arkadaşım bizim işimiz alt yapıda biter proje devamlı yanında dursun tesisatı yapan arkadaşları proje dahilinde kontrol et çünkü eksik kalan işlerde bizim işimizin geri dönüşümü olmaz.(fayans-boya- kartonpiyer)bittikten sonra eksik kalan işler olursa sende BİTERSİN. SANA ÇALIŞMA HAYATINDA BAŞARILAR DİLERİM
 
Sayın adaşım Murat Bey, öğrencilik hayatını tatillerde gezip tozmak, kızlarla lay lay yapmak olarak düşünecekse, beni hiç zora sokmasın... Eğitim bir bütündür.(okul ve pratik) Ne kadar erken tamamlarsa o kadar çabuk, kariyer ve para kazanır. İstediği kızı da tavlar... :) Malum boş torbaya iyi at gelmez... :D

Sevgili adaşım Mardahan Bey, ne demek istediğinizi elbette anlıyorum lakin bende büyük ihtimal ne olacağını söylüyorum. Şu anda ortaokul seviyesinde çocukların elinde i-padler var, belli bir teknolojiye yönelme var... Bu şartlarda üniversite okuyan; hemde mühendislik okuyan bir kişi, yazları duvar kırma yada kablo işlemleri yapma ihtimali olduğunu sanmıyorum. Yurt dışında mühendislerle halen görüşmekteyim, onların elektrik mühendisliği nerdeyse tamamıyla yazılım ve otomasyona yönelmiş durumunda, yani bu işi öğrenirken tulumları alıpta duvar kırmadıkları yada kabloya ek yapmadıkları çok açık. Hatta görüşmelerimizde inşaat şantiyesinde bir elektrik mühendisinin haftada 7 gün günde 10-11 saat ne yaptıklarını anlatmakta zorluk çektim... Pratik olarak bilgilerin edinmesi güzel ama bunu mesleğin ana maddesi olarak görmek doğru değil...

Şöyle açıklarsak, bir doktor mesleğini öğrenirken hasta bakıcılık yada ameliyathanenin temizlenmesiyle ilgilenir mi? Yada 20 yıl eczacılık yapan biri doktorluk deneyimi elde edebilir mi? Dünyaca ünlü kalp damar cerrahı doktorumuz , hayatında bir kez bile iğne yapmadığını söyledi, şimdi bu doktora başarısız mesleğini bilmiyor diyebilir miyiz?...

Yurt dışında mühendisler böyle şöyle yapıyor deniliyor, peki sorun o mühendislere haftada kaç gün çalışıyorlar? Haftada kaç saat çalışıyorlar?? Bunlarıda görmemiz lazım...:)

Mühendislik mesleği günümüz Türkiyesin de en önemli meslektir. Lakin hakettiği değerin çok altında çalışma koşullarında kalmıştır. Mühendislik genellikle çok uzun mesai saatlerinde ve yeterince olmayan sosyal haklarıyla bilimden ve teknolojiden uzak sıradan bir yöneticilik olarak görülmeye başlandı... Yönetmelik şartları olmasa şu an taahhüt sektöründe çalışan mühendislerin %70 i işsiz kalırdı... Yüksek ücret evet belli bir deneyim ve çevre ile kazanılabilir ama o sırada yaşadığınız stres ve kaybettiklerinizi iyi hesap etmek gerekir... Taahhüt sektöründe çalışıpta işi acelesi ve stresi olmayan kişi görmedim... ama gözümün önünde kalp krizi geçirip hayatını kaybeden gördüm...

Ben şantiyelerde çalıştım, benim bölümden ailelerin belli bir statüsü olanlardan hiçbir arkadaşım bu sektörde çalışmadı... Yazılıma yada otomasyona kaydılar, çünkü şantiye işlerini kendilerine yakıştırmadılar... Görece çalışma şartları daha kolay ve daha teknolojiyi takip edebilecekleri alanları seçtiler... şöyle düşünelim arap ülkelerinde işçi olarak pek arap göremesiniz yada rusyadaki şantiyelerde çalışan rus işçileri haftanın 7 günü çalıştıramazsınız... avrupayı düşenemiyorum bile :) Biraz kendimize değer verelim, teknik personeliz amele değiliz... Amelelin inceliğini bilmekte mühendisin görevi olmasın artık...

