elektrikçiler amelemi olacak

erday

Üye
Katılım
23 Ocak 2009
Mesajlar
24
Puanları
1
Yaş
47
biraz karamsar düşünüyor olabilirim.ama eğitim sistemi(eğitim verilmeyişi)ve teknolojinin gelişerek devre elemanlarının küçülmesiister istemez.elektrikçileri duvar kırmadan başka bir işe yaramaz hale getireceğine inanıyorum...gemilerde elektrikçi diye alınan personel daha çok elektronik malzemeleri görünce meslekden soğuyor.ben tesisat yaptım asansör montaj yaptım.yüzen santral denilecek 40 yaşında ki alman gemisinde çalıştım ve şimdi düşündüğümde herşeyin alt yapısında elektroniğe ihtiyaç var.ama komşu çatışması gibi okullarda hep elektronikden uzak düşman gördük.onun puanı yüksekdi diye heralde,oysa en samimi arkadaşımız onlar olması lazımdı.ben fikir olarak diyorumki değişen bu teknolojide artık eletrik elektronik ayrımı olmasın TEK BÖLÜM OLSUN ELEKTRİKÇİLERDE AMELE OLMASIN ÜRETEN OLSUN(ben böyle düşündüm)
 
sayın erday
ben teknik lise elektrik bitirdim.Baktım amelelik yapıyoruz,2 yıl da endüstriyel elektronik okudum.Baktım hala amelelik yapıyoruz.açık öğretim iktisat okudum.Ve hala amelelik yapıyorum.
Elektriği komple bilmek hemen hemen mümkün değilken,elektrik ve elektronik birleşirse,ne elektrikten,ne de elektronikten anlamayan,her şeyi yarım yamalak bilen ameleler yetiştirmiş oluruz.
Aksine BENCE branşlaşma sağlam olmalı,
Bobinajın en ince detaylarına kadar bilen bobinajcı,orta ve yüksek gerilimciler,kumandacılar,enerji kalitesi uzmanları,tesisatcılar,güç elektroniği,otomasyon,elektronik,digiştal ve fuzzy logic vesaire.çünkü konu çok, ve teknoloji çok hızlı.
 
