anfi(amplifikatör)bilgiler
- Konbuyu başlatan pazarlı
- Başlangıç tarihi
-
- Etiketler
- anfiamplifikatorbilgiler
serkan boztepe
Üye
- Katılım
- 31 Ocak 2008
- Mesajlar
- 43
- Puanları
- 1
- Yaş
- 39
D CLASS
Ampliler çıkış katına göre sınıflandırılırlar demiştik.Yani bir amplinin giriş ve diğer katları ne olursa olsun çıkış katı D sınıfı ise bu ampli D sınıfı ampliler arasında yer alır.
D sınıfı nedir?
Bu sınıfların oluşması transistörlerin çalışma biçimi ve karakteriskliği ile belirlenir class d nin en büyük avantajı transistörlerin çalışma prensibi ile
alakalı bir durumdur.distorsiyonlu amplilerdir.Q çalışma noktaları
düşük akım bölgesinde seçilirler..böylece daha distorsiyonlu bir sinyal olur ancak kazancımız yükselicektir.bir yükselticinin kalitesi band genişliği ile kazanc çarpımı belirler..
D sınıfı amplilerin band genişlikleri düşük olmasına ragmen kazançları
%70-85 arasında değişmektedir..Transistörlerin çalışma biçimleri darbe
tipidir.Yani istenilen belirli ufak bir frekans aralıgında çalışırlar.
En büyük özellikleri ise az akım ile çok iş yapmalarıdır.Buda tamamen
transistörlerin öalışma prensipleri ve band genişliği ile alakalı bir durumdur.
Ve sinytalin belirli bir bandı işlendiği için kazanç dolaylı olarak yükselir.
Dijital ampliler ise sinyalin taşınması ve işlenmesi ile diğer amplar dan ayrılırlar.İçlerinde 32bit,24bit vs şeklinde işlemciler vardır.Yüksek frekanslardaki sinyallerin daha kaliteli olmasını sağlıyordu bildigim kadarı ile.Aynı zamanda bu işlemci size çok kaliteli bir sinyal sağlıyabilyor.Gerisi ise hoparlörlerinize kalmış bir durum..
Dijital olan bir amp aynı zamanda D sınıfı olabililir.
A CLASS
A sınıfı amplilerde kazanç önemli değildir.Önemli olan band genişliği ve kalitedir.
A sınıfı ampların bir çoğunun kazancı %20-25 in altındadır.Verimliliği yani kazancı ise özetlemek gerekirse elimizdeki AC sinyalin nekadarının hoparlöre ulaştıgını görmemizi sağlıyan bir kavram olarak karşımıza çıkıyor.
yani kazancınızı arttırdıkca band genişliğiniz ve buna bağlı olarakda kaliteniz düşecektir.(D sınıfında oldugu gibi)
Transistörlerin Q çalışma noktaları yüksek akım bölgelerinde seçilir
buda daha lineer ve distorsiyonsuz bir işlem demek oluyor.
B CLASS
B sınıfı ampliler ise basit olarak çalışma prensibi 2 adet
transistörden oluşan bir yükselteç düşündügümüzde bu transitörlerin
birisi AC sinyalimizin pozitif kısmını yukarı diğer transistörümüz ise negatif kısmını aşağı öteler.Bu yüzden B sınıfı amplara Push pull diyorlar.
B sıfını amplar ın A sınıf amplilere göre avantajı daha verimli
olmasıdır.Bunuda aynı band genişliğine sahip 2 amp olarak düşünürsek B
sınıfı tercihi daha avantajlı olacaktr.
SESLENDİRME ANFİLERİ
Daha çok cami tören alanı konser gibi yerlerde kullanılır. Hoporlörün özelliğine görede uzağa yakına yön vererek veya koni açısı yüksek hoparlör kullanarak daha geniş açılı sesi itmeye yarar açık hava için çok uygundurlar..
SURROUND ANFİ
1958’de evlere girdiğinde sadece iki kanaldı. Bu bir dinleyici tercihi ya da endüstri eğilimi değildi. Tek sebebi, o dönemin en yaygın (ve gelişmiş) kayıt ortamı olan plağın sadece iki kanal kaydına olanak tanımasıydı.
Evlerde iki kanal stereo müzik reprodüksiyonu mono ses ile kıyaslandığında bir devrim niteliği taşıyordu. Her ne kadar film yapımcıları gerçek bir ses alanı yaratabilmek için stereonun en az dört kanal üzerinden dinlenmesi gerektiğini ileri sürse de, iki kanal stereo müzik reprodüksiyonu için standart haline geldi. Kısa bir süre sonra iki kanal stereo FM radyo yayınları başladı ve böylece “stereo” tüketicinin belleğine “iki kanal” olarak yerleşti.
