Oto lastikleri elektriği iletir mi?

zaferag

Üye
Katılım
28 Mar 2009
Mesajlar
1
Puanları
1
Arkadaşlar oto lastiği elektriği iletir mi ben iletmez diyorum ama bir arkadaş içi metal olduğundan iletir diyor.
 
Dışı plastik-kauçuk benzeri bir madde olduğundan belirli bir gerilime kadar izoledir. Kısacası iletmez.
 
Arkadaşlar oto lastiği elektriği iletir mi ben iletmez diyorum ama bir arkadaş içi metal olduğundan iletir diyor.

İçinde metal olması bi anlam ifade etmiyor, radial metal sargılar yere temas etmez haliyle otomobil lastiği oldukça yalıtkandır...
 
Arkadaşlar oto lastiği elektriği iletir mi ben iletmez diyorum ama bir arkadaş içi metal olduğundan iletir diyor.

arkadaşınıza sorum bakalım akaryakıt taşıyan tankerlerde neden şaseden yere sarkan bir zincir kullanılıyormuş?
 
Arkadaşlar oto lastiği elektriği iletir mi ben iletmez diyorum ama bir arkadaş içi metal olduğundan iletir diyor.

Ancak çok yüksek olan gerilim değerlerinde(Yıldırımın otomobile düşmesi gibi) lastik içindeki karkas tel örgülerin de katkısıyla toprağa deşarj akımı geçebilir.Benzer olarak ayni kondansatör dielektrik malzemesinin belirli bir voltaj sınırından sonra yırtılıp elektriği iletebilmesinde olduğu üzere.Normal koşullarda lastikler içinde gömülü olarak tel kafes de bulunsa çok iyi bir yalıtkandır.Aklınıza hemen stresli durumlarda vücudumuzda oluşan elektrik yükünün kapı kilidini açmak üzereyken araba şasisine doğru atlayan küçük elektrik kıvıcımı(Deşarjı da) gelebilir.Bu elektrik kıvılcımı,bilindiği gibi toprağa değil,yalnızca arabanın "-" kutbuyla oluşturulmuş,yani akünün "-" kutbuyla yüklenerek oluşturulmuş suni bir şase(Toprak) ortamına atlamış olur.Toprağa(Dünya iletkeni) atlamış olsaydı tankerlerin lastik sürtünmesiyle tanker gövdesi üzerinde biriken ve tehlike arz eden gerilimle oluşacak kıvıcım tehlikesini bertaraf etmek üzere zincir kullanılmasına gerek kalmazdı.

Bu tanker örneği statik elektriğin araç seyir halinde iken hiçbir şekilde deşarj olamadığını çok net bir şekilde bize göstermektedir.Yıldırım düştüğünde eğer araç içindeyseniz,aracın metal gövdesi "faraday kafesi" oluşturup sizi yıldırımın öldürücü gücünden korur,yıldırımın elektriği de "Lastik-lastik tel kafesi(Karkas)-yer(Dünya iletkeni)" üzerinden tehlikesizce deşarj olup bize zarar veremeden toprağa geçmiş olur.
 
Teorik olarak otomobil tekerleğinin iletkenliği yok denir ancak pratikte ise bunun mümkün olabileceğini düşünüyorum.Şöyleki; Yağışlı bir havadasınız veya çamura batıp çıktığınız bir yerdesiniz böyle bir durumda gerçek bir yalıtkanlıktan bahsetmek doğru olmayacaktır.Yani tekerleğin kendisi yalıtkan olmakla beraber dış yüzeyinin en azından kısmen iletken olacağınada kimse itiraz etmez sanıyorum.
Durum böyle oluncada üzerine yıldırım düşen bir araç her nekadar faraday kafesi gibi içindekilere kısmen koruma yapsada o araçtan ilk binen veya o araca dışarıdan ilk dokunan olmak istemem.
 
Son düzenleme:
Zaten yıldırımın otomobile isabet ettiğinde;içindekileri tam olarak koruma şartı, sizin de belirttiğiniz gibi kapıların tamamen kapalı ve içindeki metal iletken şase kısımlarına hiçbir şekilde temas edilmemesinde koruyuculuk özelliği teorik olarak vardır.Kapıların açılması veya araba gövdesine temasta çarpılma durumu,yüksek elektrik yükünün o şartlardaki deşarj durumunda araç gövdesinin ne kadar nötr durumda bulunduğuyla da doğrudan ilişkilidir.Ama işi şansa bırakmayıp o şartta,yalnızca arabanın koltuklarında şase aksamına temas etmeden ve kapıyı açmadan oturmak teorik olarak yüzde yüz koruma sağlayacaktır diyebiliriz.

