Ben çok güldüm,

paskomya

Profesyonel Üye
Katılım
10 Eki 2009
Mesajlar
8,397
Puanları
2,556
Yaş
60
Konum
bodrum
Adını dağlara taşlara yazdım ...
1973 Genel Seçimleri öncesidir. Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel, ileride kendisiyle atışmaktan bıkmayacağı yılların daha henüz başlarında tam da o günlerde İsmet Paşa'yı devirip CHP'nin başına geçmiş- 'taze' Genel Başkan Bülent Ecevit'e takılmadan duramaz.
Billboard sözcüğünün ülkemizde henüz bilinmediği zamanlarda eline bir fırça ile yağlı boya kutusu alanlar ilk boş buldukları yere Ecevit'e methiyeler düzen yazılar yazmaktadırlar ve Demirel de doğal olarak bu her yerde karşısına çıkan ''Umudumuz Ecevit'' sloganlarından hiç de hoşnut değildir.
Görece daha deneyimli Genel Başkan, ne yapıp edip mutlaka bir şeyler söylemeli ve halkın bu eylemini küçük gösterip Ecevit'i 'itibarsızlaştırmalıdır'.
70'li yıllarda açık hava yazılarının bir kısmı da siyasete çok uzaktır.
O günlerde özellikle de Ege ve Akdeniz Bölgesi'nde seyahat edenler asfaltta yol alırlarken, sağda solda yeralan binaların duvarlarında, çevredeki çeşmelerde yağlı boya ile yazılmış 'Akçora Gömlekleri' reklamlarını da en az bir kez görmeden yolculuklarını tamamlayamazlar.
Tüm bunları hesaba katan Demirel, ''Dağlara, taşlara, telefon direklerine umudumuz yazmakla umut olunsaydı, bizim Akçora Gömlekleri dünyanın en birinci gömlek markası olurdu...'' der bir gün.
Ve böylece 'Süleyman Demirel' bu kez de, Akçora Gömlekleri 'yanılgısı'na düşen ilk kişi olarak tarihe geçer.
Yıllar sonra ülkemizin sevilen müzik gruplarından 'Bulutsuzluk Özlemi', bugüne dek hep keyifle dinlediklerimiz gibi süper bir parça daha patlatır; ''Güneye giderken''.
Zefir radyoları var ya
Biriket duvarlarda
Sesini duydum onlardan
Sarındım Akçora gömleğine
Uyu dedin uyudum
Devam et dedi muavin
Yolda güneş yükseliyordu
Güneye giderken...
Anlayacağınız Demirel'in ardından onlar da uyurlar, sonradan parçayı 'cover'layan 'Mor ve Ötesi' de...
Sıra Tarık Dursun K.'dadır. İzmir Basmane'deki Oteller Sokağı'nı anlatan 'nostaljik' yazısında geçmişe bakarken, zaman hafızasına oyun oynamış olmalı ki;
''Bir tuhafiyecide de, adını dağlara taşlara yazdırmış o ünlü 'Akçora Gömlek' vardı ve camekanda dura dura gömleğin renkli çizgilerinden kırmızı olanları çoktan solmaya başlamıştı'' der, anıları aradan geçen günlerin etkisiyle silikleşip solarken...
Aslında işin doğrusunu 8 Eylül 1992 tarihinde Milliyet Gazetesi'ndeki Açık Pencere adlı köşesinde Melih Aşık yazmıştır...
HBB Televizyonu Ankara Temsilcisi Ertan Karasu bir toplantıya katılmak üzere eşiyle beraber İzmir'e gider. Eşi alışverişe çıkmak üzereyken Ertan Karasu da siparişini verir;
'' Hazır gidiyorken bana da bir gömlek alır mısın?''.
İzmir'e gelirken yollarda gördüğü reklamların da etkisiyle olacak,
''Akçora olsun ama tamam mı? Bakalım nasıl bir şeymiş onca reklamını yaptıkları şu gömlek...''
diye de ekler.
''Peki'' diyerek çıkan eşi yolda ilk gördüğü gömlek satılan dükkana girer,
''Eşim için bir tane Akçora Gömlek istiyorum, numarası da...''
Satıcı gülmemek için kendisini zorlayarak kibar bir şekilde yanıtlar müşterisini, ''Maalesef hanımefendi biz o marka gömleği satmıyoruz.''
Ertan Karasu'nun eşi şaşırarak ''Niçin satmıyorsunuz, iyi bir marka gömlek değil mi yoksa?'' diye sorunca,
Satıcı önce uzun bir ''Yoooo'' çeker ve arkasından da bombayı patlatır.
''Akçora Gömlekleri bildiğiniz gömleklerden değil, araçların piston gömleğidir efendim...''
 
Rahmetli Demirel siyasi görüşlerini paylaştığım biri değildi, iyi yönetimler de sergilemedi başbakan olarak ama 10 numara Cumhurbaşkanlığı yaptı.
 
benim tanıdığım sevdiğim bir tek adam vat o da MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, ondan sonra gelenlerin hiç biri onun kadar başarılı olmadı. siyaset yapmayı sevmiyorum. ben TÜRK'üm. TÜRKÇÜ'yüm. diğer siyasi görüşlere sıcak bakmıyorum.
 
Son düzenleme:
50 yıl önce "odunu koysam seçilir "
den," ceketimi assam seçilirim " e
geldik.Bu ,seçmene,çantada keklik
gözü ile bakılırken,mandırada öküz-
lüğe terfi ettiğimizin kabulüdür.Bu
düşünce sindirildiği sürece,yapacak
bişey yok.Kurtuluş savaşında 50000
askerin savaş meydanından kaçtığı
bir ulusun torunlaryız.Hala,keşke Yu-nan kazansaydıdan,keşke Sırplar
kazansaydıya ! geldiğimizde,kafanın
hala 100 yıl geriden geldiğini göste-
riyor.Ben,kendi adıma,bu kafadaki-
leri protesto için,bundan sonraki hiçbir seçimde oy kullanmamaya karar verdim.Artık,bu tiyatronun
bir parçası olmak istemiyorum.
 
Muhteremler,ceketlerini assa seçili-
yormuş.:mad:O zaman,bizim oy kullan-
mamıza ihtiyaç yok demekki.60 yıl
boşa gidip gelmişiz oy verelim diye.
Önümüzdeki seçim ! dahil,benden
paso.Kimseye oy yook.Nokta.:rolleyes:
Bu da akılcı değil üstadım. Pireye kızıp yorgan yakmaya benzer. Ne ifrat, ne tefrit. orta yol iyidir. Saygılarımla.
 
Son düzenleme:

Forum istatistikleri

Konular
128,191
Mesajlar
915,733
Kullanıcılar
449,965
Son üye
Pentium55

Yeni konular

Geri
Üst