CENK45
Üye
- Katılım
- 16 Tem 2008
- Mesajlar
- 123
- Puanları
- 1
- Yaş
- 33
Aşırı gerilim dalgalanmaları büyük tesis yangınlarına yol açabilir ve insan hayatı açısından büyük risk oluşturabilir. Beklenmeyen bir güç dalgalanması sonucu oluşabilecek felaketler göz önünde bulundurulup sistem yenileme ve veri kaybı maliyetleri de düşünüldüğünde “aşırı gerilim koruma üniteleri”nin maliyetlerinin çok cüzi miktarlar olduğu görülebiliyor.
Teknoloji hızla gelişmesiyle birlikte son elli yılda dünyada birçok yeni teknolojik buluşa imza atıldı. Bu buluşlar insan hayatının birçok alanında yer aldı ve çoğu da insan hayatını kolaylaştırma amacı ile üretildi. Elektriğin ve elektrik ile çalışan aletlerin insan hayatında bu kadar çok yer alması sebebi ile insan hayatını koruma amaçlı ve bu Elektrikli cihazların maddi karşılığının çok yüksek olması sebebi ile Aşırı Gerilim Koruma Üniteleri ne ihtiyaç duyuldu.
Bu tür aşırı gerilim dalgalanmaları büyük tesis yangınlarına yol açabilir ve insan hayatı açısından büyük risk oluşturabilir. Beklenmeyen bir güç dalgalanması sonucu oluşabilecek felaketler göz önünde bulundurulup sistem yenileme ve veri kaybı maliyetleri de düşünüldüğünde “aşırı gerilim koruma üniteleri”nin maliyetleri çok cüzi miktarlar oluşturmaktadır. Sigorta şirketlerinin de herhangi bir tesisi sigorta kapsamına almadan önce tesiste bulunmasını istediği teknik donanımların başında aşırı gerilim koruma üniteleri bulunmaktadır.
Bir tesise, bir fabrikaya, bir binaya veya herhangi bir noktaya yıldırım düşmesi ihtimali milyonda bir dahi olsa yol açacağı tahribat göz önünde bulundurulduğunda aşırı gerilim koruma mutlaka alınması gereken bir önlemdir. Bazı sigorta şirketlerinin yaptığı araştırmaya göre elektrik kaynaklı sorunların yüzde 27,4 ünün aşırı gerilim kaynaklı olduğu ifade edilmektedir.
Örneğin; herhangi bir fabrikanın aşırı gerilime maruz kalması sonucu server odasındaki cihazların arızalanması durumunda öncelikle kullanılmaz hale gelen cihazların yenilenmesi ciddi bir maliyet oluşturacaktır. Bundan daha önemlisi server odasındaki cihazlarda kayıtlı olan verilerin kaybı yıllarca süren çalışmaların kaybedilmesine yol açacaktır. Aşırı gerilim koruma modülleri üç sınıfta değerlendirilir: Klas1, Klas2 ve Klas3; bu sınıflandırmalar B sınıfı, C sınıfı ve D sınıfı olarak da bilinmektedir. Aşırı gerilim koruma modülleri farklı bağlantı sistemlerine göre kullanılır. Bunlar; TN sistem, TT sistem ve IT sistemdir.
TN sistem özellikleri
• Aşırı akım koruma cihazları,
• Kaçak akım koruma aygıtı.
TT sistem özellikleri
• Aşırı akım koruma cihazları,
• Kaçak akım koruma cihazı,
• Hata gerilimi ile çalışan koruma cihazları.
IT sistem özellikleri
• Aşırı akım koruma cihazları,
• Kaçak akım koruma cihazı,
• İzolasyon izleme cihazı, Hata gerilimi ile çalışan koruma cihazı.
SPD’nin açılımı Surge Protection Device (Dalgalanma Koruma Cihazı), MOV’un açılımı (Metal Oksit Varistör) dür. GDT’nin açılımı ise Gaz Deşarj Tüpü anlamına gelmektedir.
Bu açıklamalar SPD’nin iç yapısını tanımlamaktadır. SPD’nin içinde kullanılan tipik bileşenler alttaki şekildedir:
Teknoloji hızla gelişmesiyle birlikte son elli yılda dünyada birçok yeni teknolojik buluşa imza atıldı. Bu buluşlar insan hayatının birçok alanında yer aldı ve çoğu da insan hayatını kolaylaştırma amacı ile üretildi. Elektriğin ve elektrik ile çalışan aletlerin insan hayatında bu kadar çok yer alması sebebi ile insan hayatını koruma amaçlı ve bu Elektrikli cihazların maddi karşılığının çok yüksek olması sebebi ile Aşırı Gerilim Koruma Üniteleri ne ihtiyaç duyuldu.
Bu tür aşırı gerilim dalgalanmaları büyük tesis yangınlarına yol açabilir ve insan hayatı açısından büyük risk oluşturabilir. Beklenmeyen bir güç dalgalanması sonucu oluşabilecek felaketler göz önünde bulundurulup sistem yenileme ve veri kaybı maliyetleri de düşünüldüğünde “aşırı gerilim koruma üniteleri”nin maliyetleri çok cüzi miktarlar oluşturmaktadır. Sigorta şirketlerinin de herhangi bir tesisi sigorta kapsamına almadan önce tesiste bulunmasını istediği teknik donanımların başında aşırı gerilim koruma üniteleri bulunmaktadır.
Bir tesise, bir fabrikaya, bir binaya veya herhangi bir noktaya yıldırım düşmesi ihtimali milyonda bir dahi olsa yol açacağı tahribat göz önünde bulundurulduğunda aşırı gerilim koruma mutlaka alınması gereken bir önlemdir. Bazı sigorta şirketlerinin yaptığı araştırmaya göre elektrik kaynaklı sorunların yüzde 27,4 ünün aşırı gerilim kaynaklı olduğu ifade edilmektedir.
Örneğin; herhangi bir fabrikanın aşırı gerilime maruz kalması sonucu server odasındaki cihazların arızalanması durumunda öncelikle kullanılmaz hale gelen cihazların yenilenmesi ciddi bir maliyet oluşturacaktır. Bundan daha önemlisi server odasındaki cihazlarda kayıtlı olan verilerin kaybı yıllarca süren çalışmaların kaybedilmesine yol açacaktır. Aşırı gerilim koruma modülleri üç sınıfta değerlendirilir: Klas1, Klas2 ve Klas3; bu sınıflandırmalar B sınıfı, C sınıfı ve D sınıfı olarak da bilinmektedir. Aşırı gerilim koruma modülleri farklı bağlantı sistemlerine göre kullanılır. Bunlar; TN sistem, TT sistem ve IT sistemdir.
TN sistem özellikleri
• Aşırı akım koruma cihazları,
• Kaçak akım koruma aygıtı.
TT sistem özellikleri
• Aşırı akım koruma cihazları,
• Kaçak akım koruma cihazı,
• Hata gerilimi ile çalışan koruma cihazları.
IT sistem özellikleri
• Aşırı akım koruma cihazları,
• Kaçak akım koruma cihazı,
• İzolasyon izleme cihazı, Hata gerilimi ile çalışan koruma cihazı.
SPD’nin açılımı Surge Protection Device (Dalgalanma Koruma Cihazı), MOV’un açılımı (Metal Oksit Varistör) dür. GDT’nin açılımı ise Gaz Deşarj Tüpü anlamına gelmektedir.
Bu açıklamalar SPD’nin iç yapısını tanımlamaktadır. SPD’nin içinde kullanılan tipik bileşenler alttaki şekildedir:
