Hocam olay şu, peki diğer mesleklerin çalışma durumu nasıl? Bir yazılımcının şartları, bir bankacının şartları nasıl? Tamam her işin stresi başka lakin ama benim kanaatimde hepsi şantiyecelikten iyi. Bide hocam şantiyeci olmak istesem inşaat mühendisliğini okurdum, üstelik şantiyelerde çok büyük bir elektrik mühendisliği yapıldığınıda düşünmüyorum. Hatta akıl seviyesi normal olup dört işlemi yapan biride bir elektrik saha mühendisinin yaptığı işi öğrenebilir. Haftada 7 gün çalışmanın hiç bir geçerli sebebi olamaz. Daha önce dediğim gibi biz mühendisler kariyer için orta asyada şantiyelerde çalışırken, diğer mesleklerde yaşıtlarımız evlilik ve bu yaz tatile nereye gitsem derdinde. Birebir gördüğüm bu durum . Şantiyede 7 gün bütün işlerin sorumluluğu üzerindedir ve sen bu çalışmaktan yorulursun, birileri derki ne varki şantiyede taş mı taşıyorsun!!! ama haftada 4 gün bununda iki günü yarım gün çalışan bir öğretmen ne kolay işi var desek, birileri derki onlar insanla uğraşıyor işleri çok zor !!!!

Lise döneminde öğrencilere şantiyedeki mühendis şartlarını anlatsan bak bakalım kaçı tercih eder!!! Mühendislik her zaman dediğim gibi kölelik değildir. Türkiyede mühendislik montajcılık ve bu montajı yapan işçilerin sorumluluğunu almaktır. Gerisi hava civadır.Kesinlikle isterse çok iyi ücretler alınsın, isterse süper mangallar yapılsın şantiyeciliği günümüz şartlarında kimseye tasviye etmem.
 
Hayatta tek bir doğru yoktur...
"Genç mühendis, tekniker ve teknisyen arkadaşların mutlaka şantiyeciliği tatması gerekir" benim doğrumdur...

Olur da oğlum elektrik mühendisi olmak isterse, yaz tatillerinde elektrikçi bir arkadaşımın yanında(kendi yanımda olmaz) çıraklık yapıp duvar kırmasını, kablo çekmesini isterim. Mezun olunca da en zorlu şantiyeye... 2 yıl sonra en eski fabrikaya 2 yıl...

Matkap kullanmayı bilmeyen, kablo eklemeyi bilmeyen, kompanzasyon ayarlamayı bilmeyen, thermo kaynak deyince aval aval bakan o kadar çok sözde elektrik mühendisi gördüm ki...
Avrupa'da, Amerika'da böyle bir mühendislik YOK arkadaşlar...

Bir mühendisin ömrü boyunca alacağı 3-5 bin lira maaşa tav olmasını da asla anlayamıyorum...
 
Mardahan hocam bende senin mühendislik mesleğine bakışını anlamayacağım. Mühendisin işi matkap mı kullanmak kabloyu ekmi yapmak, pes yani, bunları çok iyi bilince müthiş bir mühendis mi olacak??? Avrupalı yada Amerikalı kaç mühendis tanıdınız??? Bir mühendisin ömrü boyunca alacağı 3-5 bine tav olması derken sanırım devletteki mühendisliği kastettiniz, ya güzel abim ne olacaktı??? Tav olanlar şanslı olanlar. Bende şantiyede insanların bir ömür harcadıklarını anlamıyorum.!!!! Haberleşme üzerinde yada otomasyon üzerinde çalışacam bana ne şantiyeden hocam. Şantiyececilik amele mühendisliğidir bu kadar basit.

Kusura bakmayın ben duvar kırmak, kablo çekmek yada kablo eklemek için (yada bu tür işleri öğrenerek uzmanlaşan işler için) üniversite okumadım. Mühendisliği teknisyenliğin hallicesi olan anlayışınızıda anlamamaktayım. İnşallah oğlunuz (kızınızın duvar kırmasını pek düşünemedim şimdi :) ) mühendis olur 3-5 bine bir ömür kendini sınırlamaz :))))

İnşallah ilerde oğlum yada kızım olursa kesinlikle mühendis olmasını istemem, olursada bu ülkede yaşamasını istemem!!!!
 
