Şu unsuru da incelememiz gereklidir.
TV yayınları belli standartlarda yapılmaktadır ve izleyiciye mümkün olan en uygun kalitede video ve ses gönderimi için ekipmanlar geliştirilmiştir.
Bu ekipmanların (transponder idi yanlış hatırlamıyorsam) veri akışları doğrultusunda belli kiraları bulunmaktadır.
Temel olarak bir uydu sisteminde toplamda büyük veri akışları mümkün olmakla birlikte alıcıların bunu desteklemeleri pek mümkün değildir.
1988 li yıllarda geliştirilen ve 720P resim çatkısına sahip 14:9 formatında TV yayınları tanıtılmıştı.
O yıllarda karasal yayınlar ile mümkün olmayan ancak analog uydu yayınları ile mümkün olabilen en iyi resim kalitesi sunulmuştu. Çünkü resimler digital ortamda işlem görmediği için herhangi bir sıkıştırma söz konusu değildi. Yüksek çözünürlüklü kameralarla çekilmiş görüntüler doğrudan yayınlanmakta idi. Tabii ki stüdyo cihazları da bu tekniğe uygun idi.
Bu tekniğe uygun alıcıları gelişimi ise 1994 lü yıllarda tamamlanabildi. Bu sefer de digital teknolojinin nimetleri ele alınınca geriye dönüş oldu ve 576P yayınlar için sistem geliştirildi. Yıl 1999 lar civarı.
Belli yaştaki arkadaşlar bir zamanlar DÜZ KARE olarak satılan TÜPLÜ TV leri görmüşlerdir.
O yıllarda DVD kalitesinde yayın diye TV firmaları kendi reklamlarını yapıyorlardı. Halbuki 576P digital yayın analog teknoloji olan 625 satırlık siyah beyaz TV yayınlarından bile düşük çözünürlükte idi.
Esas gelişim ise analog TV lerdeki 625 satır yani resim çatkı boyutunun 625P den 720P ye yükseltilmesi olayı idi. HD başlangıcı.
Digital teknoloji önceleri geri adım olsa da gelişimi ile birlikte çözünürlük UHD dediğimiz çözünürlüğe kadar gelmiştir. Çünkü uydu ekipmanları ve alıcılar artık yüksek veri akışlarını destekliyorlardı.
Bizim tartıştığımız konu ise internetten film veya müzik olayıdır.
İnternetteki yayınların kalitesini tartışmaya bile gerek yoktur. Bir görüntü 320P olarak yayınlansa bile en kötü PC bu görüntüyü UPSCALLING ederek HD kalitesine çevirebilmektedir. Seyirci, görüntü kalitesinden ziyade görüntü netliği ile ilgili olduğu için rahatsızlık duymadan izler.
Örnek bir görüntü.
Görüntünün gerçek boyutu 368P olmasına rağmen tam ekran boyutuna yaklaştırdığımda bile oldukça net diyebiliriz
Ancak bir video tekniğinde geçerli olan UPSCALLING olayı ses dosyalarında geçerli değildir. Bir ses dosyasını sıkıştırırsanız tekrar eski haline döndüremezsiniz.
Benim gudurduğum mevzuu ise DVD ya da BR/DVD gibi meteryallerin, kullanıcıları yanlış yönlendirerek gereksiz olarak lanse edilmesidir.
ZATEN İNTERNETTEN HD FİLM İZLİYORUM BR/DVD'YE NE GEREK VAR denilmesidir.
Bir kullanıcı bir DVD veya BR/DVD aldığında o eseri ömür boyu seyretme hakkına sahip olması ve o eserin arşiv niteliği taşımasıdır.
TV yayınları belli standartlarda yapılmaktadır ve izleyiciye mümkün olan en uygun kalitede video ve ses gönderimi için ekipmanlar geliştirilmiştir.
Bu ekipmanların (transponder idi yanlış hatırlamıyorsam) veri akışları doğrultusunda belli kiraları bulunmaktadır.
Temel olarak bir uydu sisteminde toplamda büyük veri akışları mümkün olmakla birlikte alıcıların bunu desteklemeleri pek mümkün değildir.
1988 li yıllarda geliştirilen ve 720P resim çatkısına sahip 14:9 formatında TV yayınları tanıtılmıştı.
O yıllarda karasal yayınlar ile mümkün olmayan ancak analog uydu yayınları ile mümkün olabilen en iyi resim kalitesi sunulmuştu. Çünkü resimler digital ortamda işlem görmediği için herhangi bir sıkıştırma söz konusu değildi. Yüksek çözünürlüklü kameralarla çekilmiş görüntüler doğrudan yayınlanmakta idi. Tabii ki stüdyo cihazları da bu tekniğe uygun idi.
Bu tekniğe uygun alıcıları gelişimi ise 1994 lü yıllarda tamamlanabildi. Bu sefer de digital teknolojinin nimetleri ele alınınca geriye dönüş oldu ve 576P yayınlar için sistem geliştirildi. Yıl 1999 lar civarı.
Belli yaştaki arkadaşlar bir zamanlar DÜZ KARE olarak satılan TÜPLÜ TV leri görmüşlerdir.
O yıllarda DVD kalitesinde yayın diye TV firmaları kendi reklamlarını yapıyorlardı. Halbuki 576P digital yayın analog teknoloji olan 625 satırlık siyah beyaz TV yayınlarından bile düşük çözünürlükte idi.
Esas gelişim ise analog TV lerdeki 625 satır yani resim çatkı boyutunun 625P den 720P ye yükseltilmesi olayı idi. HD başlangıcı.
Digital teknoloji önceleri geri adım olsa da gelişimi ile birlikte çözünürlük UHD dediğimiz çözünürlüğe kadar gelmiştir. Çünkü uydu ekipmanları ve alıcılar artık yüksek veri akışlarını destekliyorlardı.
Bizim tartıştığımız konu ise internetten film veya müzik olayıdır.
İnternetteki yayınların kalitesini tartışmaya bile gerek yoktur. Bir görüntü 320P olarak yayınlansa bile en kötü PC bu görüntüyü UPSCALLING ederek HD kalitesine çevirebilmektedir. Seyirci, görüntü kalitesinden ziyade görüntü netliği ile ilgili olduğu için rahatsızlık duymadan izler.
Örnek bir görüntü.
Görüntünün gerçek boyutu 368P olmasına rağmen tam ekran boyutuna yaklaştırdığımda bile oldukça net diyebiliriz
Ancak bir video tekniğinde geçerli olan UPSCALLING olayı ses dosyalarında geçerli değildir. Bir ses dosyasını sıkıştırırsanız tekrar eski haline döndüremezsiniz.
Benim gudurduğum mevzuu ise DVD ya da BR/DVD gibi meteryallerin, kullanıcıları yanlış yönlendirerek gereksiz olarak lanse edilmesidir.
ZATEN İNTERNETTEN HD FİLM İZLİYORUM BR/DVD'YE NE GEREK VAR denilmesidir.
Bir kullanıcı bir DVD veya BR/DVD aldığında o eseri ömür boyu seyretme hakkına sahip olması ve o eserin arşiv niteliği taşımasıdır.
