, bunları telsiz sistemi aracılığıyla otomobildeki bilgisayara aktarıyor.
Bilgisayar bu dalgaları analiz ederek gönderilen komuta göre otomobili yönlendiriyor.
Yani sürücünün hiçbir şekilde direksiyon, gaz veya fren pedalı kullanması gerekmiyor.
Sürücünün sadece gideceği yönü ve hızlanıp yavaşlamayı düşünmesi yeterli oluyor.
Beyin gücüyle çalışan ilk otomobil geçen hafta Berlin yakınlarındaki bir havaalanında başarıyla test edildi.
Düşünce gücüyle çalışan otomobil! (Video) / Teknoloji ve Bilim Haberleri
Beyin gücüyle klavye ve mouse kullanılmadan çalışan bir pc daha önce yapılmıştı.Bir de,içinde insan olmadan çok uzun otoyolları kat edebilen,üzeri sensörlerle donatılmış 2 adet arazi tipi jip,yanılmıyorsam başarıyla bu testi ABD topraklarında tamamlamıştı.Bu yeni yapılan uygulama,her ikisinin de birleştirilip,tek bir sistem haline çevrilebilmişidir sonuç olarak yapılanlara bakılırsa.
Elektroansefalografi prensibiyle,beyindeki elektrik akımlarının,insan beyni çevresine yerleştirilmiş olan,uygun sayıda sensör-kablo ağıyla alınması ve insan düşüncesine ait olan komut(yaptırım)sinyallerinin,bir laptopta önce değerlendirilip gerekli dönüşümleri yapıldıktan sonra(analog-dijital dönüşümler,kuvvetlelendirmeler) bu veriler otomatik bir merkezi işlem birimine,pc'nin bağlı olduğu arabirim bağlantısıyla,bu dataya özgü olarak geliştirilmiş bir ecu(Elektronik Kontrol Ünitesi=Merkezi Değerlendirme Birimi)'ya başarılı olarak aktarılmasıyla,bu teknoloji gerçekleştirilmiş görünüyor.
Burada,geri besleme(Servo) mekanizmasında kullanılan yazılımların,endüstriyel robotlarda kullanılan yazılımlar kadar hatasız ve işlevsel olması da ayrıca gerekli görünüyor.Hatta uygulamada görülebilecek olan en küçük bir hata oranının da sıfır olması şart gibi gözükmektedir.Çünkü başka türlü de,böyle mükemmel bir sistemin ortaya çıkıp,saat gibi kusursuz işleyerek,hatasız çalışmasının da pek mümkün olamayacağını düşünüyorum.
Biraz daha az karmaşık olarak yapılanı,buna benzer bir başka uygulama örneği ise,mause ve klavye kullanılmadan,pc'ye ayrıca bir kablolu bağlantı sağlanılmadan,yalnızca vücudun kol,el,ayak hareketlerine duyarlı alıcı sensörlerle,yine çok yakın zamanlarda,medyada büyük ekranlı lcd'lerde oynatılarak,yine medyaya takdim edip tanıtılan,reklamı yapılmaya çalışılan,yeni nesil bilgisayar oyunlarının,yapılan bu otomasyonunu,teknik kabiliyetlerini,üstünlüklerini,farklılıklarını,bu teknolojik gelişmelere ayrıca paralel gelişen,yeni bir başka teknolojik gelişme olarak görebilmemiz,çok yanlış da olmayacaktır.Saygılarımla.