Gerçek Dost Kimdir

USTA-KALEM

Üye
Katılım
15 Ağu 2020
Mesajlar
10
Puanları
1
Yaş
46
Konum
İzmir
GERÇEK DOST KİMDİR

Yürüdüğünüz her yolda ne ayağınıza çelme takar, ne de sizi geçmeye çalışır. Yolundaki tehlike diken dahi olsa elleriyle ayıtlar, Geri döndüğünde elini sırtında hissedersin, Yorulduğunda koluna girer, Varlığını hissettirmez çoğu zaman, düştüğünüzde tutunca anlarsınız hepyanınızda olduğunu, Arkanızdan sizi çekiştirmez, kimseye de laf söyletmez, Gerçek Dost onun isteğini kendi isteklerine tercih etmektir, Elinde bir lokma dahi olsa yarısını bölüp ona vermektir, Kardeş gibidir Gerçek Dost, Dostu için en güzelini isteyendir, Kusurları Rabb'in rızası için görmemezlikten gelen, yanlışı varsa düzeltmeye çalışandır, Gerçek Dost ne kalp kıran, ne de kalbi kırılacak olandır.
 
http://www.anayurtgazetesi.com/yazar/Dostluk/35983
Genç adamın biri, dermiş babasına her gün;

'Benim de dostlarım var, sendeki dost gibi'

Baba, karşı çıkar: “Olmaz öyle çok dost, gerçeği ancak belki bir, belki ikidir. Fazlasını bulamazsın, gerçek o kadar bol değildir...

Konuşma sürer gider ve aralarında tartışırlar.

Dostun hakikisini anlamak için sınava karar verirler.

Bir akşam bir koyun keserler çuvala koyarlar.

Baba der ki oğluna: “Hadi al bu çuvalı, şimdi götür dostuna”

Çuvaldan kanlar damlamakta sanki öldürmüşler de bir adamı koymuşlar çuvala, dıştan böyle sanılmakta.

Delikanlı sırtlar çuvalı,

Gider en iyi bildiği dostuna, çalar kapıyı.

O dost, bakar ki bir çuvala hem de kanlı, kapar hızla kapıyı delikanlının suratına, almaz içeri arkadaşını, böylece tek tek dolaşır delikanlı, kendince tanıdığı, sevdiği dostlarını.

Ne çare, hepsinde de sonuç aynıdır. Evlat geriye döner.

Ama içten yıkılır...

Babasına dönerek; haklıymışsın baba ' der.

Dost yokmuş bu dünyada ne sana, ne de bana.

Baba 'hayır Evlat 'der, benim bir dostum var bildiğim.

Hadi, çuvalı alda bir kerede git ona.

Genç adam, çuvalı sırtlar tekrar.

Alnından ter, çuvaldan kanlar damlar...

Gider, baba dostuna. Kabul görür, sevinir.

O dost, delikanlıyı alır hemen içeri.

Geçerler arka bahçeye.

Bir çukur kazarlar birlikte,

Çuvaldaki koyunu gömerler adam diye,

Üzerine de serpiştirirler toprak.

Belli olmasın diye dikerler sarımsak...

Genç adam gelir babasına;

'Baba, işte dost buymuş' diye konuşunca,

Babası; 'daha erken, o belli olmaz daha.

Sen yarın git O'na, çıkart bir kavga,

Atacaksın iki tokat, hiç çekinmeden ona, işte o zaman anlaşılacak, dostun hakikisi.

Sonra gel olanları anlat bana...'

Genç adam, aynen yapar babasının dediğini, Maksadı anlamaktır dostun hakikisini, babasının dostuna istemeden basar iki tokadı!

Der ki tokadı yiyen DOST;

'Git de söyle babana, biz satmayız Sarımsak tarlasını Böyle iki tokada'!

Sevilecek biri olmadığın zamanlarda bile Seni Sevmeli...

Sarılacak biri olmadığın zamanlarda bile Sana Sarılmalı...

Dayanılmaz olduğun zamanlarda bile Sana Dayanmalı...

Dost dediğin;

Bütün dünya seni üzdüğünde Sana moral vermeli.

Güzel haberler aldığında seninle dans etmeli.

Ve ağladığında, seninle ağlamalı...

Ama hepsinden daha çok;

Dost matematiksel olmalı

Sevinci çarpmalı...

Üzüntüyü bölmeli...

Geçmişi çıkarmalı...

Yarını toplamalı...

Kalbinin derinliklerindeki ihtiyacı hesaplamalı...

Seni her zaman bütün parçalardan daha büyük olmalı...

İşi bitince seni bir tarafa atmamalı...
 

Forum istatistikleri

Konular
128,159
Mesajlar
915,556
Kullanıcılar
449,916
Son üye
adil.degirmenci

Yeni konular

Geri
Üst