Oysa teknolojik ve terminolojik anlamda stereo, birden fazla kanalla iletilen sestir. Yani dört ya da altı kanal stereo da olabilir!
Stereo ses evlerde popüleritesini arttırdıkça, cihaz üreticileri pazarı daha da genişletmek için yeni yollar aramaya başladı. 1970’lerin başında piyasaya sunulan dört kanal quadraphonic sesin ardında yatan temel felsefe buydu. Bu format dinleme odasına iki ekstra hoparlör yerleştirmeyi gerektiriyordu. Ancak deyim yerindeyse quadraphonic ses “ölü doğdu” çünkü mevcut kayıt ortamları (plak ve makara bant) sadece iki kanal taşıyabiliyordu. Daha fazla kanala kayıt yapılabilmesi için özel ve zahmetli kodlama tekniklerinin kullanılması gerekliydi (faz farkları yaratarak kanalları birbiri üzerine bindirmek gibi).
ARKADAŞIM SADECE BUNLAR HAKKINDA BİLGİM VAR... daha fazla bilgiyi belki bir anfi kataloğundan alabilirsin.. tabi çoğu ingilizcedir.. bunları birde türkçeleştirmen lazım.. umarım yardımcı olmuştur. sana kolay gelsin..
Ampliler çıkış katına göre sınıflandırılırlar demiştik.Yani bir amplinin giriş ve diğer katları ne olursa olsun çıkış katı D sınıfı ise bu ampli D sınıfı ampliler arasında yer alır.
D sınıfı nedir?
Bu sınıfların oluşması transistörlerin çalışma biçimi ve karakteriskliği ile belirlenir class d nin en büyük avantajı transistörlerin çalışma prensibi ile
alakalı bir durumdur.distorsiyonlu amplilerdir.Q çalışma noktaları
düşük akım bölgesinde seçilirler..böylece daha distorsiyonlu bir sinyal olur ancak kazancımız yükselicektir.bir yükselticinin kalitesi band genişliği ile kazanc çarpımı belirler..
D sınıfı amplilerin band genişlikleri düşük olmasına ragmen kazançları
%70-85 arasında değişmektedir..Transistörlerin çalışma biçimleri darbe
tipidir.Yani istenilen belirli ufak bir frekans aralıgında çalışırlar.
En büyük özellikleri ise az akım ile çok iş yapmalarıdır.Buda tamamen
transistörlerin öalışma prensipleri ve band genişliği ile alakalı bir durumdur.
Ve sinytalin belirli bir bandı işlendiği için kazanç dolaylı olarak yükselir.
Dijital ampliler ise sinyalin taşınması ve işlenmesi ile diğer amplar dan ayrılırlar.İçlerinde 32bit,24bit vs şeklinde işlemciler vardır.Yüksek frekanslardaki sinyallerin daha kaliteli olmasını sağlıyordu bildigim kadarı ile.Aynı zamanda bu işlemci size çok kaliteli bir sinyal sağlıyabilyor.Gerisi ise hoparlörlerinize kalmış bir durum..
Dijital olan bir amp aynı zamanda D sınıfı olabililir.
A CLASS
A sınıfı amplilerde kazanç önemli değildir.Önemli olan band genişliği ve kalitedir.
A sınıfı ampların bir çoğunun kazancı %20-25 in altındadır.Verimliliği yani kazancı ise özetlemek gerekirse elimizdeki AC sinyalin nekadarının hoparlöre ulaştıgını görmemizi sağlıyan bir kavram olarak karşımıza çıkıyor.
yani kazancınızı arttırdıkca band genişliğiniz ve buna bağlı olarakda kaliteniz düşecektir.(D sınıfında oldugu gibi)
Transistörlerin Q çalışma noktaları yüksek akım bölgelerinde seçilir
buda daha lineer ve distorsiyonsuz bir işlem demek oluyor.
B CLASS
B sınıfı ampliler ise basit olarak çalışma prensibi 2 adet
transistörden oluşan bir yükselteç düşündügümüzde bu transitörlerin
birisi AC sinyalimizin pozitif kısmını yukarı diğer transistörümüz ise negatif kısmını aşağı öteler.Bu yüzden B sınıfı amplara Push pull diyorlar.
B sıfını amplar ın A sınıf amplilere göre avantajı daha verimli
olmasıdır.Bunuda aynı band genişliğine sahip 2 amp olarak düşünürsek B
sınıfı tercihi daha avantajlı olacaktr.
