30-36 kV seviyeleri, üretim santralleri ile TEİAŞ şalt sahaları arasında, TEİAŞ şalt sahaları ile talep gücün olduğu özel tüketim tesisleri, yerleşim alanları veya sanayi bölgeleri arasında, yerleşim alanı sınırları içerisinde tüketici gerilimine indirilene kadar elektrik dağıtımı amacıyla, zorunda kalındığında ise iki büyük ilçe arasında büyük iletken kesitleriyle iki ilçenin şebekesini birbirine bağlamak amacıyla kullanılır. Ana görevi dağıtımdır fakat elektrik üretiminde de santral konumuna şalt sahası yapılamadığında veya üretim tesisinin yeni bir şalt sahası gerektirmediği durumlarda da kullanılır.
6-20 kV seviyeleri ise genellikle tarımsal amaçlı elektrik dağıtımında kullanılır.
154-380 kV ise güç tüketimi çok yüksek olan özel tesisleri besleme amacıyla birlikte genellikle iller ve ilçeler arası ulusal elektrik şebekesinin oluşması, üretim santrallerinin Türkiye genelinde il ve ilçe merkezlerine bağlanması amacıyla kullanılır.
Kısacası gerilim seviyesi belirlenirken 3 etken ön plandadır. Hat üzerindeki güç, gücün taşınacağı mesafe ve maliyet geri getirisi açısından verimliliği. Güç kaybını azaltmak ne kadar kağıt üstünde karlı gözükse de, gerilim arttıkça izolasyon oldukça zorlaşmakta, emniyet mesafeleri artmakta, direk ve izolatörler büyümekte, iletkenler daha fazla deri etkisi altında kalmakta, bundled iletkenler, ark boynuzları, spacerler, damperler kullanılmak zorunda kalınmakta vs. Özel tüketim tesislerinin (fabrikalar vs.) 154 kV EİH ve şalt sahası yapmanın maliyetinden kaçınmak adına çok uzun mesafelerde 30-36 kV seviyesinde 4 hatta 2x4 devre 477 MCM iletkenli ENH tercih ettiklerine şahit oldum.