Kompanzasyon panolarında sabit grup

CEVDET ÇALIK

Profesyonel Üye
Katılım
30 Ara 2009
Mesajlar
1,036
Puanları
481
Yaş
53
Arkadaşlar,

Bildiğiniz üzere kompanzasyon sistemleri tasarlanırken Orta gerilim trafolarının ihtiyacını da karşılamak için sabit gruplar ilave edilmekte. Bu konuyu sorgulamakta fayda bulunmakta.

Kompanzasyon panolarında, kademelerin otomatik olarak devreye girip çıkmasını sağlayan ADP panolarının ana giriş şalterlerine takılan akım trafoları.

Orta gerilim trafoları, ADP'nin dışında(arka kısmında) olduğu için ADP panosunda bulunan kompanzasyon akım trafosu Orta gerilim trafosunun ihtiyacını algılayamayacaktır.

Dolayısı ile eğer, orta gerilim kısmında kompanzasyon yapılıyor ise sabit grup konulabilir.

Yok eğer ADP kısmında kompanzasyon yapılıyor ise. Sabit kompanzasyon koymaya gerek bulunmamakta diye düşünmekteyim.Çünkü akım trafosu bu ihtiyacı algılamayacaktır.

Konu hakkında sizlerin fikirleriniz öğrenmek isterim.
 
İyi bir topraklama değeri sıfıra ohm'a yakın olan değerdir. Fakat her işte olduğu topraklamadada maliyetler önemli, onun için iyi bir topraklama değeri izin verilen değerler içinde olandır.
Otomatik sigorta bulunduğu devreyi yüksek akım ve kısa devre akımlarından koruyan bir anahtarlama elamanıdır.
Sn Uzman28,

Alçak gerilim besleme sistemlerinde iki tip abonelik vardır;
1- Ölçümü A.G. akım trafoları tarafından yapılan tesisler. (630kVA'ya kadar)
2- Ölçümü O.G. Hücresi akım trafoları üzerinden yapılan tesisler. (630kVA üzeri)

2. Tesiste Trafo sabit kondansatörü abone açısından çok önemlidir, değeri iyi seçilmelidir. Hatta bu tip tesislerde O.G. akım trafoları üzerinden bilgi alınarak kompanzasyon yapılır böyle durumda sabite gerek kalmaz.
1. Tesiste ise Sabit grup koymanı TEDAŞ ister, çünkü ölçüm AG olduğundan abone açısından problem yoktur.
 
Arkadaşlar,

Bu mesajı yazdıktan sonra tekrar konuyu düşündüm.

Biz kompanzasyonu niçin yapmaktayız? Şebeke hattından(Enerji santrallarınde üretilen enerjinin tesisimize ulaşıncaya kadar ki hat) reaktif akım çekerek, şebeke hatttını fazla yüklememek için, tesisin içersin de bizlere istediğimiz an reaktif akım sağlayabilecek, bir sistem ihtiyacı olduğu için değil mi?

  • Peki trafoların reaktif akıma ihtiyacı bulunmakta mı? Evet(manyetik alan oluşması için)
  • Peki ihtiyacı olan en yakın reaktif akım kaynağı nerede? Tesisin içersin de bulunan kompanzasyon sistemi değil mi? Tabiki evet.

Dolayısıyla tesis etmiş olduğumuz kompanzasyon panosundan, reaktif ihtiyacını karşılamak isteyeceğinden, trafolar için sabit grup kademesini de, tasarlamış olduğumuz kompanzasyon sistemi içersin de bulundurmamız gerekmekete diye düşüncemi değiştirmiş durumdayım.

Konu hakkında sizlerin yorumunuzu öğrenmek isterim.
 
Arkadaşlar,

Bu mesajı yazdıktan sonra tekrar konuyu düşündüm.

Biz kompanzasyonu niçin yapmaktayız? Şebeke hattından(Enerji santrallarınde üretilen enerjinin tesisimize ulaşıncaya kadar ki hat) reaktif akım çekerek, şebeke hatttını fazla yüklememek için, tesisin içersin de bizlere istediğimiz an reaktif akım sağlayabilecek, bir sistem ihtiyacı olduğu için değil mi?

  • Peki trafoların reaktif akıma ihtiyacı bulunmakta mı? Evet(manyetik alan oluşması için)
  • Peki ihtiyacı olan en yakın reaktif akım kaynağı nerede? Tesisin içersin de bulunan kompanzasyon sistemi değil mi? Tabiki evet.

Dolayısıyla tesis etmiş olduğumuz kompanzasyon panosundan, reaktif ihtiyacını karşılamak isteyeceğinden, trafolar için sabit grup kademesini de, tasarlamış olduğumuz kompanzasyon sistemi içersin de bulundurmamız gerekmekete diye düşüncemi değiştirmiş durumdayım.

Konu hakkında sizlerin yorumunuzu öğrenmek isterim.

