Elektron

kesmez

Profesyonel Üye
Katılım
14 Ara 2006
Mesajlar
4,970
Puanları
1,306
Konum
ankara
elektron bir nano galaksi olabilirmi.
elektonun neye benzediği hep tartışılır. benim fikrimde bu. tıpkı bir çark veya rüzgar gülü e benziyor.
hareketsizken kanatlar düz hareketli halde açılı.
etrafındaki manyetik alanı, enerjiyi çeviriyor ve manyetik alan oluşturuyor
 
değerli ustam, insanoğlu daha kendi evrenini çözememiş iken, ki evrenin neresinde olduğumuz bile şüpheli. bir elektron neden nano galaksi olmasın? büyüklük ve küçüklük göreceli kavramlardır. atomun gizemleri, insan oğlunun dnası hala çözülememişken. böyle bir olgu bizleri aşar. elimizde hala yeterli kriter yok ve gelecek hala bilinmez durumda. yaratılışı bile sorgularken, yaşamın kaynağını bilmezken. kelebeğin ömrü ile insan ömrü arasındaki metafor bizleri aşan bir durumdur.
 
Merhaba. Evet, olabilir, elektron çok gizemli bir atom parçacığıdır, bunu tereddütsüz kabul ediyorum.

Elektrik akımındaki "amper" olayını bilimsel olarak açıklamak çok daha kolay iken "volt" olayını açıklamak çok daha zor görünüyor, çok net olarak açıklayabilmek için elektronun gizemli yönlerini de düşünüyor çoğu zaman insan.

Elektrikteki volt olayını elektronun o anda sahip olabildiği kinetik enerji ile ben kendimce de açıklıyorum. 5 volt DC, 220 volt AC, 275 kV AC potansiyel farklarında elektron azdan çoğa doğru daha fazla kinetik enerjiyle iletkenler, gazlar, yarıiletkenler veya iletken elektrolitlerden akabildiğini düşünüyorum.

Zaten çekirdek atom etrafında güneş sistemini anımsatan animasyonlu (Kutsal kitabımızın mealinde de bu benzetme direk olarak yapılıyor) dönmesini yaparken kendi ekseni etrafında da spin atarak dönmüş oluyor. Bu spinin sağa veya sola doğru olan dönüş yönleri ayni yönde olup karşıt spinlerle tam olarak dengelenemediğinde ise o atomun magnetik cisimleri (Demir, nikel, kobalt, vb.) çekebilen bir mıknatısiyet kuvveti ortaya çıkıyor, çok iyi bilindiği gibi.

Elektrik akımında elektronların volt olayı etkisini yivli bir namludan çıkan merminin bu yivlere dönerek giderken kazandığı kinetik enerjiye direk benzetiyorum. Bu dönüş devri ne kadar yüksekse o anda karşısına çıkan bariyerleri de delip geçe gücü o oranda artabilmiş oluyor, kendi düşünceme göre. YG voltajına sahip olan elektronlar çok daha inanılmaz hızlarla kendi eksenleri etrafında spin atıp dönerlerken karşılarına çıkan ince kağıt, vb. engelleri çok daha kolay delerek ve yakarak geçebilme yeteneğine sahip oluyorlar. Bu etkiyi de sadece ve sadece o anda sahip oldukları inanılmaz kinetik enerji fazlalığına dayandırıyorum, kendi düşünceme göre.

Ancak son paragrafa kadar yazmış olduklarım sadece bir teoridir ve şimdiye kadar ispatlanabilmiş değildir, eğer bu şeklide oluyorsa da ispatlatılmaya muhtaçtır. Şimdiye kadar net olarak ve bilimsel olarak ispatlanan düşünce ışık taneciklerinin, yani fotonlarının hem tanecik hem dalga formunda ilerleyebilmiş olmalarıdır. Bu da Bilim ve Teknik Dergisi'nin bir sayısında görsel materyalle ispatlanabilmiş bir yazı olarak okuyucularına resim paylaşımlı olarak verilmişti.

Evrendeki gizemin veya keşfedilmeyi bekleyen bulmacalar pazılının sadece çok küçük bir kısmını tamamlayıp yerine koyabildik. Ama evrende gün ışığına çıkmayı bekleyen sayısız bilimsel bilmeceler sırada bizi bekliyor ve bilimsel araştırmalarla, kanıtlı bilimsel incelemelerle, soyut kanıtlarla ilerleyen yakın günlerde mutlaka gün yüzüne çıkarılmayı bekliyor.

Kim bilir, belki bir gün tümü çözülebilmiş olur. Bu neden olmasın. Kolay gelsin.
 
Son düzenleme:
Merhaba. Evet, olabilir, elektron çok gizemli bir atom parçacığıdır, bunu tereddütsüz kabul ediyorum.

Elektrik akımındaki "amper" olayını bilimsel olarak açıklamak çok daha kolay iken "volt" olayını açıklamak çok daha zor görünüyor, çok net olarak açıklayabilmek için elektronun gizemli yönlerini de düşünüyor çoğu zaman insan.

