PMG ikaz sistemi

electrics

Üye
Katılım
15 Nis 2008
Mesajlar
694
Puanları
6
Yaş
39
arkadaşlar su anda dizel jeneratör gruplarinda kullanilan PMG ikaz sistemi ile ilgili sormak istedigim şeyler var,tam olarak sistemi bir özetlermisiniz? ana makine var bunun ikaz generatoru var ve bu jeneratörün ikazını veren bir gerilim regülatörü var, benim bildigim? AMA bir şekilde gördüm o şekilde ayrica bu regülatörü besleyen ayri bir ikaz sistemi kücük bir generator var, yani bir nevi gerilim bilgisi saglayan ayri bir jeneratör, ama internetten bakiyorum bazi yerlerde de sanki sadece bir ikaz jeneratörü var başka bir kısım yok gibi anliyorum, bu sistemi ii bilen biri aciklayabilecek mi ?
 
Elektrik tesisatlarında seçilecek kablo kesiti genellikle kullanılacak güce göre çekilecek akımın hesaplanması ile belirlenmelidir.
İyi bir topraklama değeri sıfıra ohm'a yakın olan değerdir. Fakat her işte olduğu topraklamadada maliyetler önemli, onun için iyi bir topraklama değeri izin verilen değerler içinde olandır.
Yeni çıkan jeneratörlerde fırçalı alternatör kullanılmamaktadır.Bunun yerine alternatörün miline ikinci bir uyartım jenaratörü vardır.Bu uyartım altternatörü bizim güç çektiğimiz alternatörden farlıdır.Kutuplar duran kısımda gerilim endüklenen sargılar dönen kısımdadır yanı rotorda.Bu çıkışlar döner diotlarla doğrultarak ana alternatörün uyartım sarğılarına bağlanır.AVR denilen valtaj regületörü ana alternatörden aldığı gerilimi okuyarak çıkışını uyartım alternatürün kutupsargılarına iletir ve böylelikle gerilim sağbit tutulur.
 
Permanent Magnet Generatör (PMG) ile ilgili ingilizce döküman pdf
http://www.scoraigwind.com/pmgbooklet/itpmg.pdf
Yeni nesi dizel jeneratörlerde Permanent Magnet Generatör (PMG) sistemi ile jeneratördeki ani yük değişimlerinde devreye girerek jeneratörün çabuk toparlanmasını sağlayan bir sistem. (AVR)Uyartım devresindeki bir çevrimin tamamlanması uzun sürdüğünden (milisaniyeler mertebesinde) anlık yük artışlarında destek olması açısından PMG arge çalışması neticesi geliştirilmiş.
 
arkadaşım benim merak ettigim su, eskiden cıkıs gerilimi ile beslenen AVR şimdi permanent magnet tarafından besleniyor ve bu bir avantaj deniyor neden avantaj ? ayrıca kalıcı mıknatıs varsa PMG icin ikaz sargısı yok mu diyoruz ama ben hem mıknatıs hem ikaz var gibi gördüm MEGEP kitabinda...
 
arkadaşım benim merak ettigim su, eskiden cıkıs gerilimi ile beslenen AVR şimdi permanent magnet tarafından besleniyor ve bu bir avantaj deniyor neden avantaj ? ayrıca kalıcı mıknatıs varsa PMG icin ikaz sargısı yok mu diyoruz ama ben hem mıknatıs hem ikaz var gibi gördüm MEGEP kitabinda...