Bahsettikleriniz elektriğin özüne mantığına ters. Reaktif akım döner alan oluşturmak için ihtiyaç değildir. Sargılı makinaların alternatif akıma koyduğu dirençten endüktif reaktanstan dolayı oluşurlar.
Endüktif Reaktif güç bir ihtiyaç değil bir problemdir bu problemide kapasitif reaktif güç ile çözeriz.
Yani
Endüktif reaktif=Zehir
Kapasitif reaktif=Panzehir
 
Sn. Yaşlı Uzman,

Yukarıda yazılanları okuyunca bende çok şaşırmıştım. Okumuş olduğum kitap Kompanzasyon üzerine yazılmış olan bir kitaptı.

Yazarı:Prf. Dr. Mustafa Bayram

Kitapta neden kompanzasyon yapıldığına dair bir başlık bulunmakta. Bu başlık altında anlatılmış.

Kompanzasyon sistemlerinin istenildiğinin de sistemin ihtiyacı olan reaktif akımı sisteme verdiğini ifade etmişler.
 
Yazılardan alıntı yaparak soru sorun. Bir kitapı bir datayı genel olarak vermeyin. Ben 1988'den beri bu mesleğin içindeyim kimseye yalan yanlış bilgi vermem buna emin olun.
Endüktif reaktif gibi bir problemimiz olduğu içinKapasitif reaktif ihtiyaçtır tabiiki.
 
Sn. Yaşlı Uzman,

Kimseyi suçlamıyorum.Bende kitabı okuduğumda çok şaşırdığımı ifade ettim.Fakat bu meslekte Prf. olmuş bir insanın söylediklerine katılmamak olmaz diye düşündüm. Kitabı okuduktan sonra, demek ki ben yanlış biliyormuşum diye düşündüm.

Siz katılırsınız katılmazsınız bu sizin özgür hakkınız .

Bu sitede bildiklerimizi, duyduklarımızı paylaşarak gerçek doğruyu hep beraber öğrenmemizin daha doğru olacağını düşünmekteyim.

Ülkemizde insanları sıfatları ile değerlendirmekteler. Bir Tekniker yukardaki ifadeleri kullanmış olsa, çoğunluk hadi ya der, geçer gider.Bir Prf. bunları yazmışsa insanların %90'i doğru olduğunu kabul eder.

Ben Prf. olsa dahi herkesin hata yapma hakkı olduğunu düşünmekteyim.Her şeyi sorgulamak gerekmekte. Bir kaç kaynaktan doğrulanmasının gerektiğini düşünmekteyim.

Not:Benim sormuş olduğum soru bu arada kaynadı gitti. Sizlerin(bu formda bulunan bütün arkadaşlar) cevaplarınızıda öğrenmek isterim.
 
Bir fikre katılmak katılmamak söz konusu değil doğru birdir doğrular değişmezler. Bakış açıları değişebilir sadece buda neticeyi etkilemez sadece yorum farklılıklarına sebebiyet verir.
1.mesajınızdaki sorularınıza 2.mesajda cevap verdim yani kaynamadı. Başka kişilerin yorumlarını da bekleyebilirsiniz, yazdıklarıma inanmayada bilirsiniz bu sizin en doğal hakkınız.
3.Mesajınızda kurduğunuz cümleler için tekrar söylüyorum bütünüyle elektriğin kompanzasyonun özüne mantığına ters olan YANLIŞ cümlelerdir.

Biz kompanzasyonu niçin yapmaktayız? Şebeke hattından(Enerji santrallarınde üretilen enerjinin tesisimize ulaşıncaya kadar ki hat) reaktif akım çekerek, şebeke hatttını fazla yüklememek için, tesisin içersin de bizlere istediğimiz an reaktif akım sağlayabilecek, bir sistem ihtiyacı olduğu için değil mi?

  • Peki trafoların reaktif akıma ihtiyacı bulunmakta mı? Evet(manyetik alan oluşması için)
  • Peki ihtiyacı olan en yakın reaktif akım kaynağı nerede? Tesisin içersin de bulunan kompanzasyon sistemi değil mi? Tabiki evet.
Kompanzasyon ile ilgili bilmeniz gereken temel bilgiler;
1- Sargılı makinalarda XL olarak belirttiğimiz alternatif akıma karşı zorluk yaratan endüktif reaktans büyüklüğü vardır. Yüklerimiz R ohmik direnç + XL endüktif reaktans formundadır, alıcının endüktif reaktansı büyüdükçe fi açısı büyür cosfi değeri düşer, akım ile gerilim arasındaki açı artar ve alıcı daha fazla endüktif reaktif enerji harcar. Yani Endüktif reaktif Güç yük tarafından yükün özelliğinden dolayı çektiği güçtür, aktif işe yarar güç olmadığı için de RE AKTİF GÜÇ tanımlaması yapılmıştır. Yoksa sizin bahsettiğiniz gibi yük buna ihtiyaç duyuyor bu da taaa santraldeki barajdan taşınıyor diye bir olay söz konusu değildir.
2- Trafolar reaktif akıma ihtiyaç duymazlar çünkü 1.maddede belirttiğim gibi sargılı yapılarından dolayı kendileride şebekeden reaktif güç çekerler haybeye çekilen hatlarda gerilim düşümüne kayıplara neden olan bu endüktif reaktif gücü kompanze etmek için sabit kondansatör bağlanır. Manyetik alanı oluşturan kendi yapılarıdır.
3- Endüktif reaktif gücü çeken yüklerdir,yüklerin yapısından kaynaklanır, endüktif yükte akım gerilimden geride seyreder, kondansatörlü devrede akım gerilimden öndedir. Endüktif yüke kondansatör bağlayarak faz farkını sıfıra indirmiş ve şebekeden sadece aktif güç çekmiş oluruz.