Bu konu yeniden hortlamış, madde madde şantiyedeki insanların yaşayacağı durumları anlattım, Sevgili Mardahan ve diğer arkadaşlarımızın mantığını anlayabiliyorum. Tabii işin maddi yönünü düşünüp 3-5 bine tav olma fikrini yetersiz görürüm, o zaman bende doktorların 5-12 bine tav olmalarına şaşarım, yada insanların 3-5 bine bir ömür askerlik yapmasına da şaşarım. Yapılan tercihler ne için ve niye yapılmış buna bakmak lazım. İnsanların yaptığı tercihler kendine özgü bir yanı vardır. Kamuda çalışmak şantiyede çalışmaktan elbette iyidir. Bana göre öyledir, bir başkasına göre öyle değildir. Bana şantiye diyince uzun mesai saatleri ve sömürü,başkasına devlet memurluğu diyince masa başında sıkıcı düşük ücretle çalışılan bir yer gelir. Bakış açısı önemli olandır, İki alandada çalıştım, bana göre doğru olanı tercih ettim ve bir ömür 3-5 bine tav olduğum içinde çok mutluyum... çünkü insanca medeni saatlerde bir işim ve sosyal yaşamım oldu. Bazısına 3-5 az gelir bazısına 10-15 az gelir... Her 10 bin kazanan insan mutlumu dur bilemeyiz... Bir cumartesi sabahı eşimin ve çocuğumun gözlerine bakıp onlarla vakit geçirmek, o sırada işte geçirdiğim vakitten bana göre çok daha değerli ve güzeldir. Varsın benden fazla kazansın ne olacak.

İkincisi sevgili Mardahan arkadaşımızın oğlu mühendislik okumaya başladığında yazları duvar kırarken o sırada kız arkadaşının van goh sergisine gittiğin bilmesi, okulda karşılaştığı sosyo kültürer ortamı da katarsak bu işin pek mümkün olmadığı görülecektir... Taahhüt sektöründe sayın Mardahanın söylediği şeylerin bilinmesi avantaj olur ama 1-2 yılda bu eksiklik giderilir, çünkü senin emrin altındaki personelin yaptığı işi bilmek durumundasınız...

Sevgili Yelek 87 arkadaşımda yaşına ve tecrübesine göre çok fazla keskin konuşmaktadır. Bende bir kamu çalışanı olarak söyleyim her şey devlette çalışmak da değildir.
 
Murat Hocam sen beni anlamadın, sende şantiyede çalıştın az bir süre değil, bazıların kafasında mühendislik çok garip bir yerde. Bu mantıkta mühendisliği kimse üniversitede okumak istemez. Ben matematik fizik fullayacam, sonra babam istedi diye işi öğrenmek için duvar kıracam!!! komedi resmen ;) o zaman bütün teknikerler biraz daha okusun mühendis olsun hepsi, hatta okumasın şantiyede mühendisin yaptığını zaten yaparlar :)

Ah ben yaz ayları ve okurken mecburen çalışıyordum, aileme katkı sağlamak için, uydu antencide çatılarda bacalara delikte açtık kabloda çektik, tavada kablo çekmedim yada buat bağlamadım ama hayatın şartlarını gördüm. Ben asgari ücretli (bütün hayatı boyunca 500-800 tl tav olmuş) bir insanın oğluyum. Bu yüzden okudum, onlar gibi olmamak için. Matkabıda çok iyi kullanırım eğer bu mesleki marifetse.


Hayyallerde yaşayan çok insan var banane ya, gidin şantiye süper ortam, maaşlar süper, ilerde kendi şinizi kurarsınız, paraya para demesiniz, müthiş bir hayatınız olur arada bana ziyarette gelirsenizde sizide imrenerim. :)) Köle geldik köle gidiyoruz!!!
 
Yabancı bir firmada uzun yıllar çalışmış ve de şantiyelerde Hintliler, çinliler gibi en alt seviyedekiler dahil yüzlerce yabancı mühendisle beraber bulunmuş biri olarak belirteyimki hiçbir yerde ne duvar kıran ne de kablo çeken bir yana kontrol panosundaki 2 tane kabloyu söküp takan mühendisle bile neredeyse hiç karşılaşmadım. .

Sahadaki bir mühendisin yapacağı ya da yapması gereken şey en fazla 2 sinyal kablosunu ya da kontrol panosunu kontrol etmek varsa birkaç kabloda değişiklik yapmaktır. Artık herşey otomasyonlaştı. Bir mühendis yazılımlar, Scada, otomasyon, PLC, röleler, zayıf akım sistemleri, enerji kalitesi vs gibi konularla ilgilenmeli teknik olarak. Ya da masa başına kendine bir iş bakmalı.. Dizayn, satış mühendisliği gibi.

Yurtdışında büyük şirketlere belki 50 ye yakın arkadaşım gitti, İçlerinden sadece bir tanesi avometreyi doğru düzgün kullanabilecek bilgiye sahip, çünkü hep Bakım arıza işlerinde çalıştı. Diğerleri evdeki gerilimi bile ölçemez. Ama zaten mesele bu değil ve bu tür detaylara gerek de yok . Şu anda hemen hepsi iyi yabancı global firmalarda ve en az orta düzey müdür pozisyonunda.

Son olarak artık duvar kırmak, ağır kablolar çekmeyi bırakın mühendise yaptırmayı, ne birlikte çalıştığım teknisyenler ne de iş yapan taşeronlar yapıyor. Bu tür işler bana göre en vasıfsız elemanların yapacağı türden işler.
 
Bunlar benim doğrularım arkadaşlar... Sizinkilerin farklı olması gayet doğal... :)
Ben böyle düşünüyorum diye, herkes benim gibi düşünmek zorunda değildir.

