Burada bazı gerçekleri belirtmeliyim.
Sıkıştırmasız bir video çok aşırı veri gerektirir. Örneğin yıllar önce yapmış olduğumuz testte sıkıştırmasız 576P AVI dosyası kaydetmiştik. Dosyanın boyutu yanlış hatırlamıyorsam 40-50GB civarı idi
Ancak görüntüyü bu denli kayıpsız yapmanın da anlamı olmaz. Çünkü görüntü üzerindeki küçük noktaları da örneklemiş olursunuz.
Hazır yeri gelmişken görüntü iletimi ile ilgili de tartışalım.
Bir video dosyası peşpeşe akan resim karelerinden oluşmaktadır. Bu resim kareleri saniyede 25 kare ise (i) interlaced, 50 kare ise (p) Proggressive) olarak adlandırılır.
Şimdi bu karelerin hesabını yapalım.
Herkes kendi PC sinden bir ekran görüntüsü alsın. Bu görüntüyü önce BMP sonra PNG en sonra da JPEG olarak kaydetsin.
Her bir görüntü aynı olmasına rağmen BMP formatının en yüksek boyutta olduğunu görürüz. KAYIPSIZ.
En kayıplı format ise JPEG türü olup neredeyse 10 katı sıkıştırılmıştır.
Şimdi bu formattaki resimlerden saniyede 25 veya 50 kare olarak göndererek bir video oluşturduğumuzu varsayalım. Bu durumda bu videonun veri akışı saniye başına ortaya çıkacaktır.
Normal izlemede BMP veya JPEG formatının arasındaki kalite farkı anlaşılamaz. Anlayabilmek için görüntüyü belli miktar büyütmemiz veya küçük bir bölümünü büyütmemiz gereklidir.
İşte TV yayınları olsun başka medialar olsun bu tür sıkıştırma esaslarına göre çalışabilmektedir. Kalite unsurunun belirlenebilmesi ise
@nukleersantral ın dediği gibi resim çatkı boyutuyla değil, resim oluşturma teknikleri ile ilgilidir.
Resimlerin data haline getirilip yeniden resim haline getirilmesi ise belli teknikler ve video akışları ile belirlenmektedir.
Bu yüzden birçok video akış şekilleri bulunmaktadır.
H264, MPEG falan gibi..