Serdar Yıldırım kullanıcısının son içeriği

  1. Ressam Van Gogh İle Serdar Yıldırım

    Zaman gezgini olarak bir araya geldik. Ben bu hikayenin yazarı Serdar Yıldırım ve dünyanın gelmiş geçmiş en büyük ressamı olarak adı anılan Hollandalı Van Gogh. Paris'te bir müzayede salonunda Van Gogh'un "Kafede Akşam" adındaki tablosu satıldı. Yüzden kapı açıldı. Yüz on, yüz yirmi derken, iki...
  2. Serdar - Hayat Felsefesi

    14 Haziran 2006 tarihinde İnternette hikaye, masal ve şiirlerimi yayınlamaya başladım. Birkaç yıl sonra hikayelerimin adını Googleye yazarak araştırmaya başladım. Pek çok site ve forumda genç arkadaşların hikayelerimi paylaştıklarını gördüm. Bu beni sevindirdi. Daha fazla site ve forum bulma...
  3. Serdar - Hayat Felsefesi

    Belçika'da yayınlanan Ekip Dergisi'nin 42. sayfasında Serdar Yıldırım'ın yazdığı Bücür Zürafa isimli hikaye çıktı. https://en.calameo.com/books/0007554971202a2013ae2 https://en.calameo.com/read/0007554971202a2013ae2
  4. Serdar - Hayat Felsefesi

    Selamlar. Ayşecik İle Yasemin Sultan, Şarkıcı Bülbül, Hızlı Araba Kullanılmaz, Topal Ördek, Horoz Kahraman, Kirpi İle Tilki, Babayiğit İle Ay Parçası, Saz Çalan Kazım. Bunlar hep benim yazdığım masallar. Masalların adını arama motorlarına yazınca pek çok site ve forumda alıntı yapıldığını...
  5. Serdar - Hayat Felsefesi

    Sıkıcı… Hayat gerçekten çok sıkıcı… Günlerdir, haftalardır, aylardır değişen hiçbir şey yok. Hep aynı şeyler: Sabah olur güneş doğar, öğlen olur güneş yakar, akşam olur güneş batar. Bazen arkadaşlarla konuşurken, “ Günler birer birer geçip gidiyor. Bu işin sonu ne olacak? “ diye sorarım. Aldığım...
  6. Atatürk'ün Çocukluk Anıları

    ATATÜRK'ÜN ÇOCUKLUK ANISI - KARGA PEŞİNDE Annem ve iki kız kardeşim ile birlikte dayımın çiftliğine gittik. Akşamüstü çiftliğe vardığımızda dayım ve eşi bizi çok candan bir şekilde karşıladılar. Hal-hatır sormalardan, iltifatlardan sonra akşam yemeği yendi. Yemekten sonra bir saat kadar sohbet...
  7. Gölgesiyle Yarışan Tay

    Selamlar. Boynuzun kulağı geçmesi durumunu hiç düşünmedim. Gençliğimde atletizm yarışlarına katılırdım. Hiçbir zaman birinci olamadım. Belki de bu durumun bilinç altı yansımasıdır.
  8. Gölgesiyle Yarışan Tay

    At yarışlarının yapıldığı şehir hipodromu çok kalabalıktı. Tribünler tıklım tıklım doluydu. Her pazar günü olduğu gibi, bu pazar da birinci olana büyük ikramiyenin verildiği yarışlar yapılacaktı. Birincilik için en büyük aday Kara Bomba isimli attı. İki yıla yakın bir zamandır bu şehirde yapılan...
  9. Sepetçi İle Zengin Adam

    Vaktiyle bir ülkenin bir şehrinde bir sepetçi adam yaşıyormuş. Bu sepetçi sabahtan akşama kadar dükkânında sepet yapmakla uğraşırmış. İşine saygı duyar, en ucuza satacağı sepetleri bile büyük bir özenle hazırlarmış. Bundan dolayı yaptığı sepetler çok sağlam ve dayanıklı olurmuş. Başka...
  10. Keloğlan Elması

    KELOĞLAN ELMASI Bir varmış, bir yokmuş. Var olan varmış da, yok olan neymiş? Sert bir rüzgar esmiş, dalları eğmiş. Bir Keloğlan varmış. Fikirde, düşüncede hürmüş. Ancak bu Keloğlan çok tembelmiş. Evde yan gelir yatar, keyfine bakarmış. Anası bir gün Keloğlan'a demiş ki: " A oğlum, evde yatıp...
  11. Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 4

    KARAGÖZ İLE HACİVAT: BİR KÜP ALTIN Karagöz kuyu açmak için, bahçeyi kazarken bir küp altın bulur. Çok sevinir. Bir saat sonra Bursa'da Karagöz'ün altın bulduğunu duymayan kalmaz. Halk, kapının önünde uzun kuyruklar oluşturur. Karagöz sıradan gelene on altın verir. Altınlar giderek...
  12. Karagöz İle Hacivat Konuşmaları 3

    KARAGÖZ İLE HACİVAT: İŞKEMBE ÇORBASI Hacivat evden çıkar, bir koşu gidip Karagöz'ün evinin kapısını çalar. Karagöz kapıyı açar. Hacivat: " Karagözüm, koş, hanım işkembe çorbası pişirdi. " Karagöz: " Hanım işkence çorbası mı pişirdi? " Hacivat: " İşkencenin çorbası mı olurmuş? İşkembe...
  13. Kavuklu İle Pişekar Konuşmaları

    KAVUKLU İLE PİŞEKAR Kavuklu: Dün hekime gittim. Pişekar: Sonra ne oldu? Kavuklu: Baktı, etti. Pişekar: İlaç verdi mi? Kavuklu: Vermedi. Pişekar: Demek ki bir derdin yokmuş. Kavuklu: Bir derdim yok, iki derdim var. Pişekar: İki derdin mi? Senin ne derdin var ki? Kavuklu: Tarla, bahçe, inek...
Geri
Üst