Elektrikteki volt olayını elektronun o anda sahip olabildiği kinetik enerji ile ben kendimce de açıklıyorum. 5 volt DC, 220 volt AC, 275 kV AC potansiyel farklarında elektron azdan çoğa doğru daha fazla kinetik enerjiyle iletkenler, gazlar, yarıiletkenler veya iletken elektrolitlerden akabildiğini düşünüyorum.

Zaten çekirdek atom etrafında güneş sistemini anımsatan animasyonlu (Kutsal kitabımızın mealinde de bu benzetme direk olarak yapılıyor) dönmesini yaparken kendi ekseni etrafında da spin atarak dönmüş oluyor. Bu spinin sağa veya sola doğru olan dönüş yönleri ayni yönde olup karşıt spinlerle tam olarak dengelenemediğinde ise o atomun magnetik cisimleri (Demir, nikel, kobalt, vb.) çekebilen bir mıknatısiyet kuvveti ortaya çıkıyor, çok iyi bilindiği gibi.

Elektrik akımında elektronların volt olayı etkisini yivli bir namludan çıkan merminin bu yivlere dönerek giderken kazandığı kinetik enerjiye direk benzetiyorum. Bu dönüş devri ne kadar yüksekse o anda karşısına çıkan bariyerleri de delip geçe gücü o oranda artabilmiş oluyor, kendi düşünceme göre. YG voltajına sahip olan elektronlar çok daha inanılmaz hızlarla kendi eksenleri etrafında spin atıp dönerlerken karşılarına çıkan ince kağıt, vb. engelleri çok daha kolay delerek ve yakarak geçebilme yeteneğine sahip oluyorlar. Bu etkiyi de sadece ve sadece o anda sahip oldukları inanılmaz kinetik enerji fazlalığına dayandırıyorum, kendi düşünceme göre.

Ancak son paragrafa kadar yazmış olduklarım sadece bir teoridir ve şimdiye kadar ispatlanabilmiş değildir, eğer bu şeklide oluyorsa da ispatlatılmaya muhtaçtır. Şimdiye kadar net olarak ve bilimsel olarak ispatlanan düşünce ışık taneciklerinin, yani fotonlarının hem tanecik hem dalga formunda ilerleyebilmiş olmalarıdır. Bu da Bilim ve Teknik Dergisi'nin bir sayısında görsel materyalle ispatlanabilmiş bir yazı olarak okuyucularına resim paylaşımlı olarak verilmişti.

Evrendeki gizemin veya keşfedilmeyi bekleyen bulmacalar pazılının sadece çok küçük bir kısmını tamamlayıp yerine koyabildik. Ama evrende gün ışığına çıkmayı bekleyen sayısız bilimsel bilmeceler sırada bizi bekliyor ve bilimsel araştırmalarla, kanıtlı bilimsel incelemelerle, soyut kanıtlarla ilerleyen yakın günlerde mutlaka gün yüzüne çıkarılmayı bekliyor.

Kim bilir, belki bir gün tümü çözülebilmiş olur. Bu neden olmasın. Kolay gelsin.
devam ediyorum teorime.
bu çarkın dönüş hızı volt. dur diyorum.
seninle hemen hemen aynı fikirdeyiz.
elektron iletken içinde dönerek ilerliyor. dnüşüyle uzaydaki manyetik alanı hareketlendiriyor.
elektonun sağa sola peryodik dönüşü elektromanyetik dalgayı oluşturuyor.
çok hızlı döndüğünde ışık oluşuyor. hızdan dolayı manyetik enerji değişik bir davranış gösteriyor olabilir. manyetik enerji parçaları kopup fırlıyor olabilir.
 
bu çok tartışmalı bir konu değil mi? bizim dünyamızdaki manyetik alan ile uzaydaki manyetizma aynı değil. ve işin en ilginç tarafı Elektrik var olan bir şey değildir. öyle veya böyle üretilebilir.
manyetik alan elektronun dönmesiyle oluşuyor. neyi döndürüyor. galiba nanodan daha küçük maddesel noktaları.
 
elektronu galakside benzeterek başladık.
galaksiler merkezinde çok büyük kütleli bir kara delik bulunur. galaksiyi bir arada tutar.
elektronun merkezindede asıl kütlesini oluşturan bir şey olmalı. elektronu bir arada tutan, savrulmadan ilerleyebilmesini sağlayan. dengeleyici.
bir rüzgar gülünün göbeği gibi rüzgar gülünün savrulmasını engelleyen statik kalmasını sağlayan elektron dan daha büyük bir kütle.
 
Yakın zamanda bu konuda bir yazı okumuştum. Higgs bozonunun maddeye kütle verdiği konusunda. Bu bozon'un yok olmasıyla tüm maddenin ve evrenin/kainatın yok olabileceği tezi belirtilmişti. Herşey frekans/titreşimlerden oluşuyorsa sura üfürülmesi ile yok oluşla paralel bir tespit. Maddenin olmayışı uzay, madde, zaman üçgeninde bildiğimiz varoluş düzenini bozar.
 

Forum istatistikleri

Konular
130,029
Mesajlar
932,320
Kullanıcılar
452,989
Son üye
fevzi sapan

Yeni konular

Geri
Üst