Alternatörler elektromanyetik endüksiyon prensibi ile çalışırlar. Elektromanyetik endüksiyon, bir telin içinden geçen manyetik alan değiştiğinde o tel üzerinde bir akım oluşmasına sebep olur. Bu tel eğer dışarıdan bir güç ile çevrilirse bu çevirmeyi sağlayan enerji elektrik enerjisine dönüştürülmüş olur.
Mekanik enerjinin rotorları döndürmesiyle iletkenler etrafındaki manyetik alan değişir ve elektrik akımı üretilmiş olur. Rotorun manyetik alanı indüksiyonla aktarılacak bir akım ile elde edilebilir. Fırçasız alternatörlerde alternatör, çalışma prensibine göre ana ve ikaz sistemi olarak ikiye ayrılabilir. Ana sistemin hareketli kısmı olan ana rotor devir sayısına göre değişen sayıda kutuplardan oluşur. Rotordaki ana kutuplar çevirici makine devrinde döndürülür. Kutuplarda manyetik akımın oluşması için doğru akım gereklidir. Ana kutuplara doğru akım ikaz sistemi tarafından verilir.
İkaz sisteminin çalışma prensibi ana sistemle aynı olmakla beraber kutup ve sargılar ters çevrilmiştir. Yani, ikaz sisteminde kutuplar hareketsiz olan ikaz statoru üzerinde, sargılar ise dönen ikaz rotoru üzerinde bulunur.
Ana statordaki bağımsız yardımcı sargılardan geçen akım voltaj regülâtöründe doğrultularak, ikaz statorundaki kutup sargılarına verilir. Kutuplardan çıkan manyetik akımı kesen ikaz rotoru üzerindeki bobinlerde üç faz alternatif akım oluşur. Alternatif akım, rotordaki döner köprü diyotlarda doğrultularak ana rotora (ana kutuplara) doğru akım olarak aktarılır.
Fırçasız alternatörlere yük uygulandığında, voltaj düşümü önlemek ve voltajı istenilen seviyede tutmak için otomatik voltaj regülâtörü (AVR) kullanılır.

PMG ,Otomatik voltaj regülatörü ile uyartıma destek olan bir sistem olup sabit mıknatıstan oluşmaktadır. Yerine kullanma söz konusu değildir.
 
Selam arkadaşlar paylaşımlarınız için hepinize bol bol şükranlarımı sunuyorum.
 
merhaba arkadaşlar, heste yeniyim, ikaz sistemi ile ilgili sorum olacaktı, ek'te ki statik ikazda enerji ilk nereye gelmektedir. ikazlama sırası nasıl olmaktadır, yardımcı olurmusunuz? diğer bir konuda santral yük alırken kanatlar açıyor su geçişi artıyor, yük alıyor ama devir aynı, yük nasıl artıyor.teşekkürler
 

Ekli dosyalar

  • CIMG1033.JPG
    CIMG1033.JPG
    83.3 KB · Görüntüleme: 89
konuyu buradan tam özetlemek sanıyorum ki mümkün değil.
ama ana hatlarıyla anlatmaya çalışayım ..
şimdi önce 2 konuyu birbirinden ayıralım kanatların açılması devirle alakalı bir olay alternatörün pmgsi farklı bir olay
kanatların açılması frekansı ayarlar yani direk deviri bu kw paylaşımı için gereklidir ve devrin sabit kalması için
avr deki ikaz ise kwar paylaşımı içindir santrallerin veya jeneratörlerin bir birine yük basmaması için .
single bir jeneratörde yada santralde bunların görevi devri sabit tutmak 50 hz de ve voltajı istenen ayarlı voltaj ne ise 6.3 kv veya 0,4 kv ne ise .
ama bunlar senkron çalışıyorsa başka bir kaynakla beraber aynı anda şebekeyi besliyorla bunlar yük paylaşmak için de kullanılıyor .....

şimdi 1. sorunu cevaplamaya çalışayım
ikaz sistemi her alternatörün farklı olabilir. ama çalışma mantığı aynıdır bir uyartım dinamosu vardır genelde avr bu uyartım dinamosuna ikaz basar bu uyartım dinamosunun ürettiği enerji diyotlarla doğrultulur ve bu rotora gönderilir. rotorda dc akım dönderilince hareketli mantetik alan oluşur stator enerji üretir.
avr bu statorun ürettiği enerji yi kıyaslayarak voltaj istenilen değere gelene kadar ikaz akımını yükseltir bunu bir opamp devresi olarak düşünebilir . mantık olarak aynı mantıkla çalışır .. dışarıdan ikazlıları olan alternatörler de vardır ama bu çok buyuk alternatörlerde uygulanır . çünki hacim ve bağlantı bilezik fırça vs daha zahmetli ve daha kötü bir uygulamadır ..

www.youtube.com/watch?v=tiKH48EMgKE bu link sana yardımcı olacaktır .