SESLENDİRME ANFİLERİ
Daha çok cami tören alanı konser gibi yerlerde kullanılır. Hoporlörün özelliğine görede uzağa yakına yön vererek veya koni açısı yüksek hoparlör kullanarak daha geniş açılı sesi itmeye yarar açık hava için çok uygundurlar..
SURROUND ANFİ
1958’de evlere girdiğinde sadece iki kanaldı. Bu bir dinleyici tercihi ya da endüstri eğilimi değildi. Tek sebebi, o dönemin en yaygın (ve gelişmiş) kayıt ortamı olan plağın sadece iki kanal kaydına olanak tanımasıydı.
Evlerde iki kanal stereo müzik reprodüksiyonu mono ses ile kıyaslandığında bir devrim niteliği taşıyordu. Her ne kadar film yapımcıları gerçek bir ses alanı yaratabilmek için stereonun en az dört kanal üzerinden dinlenmesi gerektiğini ileri sürse de, iki kanal stereo müzik reprodüksiyonu için standart haline geldi. Kısa bir süre sonra iki kanal stereo FM radyo yayınları başladı ve böylece “stereo” tüketicinin belleğine “iki kanal” olarak yerleşti.
Oysa teknolojik ve terminolojik anlamda stereo, birden fazla kanalla iletilen sestir. Yani dört ya da altı kanal stereo da olabilir!
Stereo ses evlerde popüleritesini arttırdıkça, cihaz üreticileri pazarı daha da genişletmek için yeni yollar aramaya başladı. 1970’lerin başında piyasaya sunulan dört kanal quadraphonic sesin ardında yatan temel felsefe buydu. Bu format dinleme odasına iki ekstra hoparlör yerleştirmeyi gerektiriyordu. Ancak deyim yerindeyse quadraphonic ses “ölü doğdu” çünkü mevcut kayıt ortamları (plak ve makara bant) sadece iki kanal taşıyabiliyordu. Daha fazla kanala kayıt yapılabilmesi için özel ve zahmetli kodlama tekniklerinin kullanılması gerekliydi (faz farkları yaratarak kanalları birbiri üzerine bindirmek gibi).
ARKADAŞIM SADECE BUNLAR HAKKINDA BİLGİM VAR... daha fazla bilgiyi belki bir anfi kataloğundan alabilirsin.. tabi çoğu ingilizcedir.. bunları birde türkçeleştirmen lazım.. umarım yardımcı olmuştur. sana kolay gelsin..
hiko-37
Üye
- Katılım
- 22 Şub 2009
- Mesajlar
- 75
- Puanları
- 1
- Yaş
- 34
En iyi amfi lambalar ile yapılanıdır fakat pahalı ve zahmetli olduğunu biliyorum.
Günümüzde en yaygını Arabalarda kullanılan dandik amfilerdir. Neden dandik diyorum ? Eğer bir malı 100 kişi isterse Seri üretim gerekir her seri üretimde de kalite düşer nitekim çoğunluk bir amfiyi 2 yıl kullanmadan değiştirmekte. İlk günkü performansı 6 ay sonra verememekte tabi ki elektronik bir alet fakat Tv neden 6 ay sonra aynı kaliteyi veriyor yada evimize aldığımız müzik seti ?
Tv de izlemiştim bir Türk galiba zamanının parasıyla 12 milyar verip bir amfi almış belkide o zamanlar kocaman bir site kurulacak bir para imiş bu. Lambalı amfi hatta adam lambaları değiştirerek sesin gücü ile oynuyormuş vs vs. En iyi amfi az ısınan ve soğutması iyi olan amfidir. Tabi bağlanılan yük vs önemli.
Bir de halk arasında hele biz Türkler arasında en yaygını el yapımıdır. Biz birşey üretmeye o kadar açığız ki o kadar iştahlıyız ki bayılırız hele ki ucuza yapacağımıza inanıyorsak. Durum bu olunca bütün elektronikçi arakdaşların en azından büyük bir çoğunluğun başta ben olmak üzere de el yapımı bir amfi tecrübesi vardır. Olumlu olanlarda olmayanlarda vardır ben olumsuz sonuç alanlardanım.