Islaklık konusuna bakıldığında,elimizin veya ayaklarımıza giydiğimiz kauçuk yalıtkan botların durumunu ayrı ayrı incelersek,elimiz ne kadar ıslanırsa yalıtkanlık özelliği düşer,yani direnç(omaj) değeri azalıp,iletken sınıfına o kadar yaklaşır.(Islak asitli parmaklarla akünün,4.5 voltluk yassı bir pilin bile çarpmasında olduğu gibi) Bot ıslandığında yalnızca dış yüzeyinde yalıtkanlık katsayısı bir miktar düşebilen daha iletken ince bir film tabakası(Islak sıvının elektrolitik,yani elektriği ne kadar ileten bir duruma geldiğiyle ilişkili olarak)oluşabilir.Ama bu tabaka yalnızca botun dış yüzeyinde kalır,botun içinde ayakların temas ettiği noktaya iletilip bir risk durumu oluşturamaz.Ancak iletken elektrolitik sıvı(Asitli su,iletken toprak,tuz karışımı gibi) botun yüksekliğini geçecek ve bottan çorapları da ıslatacak seviyeye gelmediği ve bot delinip içine iletken veya iletkenliğe yakın bu sıvıları almadığı sürece bu emniyetli(Risksiz) durumu geçerli olabilecektir.

Otomobil lastiklerinin ıslaklığında da yine lastik dış yüzeyinde,yalıtkanlık özelliği azalabilen çok ince bir film tabakası oluşur.Bu tabaka yalnızca lastiğin dış yüzeyinde olduğundan jantla temas yerinden düşük omaj değeriyle orantılı, tekerlek rulmanları vasıtasıyla da şase kısmından küçük değerlerde bir yükün araç gövdesinden toprağa akmasına sebebiyet verebilir.Yani kısmen küçük miktarlarda bir deşarj akımı,lastik tam olarak ıslandığında gerçekleşebilir.Bu şekilde,araç gövdesindeki istenmeyen statik elektriğinin kolayca toprağa akması gibi.
 
Son düzenleme:
lpg istasyonlarında dolum sırasında araca şase bağlarlar bu statik lektriği almak icindir ..yani ve tabiki gecirmez
 
içi metal olduğu için dışıda iletken olsaydı elektrik kablolarına her dokunduğumuzda çarpılırdık varmı böyle bir saçmalık ıslak herşeye elekrtik verilse iletken olabiilr elbette kısacası kuru araba tekeri elektriği iletmez
 
Otomobil lastiği sentetikte olsa kauçuktan yapıldıgı için elektrik akımına karsı yaltkandır.Ama araçlarda oluşan statik elektriği boşaltmak için degişik düzenlemeler yapılmaktadır.En çok bilineni eskisi aracın metal gövdesine baglanmış metal bir zincirin yere sürekli degmesidir.Bu amaçtan yola çıkarak zincirin olumsuz taraflarından kurtulmak için araç lastikleri degişik düzenlemelerle iletken haline getirilebilir.Çephane taşıyan,akaryakıt taşıyan araçlarda bu tür iletkenlik kazandırılmış lastik tekerlekler kullanılmaktadır.Bunlar özel amaç için üretilmiş vede pahalı türlerdir.Hepimizin kullandıgı arabalarımızın lastiklerinde böyle özellikler yopktur ve gerekte yoktur zaten.
Aracımıza yıldırım çarparsa teoride araç metal gövdesi faraday kafesi gibi davranıp elektrik enerjisini aracın iç kısmına sokmaz diyebiliriz.Pratikte ise ne olacagını hiç bilemeyiz,araç parçalanabilir,yanabilir,eriyebilir.Kapıların açık olması yada olmaması baskın bir etken degildir.Egerki içinde bulundugumuz araça yıldırım çarparsa yada çok yakınından geçerse veya aracımız çok da zor olsa şimşek içinde kalırsa yani yüksek elektrik enerjisine kapılırsa bizde içinde hiç bir şey olmadan kurtulursak derdimiz henüz bitmiş sayılmaz çünkü araçtan indiğimiz anda üstümüzdeki statik elektrik enerjisi topraga akar bizde bu ara öbür dünyaya gideriz ihtimalide hep vardır
 

Forum istatistikleri

Konular
127,959
Mesajlar
913,914
Kullanıcılar
449,606
Son üye
rasit.

Yeni konular

Geri
Üst