gelelim türbinin kanatlarının açılma kapanma mevzusuna buna governor diyoruz dizel motorlardaki buhar türbünlerindeki governorlerle aynı mantık ve prensipte çalşır.
türbinde kanatları açıp kapatır dizelde pompaya gaz verir kısar .

aslında governorun sanılanın aksine yük alması vermesi ile direkt alakası yoktur yük alma verme kendiliğinden oluşan devirle alakalı bir olaydır
GOVERNOR SADECE FREKANSI AYARLAMAK İÇİN KULLANILIR YANİ DEVRİ .
peki sonrasında ne olur şöyle düşünelim biliyoruzkki kwatı biz tahrik kaynağından alıyoruz
sabit bir yükte sabit bir güc harcamak gerekir yük arttıkça onun kaldırmak için gereken güçte artmak zorundadır .bu nedenle governor kanatlara daha fazla su verir.
alternatöre yük bindikçe bu tahrik kaynağını zorlar ve frekansın düşmesine sebep olur frekans düşünce governor devri 50 ye çıkarmaya uğraşır buda cihazın yük almasına sebep olur yük arttıkça tahrik kaynağı zorlanır oda devri 50 ye çıkarmak için gücü arttırı.. dizel makinelerde bunu pompa yapar türbinlerde kanatlar kanatlar açılıp suyun kuvvetinden yada buharın kuvvetinden daha çok temas ederek daha çok faydalanmak için kanatları açar devir 50 de kalır . bu sayede makineye düşen yükü karşılar ...
size bunu bir köylü mantığıyla anlatmaya çalışayım sakın olaki köylüleri aşağıladığım düşünülmesin bilakis köylü basit net ve temiz düşünür o nedenle kavraması sade kolay ve çözümleri pratiktir ..

şimdi kolunuzu vucudunuza 90 derece uzattığınızı düşünün yani sıra dayağı pozisyonu dik ve uzun .
kolunuzu yerden 1 metre yüksekte paralel tutulması isteniyor . +- 10 cm de toleransınız olsun yoksa hoca sopa atacak .. ceza alacaksınız yani .
elinizi uzattınız avucunuz boştayken bir sıkıntı yok duruyorsunuz. sonra hoca tuttu 2 kg bir ağırlık koydu ne yaparsınız kolunuza az güç verirsiniz sonra hoca 5 kg daha koydu yine kolunuza güç verirsiniz butun bu ağırlığı yerden bir metre yüksekte tutmaya uğraşırsınız nereye kadar sizizn gücünüzüzn yettiği yere kadar . yani tahrik kaynağının yettiği yere kadar .. hoca yavaş yavaş yükleri alsa naparsınız gücünüzü otomatikman ayarlarsınız .. mesele bu kadar basit ....

tek başınızayken problem yok peki arkadaşınızla elinize bir sopa verdi iki ucuna ağırlık bağladı eğer fiziki yapılarınız aynı ise sıkıntı yok ikinizde aynı güçleri kullanarak sopayı paralel tutabilirsiniz ama arkadaşınız sizin yarınız kadar nasıl olacak yani biriniz 10 MVA DİĞERİNİZ 5 MVA bu nasıl olacak
burda herkes kendi gücü oranında kaldıracak yük ona göre paylaşılacak ohalde toplam yükünüz 150 kg ise 100 kg kendi tarafınıza bağlıyacaksınız 50 kg arkadaşınızın tarafına . böylece yükleri eşit paylaşmış olacaksınız.

ŞİMDİDE ENTREKONEKTEYİ DÜŞÜNELİM
Türkiye haritasını bir çember gibi düşünün bu çemberi bu çemberi belirli bir yüksklikte 20 30 kişinin sabit tutması isteniyor yani 400v 50 hz diye düşünün nasıl herkes aynı yükü alacak burdada DROOP ( AŞAĞI SALINMA ) AYARI YAPILACAK bu başı başına bir kitap bu bir ansiklopedi ama ben temeli en temel manteliteyi anlatıyorum gerisi sizin okumanıza kalmış ..
drop dediğimiz kavramda tam yük ile 0 yük arasında bir salınım uygulayacaksınız yani genelde %3 tür
herkes yükü karşıladığı oranda o yüzdeye uygun aşağı doğru düşecek buda enterkonektede bulunan tüm türbin jeneratör güneş vs nin eşit yüklenmesini sağlayacak
yani şöyle düşünüz herkes %3 dropla çalışırken frekans setimiz 50 hz ye ayarlı olsun
hepimiz boştayken 51.5 ile başlıyacağız ve yüklendikçe bu yüke karşılık gelem salınımı yapacağız 50 hz düştüğü zaman sistem demekki tam yükte olacak ve 50.7 olduğu zaman anlıyacağız ki herkes yarım yükte...burdada eşit yük paylaşımı olacak ...
şimdi bunu aritmatik olarak hesaplıyalım