Son olarakta şunu belirteyim 26-27 senedir bu konuların içindeyim teorik + bol pratik şimdi sizin bilgileri sorgulamanız lazım dediğiniz şeyler benim artık adım gibi olmuş yazılarınızı okuyunca adınızdan eminmisiniz adınızı sorgulamanız lazım şeklinde algılıyorum olayı ! Ukalalığı hiç sevmem sadece yazdıklarınızı okuduğumda düşündüklerimi açık bir dille ifade etmek istedim sadece.
 
Son düzenleme:
Sn. Yaşlı Uzman,

Öncelikle şunu belirtmek isterim.Mesleğinize ve bilgi birikiminize saygım var. Yazmış olduğunuz yazılardan, konunuz da uzman olduğunuz anlaşılmakta.

2006 yılında bir fabrikada, kompanzasyon panosunda sorun olduğu için sistemi incelemek için fabrikaya gittim.

Fabrika için bir ADP panosu tasarlanmış.ADP panosunun içersinde de kompanzasyon sitemi de bulunmakta. ADP panosunda, yanlızca Ana şalter ve kompanzasyon panosunun şalteri ON pozisyonda.Diğer bütün yüklerin şalterleri OFF pozisyonda. Kompanzasyon panosu içersinde bazı kademeler, belirli aralıklarla devreye girip çıkmakta.

Sebeb ne olabilir?

Yapmış olduğumuz olduğumuz araştırmada, fabrika girişinde bir orta gerilim trafosu olduğu belirlendi. İlgili kompanzasyon sistemine, trafo gücüne uygun, sabit grup ilavesi yapılarak sorun çözüldü.

Geçenlerde bir müşterimiz geldi.Bir kompanzasyon panosu sipariş etti. Panonuzda sabit grubunuz var mı dedim? Hayır dedi. Yaşamış olduğum olayı anlattım.

Müşterimiz dedi ki ilgili kademelerin devreye girmesi için, kompanzasyon sistemine bilgi veren akım trafosu üzerinde ters yönde akım akması gerekiyor dedi.Düşündüm adam haklı.

Sistemin en başında Orta gerilim trafosu var.Bunun önünde ADP panosu ve ADP panosu ana şalteri çıkışına takılmış olan bir akım trafosundan bilgi alarak çalışan bir kompanzasyon sistemi.

Bu devrede yük, akım trafosunun arka tarafında kalacağı için, akım trafosu bu bilgiyi okuyamayacaktır. Dolayısı ile kompanzasyon kademelerininde devreye girmemesi gerekmekte. Mantiken böyle olmalı.

Burada kritik soru. Hal böyle iken kondansatörler devreye nasıl girer?

Yukarıdaki açıklamalar bu soruya cevap vermemekte.Benimde ilk baştaki düşüncelerim sizinki ile aynı idi. Bu şekildeki bir düşünce ile sorun malesef çözüme kavuşmuyor.Burada farklı bir düşünce gerekiyor. Kalıpları yıkan bir düşünce. Bu soruya en iyi cevabı veren Prf. Dr. Mustafa Bayram'ın kitabında bahsetmiş olduğu yorum.

Tekrar ediyorum.Sn. Hocamızın yorumu, alışıla gelmiş kalıpların dışında olduğu için yankı uyandırmakta.

Sizlerin farklı bir yorumunuz var ise onuda tartışalım.

Bu arada, Sn. Yaşlı Uzman, lütfen daha sakin olalım.
 
Lafontenden masallar :D

Önce anlatmaya çalıştığınız sistemi özetleyeyim;
Kompanzasyon sistemi O.G. akım trafosundan bilgi almayacak, A.G.'den alacak sadece ana ve kompanzasyon şalterleri kapalı tüm yük şalterleri açık olacak. Kompanzasyon panosunda bazı kademeler belirli aralıklarla girip çıkacak ve buna Transformatör sargılarından doğan endüktif yük neden olacak.
Şimdi yukarıdaki yazılanları az önce stajere okuttum güldü. Şefim Trafo sargısından doğan endüktif reaktif yükü A.G.'deki akım trafosu görmezki. Zaten sistemde hiç yük yokken trafo sargılarından doğan reaktif yük sabit değerdedir kompanzasyonda kademeler devreye girip çıkıyorsa ya A.G.'de yük vardır yada röle veya ayarlarında problem vardır dedi.
Sana helal olsun dedim anlından öptüm gidip kendisine çay getirdim :D
 

Forum istatistikleri

Konular
128,100
Mesajlar
914,976
Kullanıcılar
449,800
Son üye
bukurt

Yeni konular

Geri
Üst