Philae uydusu ve sinyal gönderimi

[muhammed201]

Merhaba arkadaşlar,
Herkese hayırlı Ramazanlar. Televizyonlarda(her ne kadar Türk tv'lerinde çok yer verilmesede) izlemişinizdir. 10 yıl boyunca seyahat edip bir kuyruklu yıldıza iniş yapan Philae uydusu dünyaya uykudan uyanıp ikinci kez sinyal göndermeyi başardı. Bizim yaptığımız basit verici devrelerinde dahi 1 km alana sinyalin sağlıklı bir şekilde gönderilmesinin nasıl bir dert olduğunu bilirsiniz. Bu uydu şüphesiz bizim hobi devrelerimiz gibi değil ama o kadar uzak bir yerden üstelikte kısıtlı bir enerjiyle bu uydu nasıl sinyal gönderiyor?? Türksat ve benzeri uyduların sinyal göndermesi mümkün zira kendisini dünya yörüngesine kitleyip sinyalleri dünyanın etrafında döndükçe iletiyor ancak milyonlarca km uzaklıktaki bu uydu bu işi nasıl yapıyor? Bi fikri olan varsa cevabını öğrenmekten memnun olacağız. Şimdiden teşekkürler.

 

[MAIN_LOOP]

yüksek frekanslı Mikrodalga sinyalleri uzay boşluğunda çok rahat hareket eder ve çok uzak mesafelere iletilir. birde transmitter gücü yeterli ise yönlendirilmiş anten ile (directional dish antenna) yani halk arasında bilinen çanak anten ile sinyaller odaklanarak bildiğin ışımaya yakın frekans bandından iletiliyor.
turksat,eutelsat,hotbird vss. iletişim şeklinden farksız.
enerji konusuna gelirsek uzayı karanlık zannetme güneş ışınları uzay boşluğunda yayılır ancak biz bunları bir cisme, maddeye , gezegene vs. çarptığında görürüz (örn. ay gibi) çok verimli solar cell ile yine çok verimli bataryalar ile istenilen kadar güç elde edilir.
uyduların sorunu hiç bir zaman enerji olmamıştır. verici ve alıcı sistemlerin bozulmasından korkulur çünkü bu artık uyduya birdaha ulaşılamayacağı anlamına gelir.

 

[KAZIMUGUR]

Evet enerji sorun değil , güneşe yakınsa paneller ile değilse nükleer yakıt ile üretir.
Nükleer çekirdek sıcak dış uzay soğuk , peltier için ideal ortam...
Philae , yapılan bir hatadan dolayı enerjisi sıkıntısı çekti.

Philae kaç Watt yayın yapıyor bilmiyorum ama ilgili kaynaklardan bulunabilir.
Gençlik yıllarımda dış uzaya ( güneş sisteminin sınırları ) gönderilmiş Pioneer ve Voyager serilerinin yayın gücü 4 Watt ( yazı ile dört ) idi.
İş alıcılarda .
Avustralya çöl düzlüklerinde özel şekillerde konumlandırılmış çanak antenler dizisinin sinyalleri özel bir yazılımla bir araya getirilir.
Yani kilometrelerce çapta çanak anten gibi iş görür.
Uzaklar için bunlar ve benzerleri kullanılır.
Bunlar hedefe yönlenebilir.
Hedefin yeri ve yayın zamanı bellidir.

Bu sistemler eski ama hala geçerli ve çok maliyetli şeyler idi.
Bunlara bütçe bulmak için zamanında Seti Projesi gibi kulaklara cazip gelen bir şeyler ürettiler ve hükümetler istedikleri bütçeleri itiraz görmeden aktarabildiler.
Bu tip hassas alıcılar hatta optik sistemler medeniyetten uzaklarda kurulur.
Optik ve elektromagnetik kirlilikten uzak olmalıdır.
Aslında ideali yörünge , Hubble gibi..

Ayrıca sinyaller çok iyi düşünülmüş şekilde kodlanırlar ve gönderilirler.
Veri güvenliği ve seçilebilirliği için bu çok önemlidir...

Kabaca böyle ..

Yukarıda kolayca özetleniveren şeylerin ve sözü edilmemiş bir çok sorun ve çözümleri için onlarca üniversite ve teknik kuruluş ve vakıf , ortaklaşa yıllarca çalışır...

 

[muhammed201]

Cevaplar için teşekkürler