Uzun lafın özeti, şükür ile sömürü, deneyimle ile angarya arasında çok ince bir çizgi vardır, sömürü ve angarya bu mesleğin ana unsurları değildir...

İyi çalışmalar...
 
Yönetmelik derken, şantiyelerdeki teknik şartnameleri kastettim. Kuvvetli akım yönetmeliğinde belli güçler için elektrik mühendisi bulundurma şartı var diye biliyorum.
 
Resmi işlerin dışında bir zorunluluk yok bildiğim kadarı ile...ama her işin başında biri olmalı .inşaat firması güvendiği ,tanıdığı bir elektrik tesisatçısına işi verdi ise ne yapacak mühendisi..
bana kalırsa her inşaat işi yapan firmaya büyüklüğüne göre elektrik mühendisi bulundurma şartı getirilmeli..
-----------------------------------------------------------
ama bir de şu var...; sahada biri elektrik kazasına uğradı..kimin yakasına yapışacak kanun...
buna bir kurban lazım sanırım..!
sizler ne düşünüyorsunuz bu son söylediklerimle ilgili..
 
Murat cengiz hocam golü atmışsın yine, onu değilde piratees arkadaşımızın dediklerinde hala aklım. 30 yaşına kadar tatili düşünmeyelimmiş :) Şantiyede mangalı tadı şöyleymiş falan filan. Ben şöyle deyim cuma akşamı işten çıkıp arkadaşlarla uludağ kayağa gidip haftasonu orda yediğimiz suçun ekmeğin tadı, yada yine cuma akşamından nevşehir ürgüpe gidip sabahın ilk saatlerinde balon turunda manzara seyretmenin tadı yada yine cuma akşamından yedi göllere gidip orda geceleyip gündüz paint ball maçları yapmanın tadı nasıldır :))) Şantiyedeki mangal mı daha lezzetli bu saydıklarım mı? Şantiyede çalışırken bunlara fırsatım olur mu?

Hayatın en güzel yılları gençlik yıllarıdır tatili o zaman yapmayacaksında ne zaman yapacaksın. Yani 90 nı kadar sağlıklı yaşayacağımızın garantisi mi var. Ki şantiyecilikte 40 na yada 50 ne gelince şartlar mı değişiyor. Saçları kırlaşmış yaşlı mühendis abilerimiz pazar sabahı saat 7 de şantiyede olduğu bir durum varken niye kendimizi kandırıyoruz bunu anlamıyorum. Mühendisliği bir teknisyen seviyesinde görme durumu var, mühendisi doktorla avukatla kıyaslayın. Onların yaşam standartları ile kıyaslayın. Mühendisin sosyal hayatı kültürel birikimini yok saymayın. Üniversite yıllarında tiyatro klübünde çalışmış çaşitli alanlarda fikir klüplerinde bulunmuş, dünya klasik ve best seller olmuş kitapları takip eden kişiyi, haftanın 7 günü saçma sapan bir yapıda çalıştırmayımı düşünüyorsunuz. Bazıların kafasındaki gibi meslek olacaksa mühendislik, onu tercih edene acırım. Gidip işletme gidip falan filan öğretmenliğini okusun çok daha kolay daha kaliteli bir yaşamı olacaktır. 30 nu kadar tatili düşünmeyelim ve şantiyede mangal süpermiş, eh bebem eh , kendimizi kandırmaya devam edelim.
 

Forum istatistikleri

Konular
128,212
Mesajlar
915,855
Kullanıcılar
449,990
Son üye
alpersirakaya

Yeni konular

Çevrimiçi üyeler

Geri
Üst