100 mva 500mva ve 1000 mva gibi absürt buyuklüklerde türbin yada jeneratör yada enerji kaynaklarımız var biri ağrıda biri samsunda biri antalyada ve hepsi senkron enterkonekterye bağlı

sisteme 800 mva yük bindiğinde 51.5 hz ile başlarsak hepimiz yüz mva olan devrini kısacak kısacak kısacak kısacak
ne olacak devrini kıstıkça yük diğer santrellere akacak onlar karşılayacak bu ne zaman dengeye gelecek 100 mva %50 yüklenirse 50 mva yapar tüm sistem %50 yükte 50.7 hzde hepsi %50 yükte çalışmış olur ..

yani 1000 mva=500 mva 500 mva=250 mva 100 mva da 50 mva yüklenmiş olur .. peki bu olmazsa ne olur şu olur 1000 mva tüm yükü üzerine almaya uğraşır aşırı yüklenir sistemde stres olur ..

dediğim gibi bu sadece ana fikir sadece mantığın başlangıç noktası gerisi sende araştırmana bağlı bu konuları araştıracaksınız ...
 
konuyu buradan tam özetlemek sanıyorum ki mümkün değil.
ama ana hatlarıyla anlatmaya çalışayım ..
şimdi önce 2 konuyu birbirinden ayıralım kanatların açılması devirle alakalı bir olay alternatörün pmgsi farklı bir olay
kanatların açılması frekansı ayarlar yani direk deviri bu kw paylaşımı için gereklidir ve devrin sabit kalması için
avr deki ikaz ise kwar paylaşımı içindir santrallerin veya jeneratörlerin bir birine yük basmaması için .
single bir jeneratörde yada santralde bunların görevi devri sabit tutmak 50 hz de ve voltajı istenen ayarlı voltaj ne ise 6.3 kv veya 0,4 kv ne ise .
ama bunlar senkron çalışıyorsa başka bir kaynakla beraber aynı anda şebekeyi besliyorla bunlar yük paylaşmak için de kullanılıyor .....

şimdi 1. sorunu cevaplamaya çalışayım
ikaz sistemi her alternatörün farklı olabilir. ama çalışma mantığı aynıdır bir uyartım dinamosu vardır genelde avr bu uyartım dinamosuna ikaz basar bu uyartım dinamosunun ürettiği enerji diyotlarla doğrultulur ve bu rotora gönderilir. rotorda dc akım dönderilince hareketli mantetik alan oluşur stator enerji üretir.
avr bu statorun ürettiği enerji yi kıyaslayarak voltaj istenilen değere gelene kadar ikaz akımını yükseltir bunu bir opamp devresi olarak düşünebilir . mantık olarak aynı mantıkla çalışır .. dışarıdan ikazlıları olan alternatörler de vardır ama bu çok buyuk alternatörlerde uygulanır . çünki hacim ve bağlantı bilezik fırça vs daha zahmetli ve daha kötü bir uygulamadır ..

www.youtube.com/watch?v=tiKH48EMgKE bu link sana yardımcı olacaktır .

gelelim türbinin kanatlarının açılma kapanma mevzusuna buna governor diyoruz dizel motorlardaki buhar türbünlerindeki governorlerle aynı mantık ve prensipte çalşır.
türbinde kanatları açıp kapatır dizelde pompaya gaz verir kısar .