Bende Sn m-usta-fa ustamıza sonuna kadar katılıyorum branşlaşma olmalı konu çok teknoloji aşırı hızlı ama şöyle bişey var ki okullarımız eğitim vermiyo veremiyo.
Kim bilir eğitimi alabilecek kapasitede öğrenci mi yok yoksa hocalarımız mı bu konuyu önemsemiyo Fakat okullarda eğitim düzeyi çok ama çok düşük.
Ben liseyi açık öğretim endüstri meslek lisesinde 4 yıl okudum haftada 2 gün mesleki yüz yüze eğitimimiz vardı diğer günleri genel kültür derslerine çalışabiliyorduk fakat hoca yoktu.Yüzyüze eğitimimizde ise açıköğretim bize bir okul tayin ediyordu gidip o okullarda mesleki derslerimizi görüyorduk.
Bir ramazan günü hocalarımız oruçlu idi sınıfta ders işlememiz gereken bir saatte hoca geldi kitaptan konuyu bi arkadaşımıza verdi ve bu konuyu tahtaya yazmasını herkesinde bu tahtadakileri defterine yazmasını söyledi ve gitti.
Ardından bir müddet zaman geçtikten sonra çıktım öğretmenler odasına doğru ilerlediğimde odanın içinde gördüğüm manzara aradan yaklaşık 7 sene geçtiği halde halen daha aklımdan çıkmadı.Bize o kitaptan yeri yazmamızı söyleyen hocamız öğretmenler odasında masaları çekmiş birleştirmiş ve üzerine çıkmış yatıyordu resmen yatıyordu...Beni gördüğünde halinden az bişey utandığından olsa gerek ki sen burda ne arıyorsun diyede azarlayıp sınıfa göndermeye çalıştı bende o günkü problemimi arz etmek istediğimi söyledim vs ama durum ortada o saatte bize ders göstermesi gereken hocamız masanın üstünde yatıyor ve iftar saatini bekliyordu Şimdi sizce bu konu Allahtan reva mı ? olması gereken bu mu ?
Belirtmek istediğim bişey yine var bizler açık öğretim okuduğumuz için sınıfımızda yaşı o zamanlar 25-38 hatta 40 olan abilerimiz vardı bu abilerimizin o zamanlar dükkanları vardı bobinaj tv tamiri vs üzerine ve adamlar sadece diploma alma peşine koşturuyodular bu yüzdendir ki ders umurlarında bile değildi.Hatta hocanın orada yatması arkadaşlarımızın hoşuna bile gidiyordu hele hele sınav zamanı geldiğinde ortada işlenmiş konu yok sınav sorusu nasıl olur işte işlenen konuya göre olacağından sınavlarda da çok basit sorular geliyo ve öyle yada böyle o dersten geçiyorduk.
Yıl 2003-2004 zamanları daha pic programlamak dendiği zaman insanlar adeta bu işe bir profösyonellik olarak bakıyolar ve hocalarımız bile konuyu anlatacak kadar bilmiyolardı ( birkaç hocamız hariç ) Dönemde okulun fayanslarını yapmamız istendi Açık lise öğrencileri olarak bizden her birimizde olur dedik ama ben bu işleri yaparkende arada bir derslerde pic programını bilen hocalarımdan bu işi anlatmalarını rica ettim ama maalesef evirdiler kıvırdılar anlatmadılar...
Sonuç bizler açık lise öğrencileri olmamıza rağmen normal lise öğrencilerinden daha çok projelerde başarı gösteriyorduk ama verilen teorik bilgi ise yukarda anlattığım gibi sıfır.
Sıra geldi Üniversite ortamına Bir girdik derse baktım alt yapı sıfır matematik yok yabancı dil yok teorik bilgi yine yok hadi şimdi ordaki hocalarımızın anlattığı konulara ayak uydur hadi şimdi dersleri geç ve bişeyler öğrenip piyasada ben bu işi yapıyorum diye dolaş Önümüze iki yol çıktı ya bu deveyi güdeceğiz ya bu diyardan gideceğiz ben gütmeyi tercih ettim açtım başımı o saatten sonra çalıştım yapabildiğim yere kadar yürüttüm ve o derslerimi geçtim çok şükür şimdi ise M.Y.O mezunuyum ama myo larda bile ders işleme yöntemi bana göre yetersiz yani şöyle ki fuzuli ve insanın hayatta hiç bir yerde karşısına çıkmayacak konularda olabildiğinden fazla sıkıyorlar ama piyasada yapılacak ve her yerde karşısına çıkacak konularda pek özveri yok
Düşünsenize Matematik dersi haftada 4 saat işleniyor.İngilizce dersi 4 saat işleniyor. ingilizce dersini 4 saat alan öğrenci hemen hemen hiç bişey bilmiyo çünki yetersiz ve bir plc yada pic programı konusuna nazaran insanın karşısına % 5 yerde anca çıkar oysa bütün bu derslerin yanında Pic ve PLC konuları da 4 er saat işleniyor e madem meslek yüksek okulu madem buralarda teknikerler yetişiyo niçin mesleki konular yeteri kadar işlenmiyo ? bence dersler çok dengesiz ve yetersiz...
Bence hocalarımızın biraz daha duyarlı olmaları lazım.Biraz daha özverili davranmaları lazım...
Sadece benim yaşadığım ve sonucundaki fikirlerimdir....
 
Son düzenleme:
güzel düşünceler branşlar sağlam eğitimle desteklenirse oda tamam.m-usta-fa arkadaşın dediği gibiher branş sağlam desteklenirse ama beraber olursa yarım olacak diyor.peki neden elekt.elektronik mühendisliği var ve işyerleri onları daha çok tercih ediyor.endüstri mühendisliğine tüm konular veriliyor.gemilerde ki sistemler bakıldığında bana göre elektrik elektronik mühendsilerinin çalışması lazım ayrıcada dışarıda bizi tecrübeleriyle desteklemesi gereken ustalar ince işler olduğunda hep bir mazaret buldular şimdi biz usta olduk ama.2 jeneratörün paralele alınmasındaki hangi değerlere dikkat etmeli diye ustaya sordum ben 20 senemi verdi dedi.ben 3 ay sonra çözdüm.tecrübe çok önemli eğitim ne kadar önemliyse.bu durumda bu şartlarda yeni arkadaşlardan nasıl türkiyede icatlar yapılacağını söylüye biliriz.DÜŞÜNCELERİNİZ PAYLAŞTIĞINIZ İÇİN ELİNİZE SAĞLIK
 