Duvar kırma işine takmışssınız da... Sanırım ben eksik ifade ettim. Açıklayayım...

Mühendis öncelikle yöneticidir. Altında çalışanları idare etmekle yükümlüdür. Altındaki teknisyen kadar mesleğine hakim olamayan bir mühendis, ancak kağıt üzerinde mühendistir ve sözleşme gereği mühendis bulundurmak zorunda olan yerlerde çok düşük maaşla iş yapabilir. Sahayı bilmeyen bir elektrik mühendisi düşünemiyorum. Uygulamayı hiç bilmeyen mühendislerin çizdiği saçma sapan projeler hepinizin eline geçmiştir defalarca. Ar-Ge çalışmak isteyen idealist mühendislerin bile sahayı çok iyi bilmesi gerekir ki, piyasanın neye ihtiyacı olduğunu öğrenebilsin... Şantiye şefiyse, bir dairenin 2-3 kişiyle ne kadar zamanda bitirilebileceğini bilmesi gerekir...

Merak edip, arızalı bir kontaktörü parçalamamış adam mühendis midir ? Ek yapmayı bilmeyen adam, teknisyeninin yaptığı ekin doğru olup olmadığını kağıt üzerinden mi öğrenecek, buna göre mi kontrol edecek ???
OLMAZ !!!

Tabi bu yazdıklarımın hepsi, benim penceremden...

Sayın adaşım Murat Bey, öğrencilik hayatını tatillerde gezip tozmak, kızlarla lay lay yapmak olarak düşünecekse, beni hiç zora sokmasın... Eğitim bir bütündür.(okul ve pratik) Ne kadar erken tamamlarsa o kadar çabuk, kariyer ve para kazanır. İstediği kızı da tavlar... :) Malum boş torbaya iyi at gelmez... :D
 
Hocam senin pencereni çok merak ettim, esasında benim, murat cengizin ve sail14 arkadaşlarımızın cevapları durumu yeterince net ortaya koyuyor. Hocam sen şu pencereleri bir pimapen yap yıl olmuş 2013, bu pencere ile olmaz, bu pencere 60 yıl öncesiydi :)
 
Pratiğin okulda yapılması lazım..
"okulda teorik eğitim verilir, iş hayatında pratik yapılır düşüncesi yanlış..
ikisi birlikte okulda yapılması gerekir ki mühendislik öğrencisi mezun olunca dolu dolu olsun...
duvar kırma,ek yapımı vs..bunların gösterilmesi çok zaman almaz..bizde mühendislik eğitimi denince teori akla geliyor diğeri ihmal ediliyor.
sonuç, iş hayatı başlayınca sudan çıkmış balık....bu da sorunlara yol açıyor..özellikle elektrik mühendisliğinde bu böyle.
her şeyi mühendisden beklemekte doğru değil, tekniker ve ustaya da güvenilmesi gerekir ve sorumluluk almalılar ..
mühendis her yapılanı adım adım takip ve kontrol edemez..herkes her işi de yapamaz ..kimi pazarlamada ,kimi yapım işinde veya kontrolde, proje yapımında ,laboratuarda,imalatta daha başarılıdır..
 
Evet hiç el becerisi olmayan mühendis sıkıntı çeker, mühendisin karşısına her zaman çok tecrübeli teknisyen çıkmayacaktır, bazen tecrübeli olmayanların eğitimi ile de ilgilenmesi gerekecektir. Kaldı ki belli bir çalışma yılını aşmış ustalar bile karşılarına yeni bir sistem geldi mi bocalayabiliyorlar. Artık çoğu sistem elektronik ve otomasyona dayalı. Mühendis tüm bu adamların hata yapmamasından, hem canlarını hem cihazları riske atmamasından sorumludur.

İster okulda ister yaz tatilinde ister göze alıyorsa okuldan sonra pratiğini bir şekilde geliştirmek zorundadır. Bu konuda teknik lise çıkışlı olanlar avantajlı. Bir örnek mesela, EMO nun labaratuvarları var, OG hücreleri,ayırıcılar, trafo birebir incelenebiliyor, manevra yapılabiliyor. Soğutma makinaları da vardı bildiğim kadarıyla.

Mesela İTÜRO ekibi süper faal arkadaşlar, onları takdirle izliyorum. İTÜden bir kaç arkadaş biliyorum daha mezun olmadan büyük firmalar onları buluyor ve anlaşıyor, mezun olunca kendileriyle çalışacaklarına dair. Onlar için mühendislik bilim ve bu bilimi kullanmayı becerebiliyorlar.

Sonuçta öğrenmek isteyen, kendini geliştiren, mühendisliğe bir bilim dalı gözüyle bakan, denemekten yanılmaktan yorulmayan istese de istemese de bu işte kazançlı çıkacaktır, kimse ona kayıtsız kalmaz.
 

Forum istatistikleri

Konular
128,212
Mesajlar
915,855
Kullanıcılar
449,990
Son üye
alpersirakaya

Yeni konular

Geri
Üst