Kullandığımız malzemeler dandik, kartlar dandik, kablolar dandik, işcilik dandik herşey dandik biz kalkıp 500 liraya satılan amfiyi 50 liraya yapmaya çalışıyoruz, Valla bende transistör olsaydım bende çalışmazdım yani
Bir aralar çok takip ederdim " tamircihasan" diye bir arkadaş vardı elektronik bilgisi var ama sağdan soldan bulduğu devreleri ben tasarladım derdi. Konuşmuşluğumda var kendisiyle oradan biliyorum. O kadar ilginçtir ki Türkiyede 10 elektronik öğretmeninden birisi olarak gösterilen elektronik öğretmenimin tasarladığı amfinin gücü 30w olurken tamircihasan baba 500w larla uğraşıyordu ve tasarladım diyordu biz de ki de cahillik ya kapılmışız amfi sevdasına halbuki değil 500w, 50w bile besleyecek hoperlör yok. Yani amfiyi yapınca nereye yada nereme takacağım konusunda bir fikrimde yokmuş meğersem şuan anladım bunu. Lafın kısası çok alakasız yerlere girdim farkındayım, amfi başa beladır bir erkek için hele ki yüksek sesi seviyorsak. Ödevine yardımcı olabilir mi bilmiyorum ama alıntı olarak yazdığım bu anıyıda not edebilirsin. Belki hocanın hoşuna gidebilir.
Yüksek Wattlı günler dilerim
Günümüzde en yaygını Arabalarda kullanılan dandik amfilerdir. Neden dandik diyorum ? Eğer bir malı 100 kişi isterse Seri üretim gerekir her seri üretimde de kalite düşer nitekim çoğunluk bir amfiyi 2 yıl kullanmadan değiştirmekte. İlk günkü performansı 6 ay sonra verememekte tabi ki elektronik bir alet fakat Tv neden 6 ay sonra aynı kaliteyi veriyor yada evimize aldığımız müzik seti ?
Tv de izlemiştim bir Türk galiba zamanının parasıyla 12 milyar verip bir amfi almış belkide o zamanlar kocaman bir site kurulacak bir para imiş bu. Lambalı amfi hatta adam lambaları değiştirerek sesin gücü ile oynuyormuş vs vs. En iyi amfi az ısınan ve soğutması iyi olan amfidir. Tabi bağlanılan yük vs önemli.
Bir de halk arasında hele biz Türkler arasında en yaygını el yapımıdır. Biz birşey üretmeye o kadar açığız ki o kadar iştahlıyız ki bayılırız hele ki ucuza yapacağımıza inanıyorsak. Durum bu olunca bütün elektronikçi arakdaşların en azından büyük bir çoğunluğun başta ben olmak üzere de el yapımı bir amfi tecrübesi vardır. Olumlu olanlarda olmayanlarda vardır ben olumsuz sonuç alanlardanım.
Kullandığımız malzemeler dandik, kartlar dandik, kablolar dandik, işcilik dandik herşey dandik biz kalkıp 500 liraya satılan amfiyi 50 liraya yapmaya çalışıyoruz, Valla bende transistör olsaydım bende çalışmazdım yani
Bir aralar çok takip ederdim " tamircihasan" diye bir arkadaş vardı elektronik bilgisi var ama sağdan soldan bulduğu devreleri ben tasarladım derdi. Konuşmuşluğumda var kendisiyle oradan biliyorum. O kadar ilginçtir ki Türkiyede 10 elektronik öğretmeninden birisi olarak gösterilen elektronik öğretmenimin tasarladığı amfinin gücü 30w olurken tamircihasan baba 500w larla uğraşıyordu ve tasarladım diyordu biz de ki de cahillik ya kapılmışız amfi sevdasına halbuki değil 500w, 50w bile besleyecek hoperlör yok. Yani amfiyi yapınca nereye yada nereme takacağım konusunda bir fikrimde yokmuş meğersem şuan anladım bunu. Lafın kısası çok alakasız yerlere girdim farkındayım, amfi başa beladır bir erkek için hele ki yüksek sesi seviyorsak. Ödevine yardımcı olabilir mi bilmiyorum ama alıntı olarak yazdığım bu anıyıda not edebilirsin. Belki hocanın hoşuna gidebilir. Yüksek Wattlı günler dilerim
tamircihasan
Üye
- Katılım
- 8 Kas 2008
- Mesajlar
- 63
- Puanları
- 1
dostum sen önce ohm kanununu ve amplifikatörlerde verim hesabı yapmayı öğren ondan sonra 30w 50w 500w gibi değerler ile konuş...
hiko-37
Üye
- Katılım
- 22 Şub 2009
- Mesajlar
- 75
- Puanları
- 1
- Yaş
- 34
Önerin için teşekkür ederim ben de senden bahsediyordum : )
Benzer Konular
Forum istatistikleri
Yeni konular
-
-
-
V17 yükledim wifi açınca direk mavi ekran hatası alıyorum
- Başlatan aviomannn
- Cevaplar: 1
-
-
-
-
-
-
Elektrik elektronik mühendisliği okuyorum sanırım hayat bitti artık
- Başlatan 11akif
- Cevaplar: 9
-