Sadece elektrikçiler değil.Visual Basic, Visual C, SQL, AutoCAD ve bunun gibi önemli programlama argümanlarını kullanamayan, İyi matematik bilgisi olmayan Elektronikçiler de ne yazık ki amele olacak ve oldular.
 
slm arkadaşlar ben 17 yaşında, Konya'da bir teknik lisede elektrik/elektronik bölümünde okuyorum.Her 2 bölümüde görüyoruz, gerçekten de buradan mezun olunca amele olacağımızı biliyoruz.Her ne kadar kendimizi öldürsekde çalışarak birşey değişmiyor.Her 2 alandada yarım yamalak bilgiyle buradan çıktıntan sonra 4 yıl Üniversite okuyamayacağımıza göre(kazanmanın imkanı yok) ne olacağız çok merak ediyorum.İnsanlar bana büyüyünce ne olucaksın diyorlar bunun cevabını hala bulabilmiş değilim ?? Fikrinizi beyan ederseniz sevinirim :) :)
 
sevgili beatname

Denizde balık olmak istiyorsan sürüye tabi ol,
Denizde kum olmak istiyorsan güneşe tabi ol,
Denizde inci olmak istiyorsan kabuğuna tabi ol.

Ne olacağına sen karar vereceksin.
 
Ben karar vereceğim ama birşey olamamaktan korkuyoRum.^^
 
Tamamen katılıyorum hilti elimizde duvar kırmak,kazma kürekle NYY yeraltı kablosu çekme.Ama ileride iyi işlere vesile olaçak şöyleki elektrikçi dedigin kablo ve fiş olan herşeyden anlayan kimse demek yok böyle bir şey bizde malesef kimi meslektaşlar (0,1 volt ile 154 kv) arasında her şeyden anlarım havasında zamanla bu anlayış kalkacak branşlaşma olacak herkes her işten anlamayacak.Yani Panocu,Tesisatcı,Yg,Og,Bobinajcı,Endüstriyel bakımcı,bir dal seceçek ve dört dörtlük işini yapaçak sürekli bilgi becerisini güncelleyecek hem ülkesine vatanına milletine daha faydalı olaçak.Bu satırları yazmama sebeb olarak şu nu söyleyeyim ben 30 yıllık elktrikçiyim eml lisesi mezunuyum ustalık belgem var 1 sınıf tehsisatcılık belgem var 20 yıldır büyük bir kamu kuruluşunda çalışıyorum her şeyden bir barca bilgiyle olmuyor.Bütün meslektaşlarıma selamlar kolay gelsin.
 
değerli meslektaşlarım kendi kariyerinizi düşürmeyin ne ameleliği yaww kolunuzdaki altın bileziğin değerini biliniz. 3yıldan beri yurtdışında çalışıyorum elektriğin kralını rusyada yapıyorlar,diyecem şuki ruslar biz turkler gibi diploma lisans aramıyor sdadece uzman kadro elektrikçi olsunda sadece ona verilen işi yapsın mesela "tAVA İŞİNİ tavacıya bırak,acses işini cctv işini z.akımcılar yapar,aydınlatma işini aydınlatmacı yapar(branşlaşma var)Herkes kafasına göre iş yapmıyor bizim turkiyedeki gibi:) yani elektrik sınıfdır hergün 1şeyler oğrenirsiniz benim okulum biteli 5 yıl oldu ama halen daha öğrenciyim yani artık günümüzde sizin bahsettiğiniz gibi basit bir tavan sensorü yada dimmer elektroniğide içine almaya başladı elektrik yani meslektaşlarım elektronik artık vazgeçilmezlerimizden birisi
 

Yeni mesajlar

Forum istatistikleri

Konular
128,217
Mesajlar
915,876
Kullanıcılar
449,997
Son üye
Ali5534

Yeni konular

Geri
Üst