aslında governorun sanılanın aksine yük alması vermesi ile direkt alakası yoktur yük alma verme kendiliğinden oluşan devirle alakalı bir olaydır
GOVERNOR SADECE FREKANSI AYARLAMAK İÇİN KULLANILIR YANİ DEVRİ .
peki sonrasında ne olur şöyle düşünelim biliyoruzkki kwatı biz tahrik kaynağından alıyoruz
sabit bir yükte sabit bir güc harcamak gerekir yük arttıkça onun kaldırmak için gereken güçte artmak zorundadır .bu nedenle governor kanatlara daha fazla su verir.
alternatöre yük bindikçe bu tahrik kaynağını zorlar ve frekansın düşmesine sebep olur frekans düşünce governor devri 50 ye çıkarmaya uğraşır buda cihazın yük almasına sebep olur yük arttıkça tahrik kaynağı zorlanır oda devri 50 ye çıkarmak için gücü arttırı.. dizel makinelerde bunu pompa yapar türbinlerde kanatlar kanatlar açılıp suyun kuvvetinden yada buharın kuvvetinden daha çok temas ederek daha çok faydalanmak için kanatları açar devir 50 de kalır . bu sayede makineye düşen yükü karşılar ...
size bunu bir köylü mantığıyla anlatmaya çalışayım sakın olaki köylüleri aşağıladığım düşünülmesin bilakis köylü basit net ve temiz düşünür o nedenle kavraması sade kolay ve çözümleri pratiktir ..

şimdi kolunuzu vucudunuza 90 derece uzattığınızı düşünün yani sıra dayağı pozisyonu dik ve uzun .
kolunuzu yerden 1 metre yüksekte paralel tutulması isteniyor . +- 10 cm de toleransınız olsun yoksa hoca sopa atacak .. ceza alacaksınız yani .
elinizi uzattınız avucunuz boştayken bir sıkıntı yok duruyorsunuz. sonra hoca tuttu 2 kg bir ağırlık koydu ne yaparsınız kolunuza az güç verirsiniz sonra hoca 5 kg daha koydu yine kolunuza güç verirsiniz butun bu ağırlığı yerden bir metre yüksekte tutmaya uğraşırsınız nereye kadar sizizn gücünüzüzn yettiği yere kadar . yani tahrik kaynağının yettiği yere kadar .. hoca yavaş yavaş yükleri alsa naparsınız gücünüzü otomatikman ayarlarsınız .. mesele bu kadar basit ....

tek başınızayken problem yok peki arkadaşınızla elinize bir sopa verdi iki ucuna ağırlık bağladı eğer fiziki yapılarınız aynı ise sıkıntı yok ikinizde aynı güçleri kullanarak sopayı paralel tutabilirsiniz ama arkadaşınız sizin yarınız kadar nasıl olacak yani biriniz 10 MVA DİĞERİNİZ 5 MVA bu nasıl olacak
burda herkes kendi gücü oranında kaldıracak yük ona göre paylaşılacak ohalde toplam yükünüz 150 kg ise 100 kg kendi tarafınıza bağlıyacaksınız 50 kg arkadaşınızın tarafına . böylece yükleri eşit paylaşmış olacaksınız.

ŞİMDİDE ENTREKONEKTEYİ DÜŞÜNELİM
Türkiye haritasını bir çember gibi düşünün bu çemberi bu çemberi belirli bir yüksklikte 20 30 kişinin sabit tutması isteniyor yani 400v 50 hz diye düşünün nasıl herkes aynı yükü alacak burdada DROOP ( AŞAĞI SALINMA ) AYARI YAPILACAK bu başı başına bir kitap bu bir ansiklopedi ama ben temeli en temel manteliteyi anlatıyorum gerisi sizin okumanıza kalmış ..
drop dediğimiz kavramda tam yük ile 0 yük arasında bir salınım uygulayacaksınız yani genelde %3 tür
herkes yükü karşıladığı oranda o yüzdeye uygun aşağı doğru düşecek buda enterkonektede bulunan tüm türbin jeneratör güneş vs nin eşit yüklenmesini sağlayacak
yani şöyle düşünüz herkes %3 dropla çalışırken frekans setimiz 50 hz ye ayarlı olsun
hepimiz boştayken 51.5 ile başlıyacağız ve yüklendikçe bu yüke karşılık gelem salınımı yapacağız 50 hz düştüğü zaman sistem demekki tam yükte olacak ve 50.7 olduğu zaman anlıyacağız ki herkes yarım yükte...burdada eşit yük paylaşımı olacak ...
şimdi bunu aritmatik olarak hesaplıyalım

