Konu ile ilgili öğrencilerimin hazırladığı Sunu dan:
Günümüzde dünya çapında meydana gelen nüfus patlaması, sanayi, bilim ve teknolojideki gelişmeler sonucunda yakın çevremizden başlamak üzere küresel anlamda çok büyük sorunlar ortaya çıktı. Dolayısıyla dünya çapında artık hemen herkes için çevresel konular öncelikli sırayı almaya başladı veya başlamalı . Bugün toplu olarak yaşadığımız köyden şehre kadar her yerleşim biriminin en büyük problemi temiz ve içilebilir nitelikte su teminidir.
*Ülkemizde ve dünyada israftan kaynaklanan fazla ya da gereksiz su ihtiyacını karşılamak için kaç dere, göl ve yer altı su kaynağı kurutuldu?
*Bunların doğal hayat ve iklim üzerine etkileri nelerdir?
*İklim değişimleri nedeniyle bu çevrede yaşayan canlılar ve üreticiler ne kadar zor durumda? Zorlaşan su temini yaşadığımız toplum içinde ekonomik seviyesi düşük olan insanlara nelere mal oluyor.Bunların hepsini düşünmeli ve çözüm üretmeye çalışmalıyız.
BM kalkınma programı 2006 yılı raporunun ortaya koyduğu çarpıcı sonuca göre dünya nüfusunun açlıktan çok içecek su sıkıntısı ile boğuşmaya başladığını belgeliyor.
Araştırmaya göre, 2 milyar kişi temiz su kaynaklarından yoksun yaşıyor. Yılda 1.8 milyon çocuk içecek su sıkıntısı nedeniyle ishalden ölüyor.
Konya Kapalı Havzası tamamen kurumak üzere ,yine Konya da Beyşehir gölü ,dünyanın nazar boncuğu olarak isimlendirilen Meke gölü ,Tuz gölü ,Burdur da Kestel gölü ve onlarcası. Uzmanlar Türkiye'nin 1 milyon 300 bin hektarlık sulak alanını kaybettiğini söylüyorlar.Yine uzmanlara göre bu tablonun oluşmasında en büyük etken küresel ısınma ve yağışların azalması... Ancak en büyük sorumlu, su kaynaklarını bilinçsizce tüketen insan... Su ve enerji kaynaklarımızın ne kadar kısıtlı, gelişme potansiyelimizin ve sürecimizin ne kadar önemli, rekabet edeceğimiz dünyanın ise bu konuda ne kadar bilinçli olduğunu düşünürsek enerji tasarrufuna ve kullanımdaki verimliliğe vermemiz gereken önemin büyüklüğü anlaşılabilir