100 mva 500mva ve 1000 mva gibi absürt buyuklüklerde türbin yada jeneratör yada enerji kaynaklarımız var biri ağrıda biri samsunda biri antalyada ve hepsi senkron enterkonekterye bağlı

sisteme 800 mva yük bindiğinde 51.5 hz ile başlarsak hepimiz yüz mva olan devrini kısacak kısacak kısacak kısacak
ne olacak devrini kıstıkça yük diğer santrellere akacak onlar karşılayacak bu ne zaman dengeye gelecek 100 mva %50 yüklenirse 50 mva yapar tüm sistem %50 yükte 50.7 hzde hepsi %50 yükte çalışmış olur ..

yani 1000 mva=500 mva 500 mva=250 mva 100 mva da 50 mva yüklenmiş olur .. peki bu olmazsa ne olur şu olur 1000 mva tüm yükü üzerine almaya uğraşır aşırı yüklenir sistemde stres olur ..

dediğim gibi bu sadece ana fikir sadece mantığın başlangıç noktası gerisi sende araştırmana bağlı bu konuları araştıracaksınız ...
*
Sayın hocam öncelikle bu değerli bilgiler için teşekkür ederim.Bu konular hakkında araştırma yapabileceğim kaynak(internette yok denecek kadar az,uzun süredir işim gereği araştırıyotum fakat çok az kaynağım var.) veya elinizde mevcut döküman varsa paylaşırsanız cok memnun olurum.
 
Alternatörler elektromanyetik endüksiyon prensibi ile çalışırlar. Elektromanyetik endüksiyon, bir telin içinden geçen manyetik alan değiştiğinde o tel üzerinde bir akım oluşmasına sebep olur. Bu tel eğer dışarıdan bir güç ile çevrilirse bu çevirmeyi sağlayan enerji elektrik enerjisine dönüştürülmüş olur.
Mekanik enerjinin rotorları döndürmesiyle iletkenler etrafındaki manyetik alan değişir ve elektrik akımı üretilmiş olur. Rotorun manyetik alanı indüksiyonla aktarılacak bir akım ile elde edilebilir. Fırçasız alternatörlerde alternatör, çalışma prensibine göre ana ve ikaz sistemi olarak ikiye ayrılabilir. Ana sistemin hareketli kısmı olan ana rotor devir sayısına göre değişen sayıda kutuplardan oluşur. Rotordaki ana kutuplar çevirici makine devrinde döndürülür. Kutuplarda manyetik akımın oluşması için doğru akım gereklidir. Ana kutuplara doğru akım ikaz sistemi tarafından verilir.
İkaz sisteminin çalışma prensibi ana sistemle aynı olmakla beraber kutup ve sargılar ters çevrilmiştir. Yani, ikaz sisteminde kutuplar hareketsiz olan ikaz statoru üzerinde, sargılar ise dönen ikaz rotoru üzerinde bulunur.
Ana statordaki bağımsız yardımcı sargılardan geçen akım voltaj regülâtöründe doğrultularak, ikaz statorundaki kutup sargılarına verilir. Kutuplardan çıkan manyetik akımı kesen ikaz rotoru üzerindeki bobinlerde üç faz alternatif akım oluşur. Alternatif akım, rotordaki döner köprü diyotlarda doğrultularak ana rotora (ana kutuplara) doğru akım olarak aktarılır.
Fırçasız alternatörlere yük uygulandığında, voltaj düşümü önlemek ve voltajı istenilen seviyede tutmak için otomatik voltaj regülâtörü (AVR) kullanılır.

PMG ,Otomatik voltaj regülatörü ile uyartıma destek olan bir sistem olup sabit mıknatıstan oluşmaktadır. Yerine kullanma söz konusu değildir.
Gayet yeterli bir açıklama , teşekkürler
 

Forum istatistikleri

Konular
128,149
Mesajlar
915,478
Kullanıcılar
449,892
Son üye
bekmezci

Yeni konular

Geri
Üst